chinese new year ↬ dowoo

=5=

Jungwoo bu olanları sindiremesede acısı onun bir şey düşünmesini engelliyordu. Doyoung jungwoo'nun oturur konuma gelmesi için başını kaldırdığında elini sırtına koydu. Neresinin acıdığını sordu. Tabii cevap alamadı ama acıyı yumuşatmak için eliyle farklı yerlere baskı uyguladı. Jungwoo acısı dinince kendine gelip hemen kalktı. "teşekkür ederim" dedi sırtını tutarak kalabalığı söndürdüğünde. "Biraz sağlık bilgimiz var" dedi doyoung jungwoonun sırtını onunla birlikte tutarak. "İlerleyebilirim" dedi jungwoo, doyoung'a.

Johnny yanlarına koştuğunda doyoung'un koluna girip jungwoo'ya baktı. "benim arkadaşım işte" dedi gülerek. Jungwoo kalabalığın arkasında duran yuta ve jae'yi gördüğünde onların yanına ilerledi. Yuta ve jae kollarını birbirine bağlamış jungwoo'ya bakıyorlardı. "Kendine yeni arkadaşlar edinmişsin" dedi jae sahte bir şekilde trip atarak. Yuta onu onayladı.

"Halimi görmüyor musunuz? Yere çakıldım amk"

"Şaka yapıyoruz be, nası becerdin oradan düşmeyi" dedi yuta kolunu omzuna atarak. "Yeji vardı ya 2. sınıf, tenis topu istedi, almaya çalıştım ışıklar kapandı"

"Bak tırmanmaya çalışanı gördüm merdiven getirip çıkanı gördüm ama hiç karton kutuyu merdiven sanacak kadar malını görmedim"

"Onu bunu bırakta sizin film belli oldu mu?" dedi yuta, jae'nin önüne geçerek. "Evet, kim doyoung ve yeji ile takımız."

"Seni kaldıran çocukla mı?" dedi jaehyun gözleri kocaman. "Başka kimin adı doyoung sence bu okulda jae?"

O sırada yemek hanede johnny ve doyoung oturuyorlardı, yanlarına en yakın arkadaşlarından biri olan Hendery gelmişti. "Oturabilir miyim?" dedi doyoung'un yanındaki sandalyeyi göstererek. "Gel otur, zaten anlatacaklarım var" dedi doyoung ikisine. Hendery merakla oturdu. "Kesin o çocukla ilgili" diye varsayımda bulundu johnny. "Evet aynen öyle".

"Kaptım ben işi" dedi doyoung ellerini masaya koyup. "Neyi kaptın" dedi johnny ve hendery. "O çocuğu kaptım"