Aylar oldu. Tek bir kelime bile yazamadım. Çünkü ilk başta beni rahatlatan bu yazma eyleminin bir şeylerin farkına vardıkça bana acı verdiğini fark ettim. Bu nedenle de uzak kaldım bir süre kelimelerden.
Kelebek olup, aya kaçmanın üzerinden 1 yıl geçmesine birkaç ay kaldı. Yoksun, etraf çok sessiz ve bu sessizlik başımı ağrıtıyor. Neredeyse her gün yanına geliyorum. Seninle sohbet ediyorum. Şimdi çok iyi anlıyorum biriyle tek taraflı sohbet etmenin ne kadar acıttığını. Sen de böyle hissediyor muydun, Wisteria'm?
Konakta her şey yolunda. Gözün arkada kalmasın. Zaten Tanjiro ve arkadaşları orada kalıp, yardımcı oluyor. Ben de birkaç günde bir mutlaka ziyaret ediyorum. Sanırım kardeşin ve Tanjiro arasında bir şeyler var. Tahminim sevgili oldukları yönünde. Zenitsu ve Nezuko arasında da bir şeyler olduğunu düşünüyorum. Ayrıca İnosuke'de diğer kardeşine bayağı ilgili gibi görünüyor. Onlar adına mutluyum, umarım hep böyle sevgiyle kalırlar.
Biz bu hayatta kavuşamayacağız ama bir sonraki hayatımda söz veriyorum seni yalnız bırakmayacağım. Beraber olacağız, sonraki yaşantımızda, ondan sonrakinde ve diğer hepsinde... Biliyorum, sensin o, sensin... bana bu gülüşü veren...
Evet, belki de imkansız gelecek ama artık gülümsüyorum. Tabii sadece seni düşündüğümde yüzüme tebessüm yerleşiyor. Yoksa değişen bir şey yok, hala daha o suratsız Giyuu'yum.
Muzan'ı yendikten sonra bize yapacak bir şey kalmadı. Sadece ölmeyi bekliyorum. Sana kavuşmak için can atıyorum. Az kaldı, dayan Wisteria'm, geleceğim yanına. Ama söz ver bana, yeniden buluştuğumuzda beni eşin olarak kabul edeceğine, kolların arasında uyuyakalmama, kıkırtıların eşliğinde öpücüklere boğulmama söz ver Wisteria'm...
Özledim... fazlasıyla özledim ve bu özlemin vurduğu darbeler kalbimi morarttı...
-Tomioka Giyuu
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.