Selammmm biliyorum çok uzun zaman oldu ama sonunda kitabıma devam edebileceğim.... İyi okumalar 🌼🌼🌼🌼
Bir taraftan yemeğimi yerken bir taraftan da onunla göz göze gelmemeye çalışıyordum onunla laf dalaşına girecek vaktim yoktu...
Sessiz geçen dakikaların ardından araba durdu ve şoför aşağı inip Meriç'in kapısını açtı tam bana doğru da gelirken ben kendi kapımı açıp aşağı indim burası uzun zamandır kullanılmayan bir yer gibiydi ama çok lükstü. Meriç bana bakıp
"Benim gibi birinin mahalle evinde yaşayabileceğini düşünmüyorsun değil mi?" onun bu dediğine sadece gözlerimi devirdim o ise benden yine bir cevap bekliyordu, çok beklerdi...Meriç bizden uzaklaşıp eski ama lüks villanın kapısına doğru yürüdü şimdi burada şoför ile tek kalmıştım. Sessizlik hâla ortama hakimken ortamdaki sessizliği villanın içinden gelen silah sesi bozdu ben ani bir hareketle kulaklarımı kapatıp ufak bir çığlık atarken şoför korktuğumu fark etmişcesine kulağıma eğilip
"Korkma burada onların içinde olduğun sürece bu sese alışman gerekecek" dedi ve gülümsedi bense söylediklerinden çok onun bana bu denli yakın olmasından rahatsız olmuştum tam kendimi geri çekecekken bir elin kolumu sıkıca tutup kendine doğru çektiğini fark ettim bu kişi kim miydi? Tabiki Meriç'di. Meriç şoföre öldürücü bakışlar atıyordu hatta bakış atmakla kalmadı yumruk yaptığı elini şoförün sol gözüne indirdi o an gözlerimin kocaman açıldığını dâhi fark etmemiştim. Ben hâla şaşkınlık içerisindeyken Meriç konuşmaya başladı
"Sen kim oluyorsun da benim sevdiğim kıza yakın duruyorsun"
Ben azönceki şaşkınlığımı kenara atıp Meriç'e dik dik bakmaya başlamıştım ne demişti o? Sevdiğim kız derken neyi kastetti? Ben bu düşünceler ile beynimi yorarken Meriç tekrardan konuştu
"Yıkıl karşımdan gözüm seni görmesin şoför bozuntusu"
Onun bu sözünün ardından şoför hızlı adımlarla bizden uzaklaştı. Aramızda geçen yaklaşık 2 dakikalık sessizliği bozan bu sefer ben olmuştum.
"Sevdiğim kız derken neyi kastettin?"
Meriç şaşkın bir ifade ile "Ne?"
"Sevdiğim kız dedin, ne demek oluyor bu?"
Meriç'in yüzündeki şaşkın ifade yerini gülümsemeye bırakmıştı Meriç yüzüme sırıtarak bakıyordu. Onun bu hali beni sinir ederken sesimi yükselterek
"Meriç sana bir soru sordum!"
Meriç bağırmama şaşırmış olacak ki aniden ciddileşti boğazını temizledi ve konuşmaya başladı
"Burada kalacağız."
"Bu benim soruma cevap değil Meriç"
Meriç'in yüzünde hiçbir mimik oynamıyordu.
"Burada kaldığımız sürece sen benim sevdiğim kızsın, daha fazla soru sormaya da devam etmeyeceksin bu evdeki herkes bunu böyle bilecek ve sen çıtını dâhi çıkarmayacaksın."
Meriç' in yüzüne nasıl bir ifade ile bakacağımı bilmiyordum neden böyle bir şey yapıyorduk daha da önemlisi bunu bana dâhi sormamıştı o kendini ne zannediyordu? Yavaş yavaş sorular ve ikilemler aklıma geliyordu o gerçekte kimdi? O gün orada ne işi vardı? Neden böyle ıssız bir evde yaşıyor? Biri ölmesine rağmen neden hiçkimse bunu duymamıştı? Ben kendimi neyin içine attım böyle bu düşünceler beynimi öldürürken tek bildiğim buradan gitmem gerektiğiydi ama nasıl gidecektim buradan nasıl kurtulacaktım?Tekrardan selamlarr bu bölümü nasıl buldunuz? Umarım sevmişsinizdir. Sizce Meriç gerçekte kim? Yorumlarınızı bekliyorum 😘😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KESİT
RandomSessiz ruhlar arasında kalan bedenler~ Bizi de sevdiğini söyleyen kişiler vardı değil mi Elisa? Vardı Meriç vardı. Peki ben neden bunu hissedemiyorum? Ben sana sadece var olduklarını söyledim halbuki hissetmek sadece gerçek duygular üzerinde olur. B...