0.3

113 25 6
                                    

"Nasıl izinsiz evime girersin sen?"

"Anlamıyor musun gidecek yerim yok."

"Toparla eşyalarını defol bu evden."

Bağıra bağıra söylediği cümleden sonra odasına girmiş ve kapısını sertçe kapatmıştı. Sinirleniyordu. Özel alanının hiç tanımadığı bir adam tarafından küstahça rahatsız edilmesi onu çok germişti. Telefonunun ekranının parlamasıyla onu eline aldı ve günlerdir ulaşmaya çalıştığı adamdan bir mesaj geldiğini fark etti.

Ev sahibi
Merhaba oğlum bir kaç gündür rahatsız olduğum için telefonla ilgilenemedim.

Bir sorun olmuş sanırım.

Söylersen halletmeye çalışacağım.

Taehyun
Efendim bir süre önce oğlunuz benimle iletişime geçti ve bu evden çıkmam gerektiğini

Çünkü artık kendisinin bu evde yaşayacağını söyledi

Ev sahibi
Benim oğlum mu

İstediğin şekilde kovabilirsin onu

O evde hiç bir hakkı söz konusu değil sen rahatça yaşamana devam et

Hatta mümkünse onun sokakta kaldığından emin ol

Taehyun
Nasıl yani?

Ev sahibi
Beş kuruş parası yok

Babasına asilik yapıyor aklınca

Burnu sürtsün bakalım nasıl paşa paşa geri dönecek

Taehyun telefonu kapatmış ve boş boş halıya bakakalmıştı. Neden böyle bir şey istediğini anlayamamıştı ev sahibinin ama kesinlikle bu durum hoşuna gitmemişti. Bir insan kan bağı olsun ya da olmasın başka birinin kötülüğünü nasıl isterdi? 

 Baba ve oğul arasındaki bir soruna karışmanın yersiz olacağını düşünse de kendisi de birilerine baş kaldırıp şehrini terk etmiş, yatay geçiş yapmıştı. Yaşadığı zorlukları bir başkasının da , üstelik şu an evinin salonunda olan bir başkasıydı, yaşayacak olması kötü hissettirmişti.

Evini seviyordu evet ama birinin kötü hissetmesinden nefret ediyordu. Kendini sakinleştirmeye çalışmak adına kafasını elleri arasına aldı ve içine derince nefesler çekti.

Sakinleştiğini düşününce odadan çıkmış ve salona girmişti ama sinir katsayısı yeniden artmıştı. Az önce resmen kovduğu çocuk eline meyve suyu almış televizyonun karşısına oturmuştu. Ayakları da orta sehpanın üzerinde üst üsteydi.

Taehyun ona doğru ilerleyip bacaklarını oradan ittirdi ve istifini hiç bozmadan ekrana bakmaya devam eden çocuğun yanına oturdu.

Yüzüne hala bakmayınca Taehyun televizyonu kapattı ama Beomgyu inatla oraya bakmaya devam ediyordu.

Taehyun sert çıkıştığını düşünmüş ve onun kırılabileceğinden korkmuştu. Birilerini üzmekten gerçekten haz etmiyordu. Daha fazla uzatmadan düşündüğü şeyi söylemeye karar verdi.

"Ev arkadaşı olalım Beomgyu."


 bugün ev arkadaşı, yarın hayat...


HOMEWARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin