"Senin burada ne işin var?" Kuzgun adam yüzündeki maskeyi çıkartıp karşısında bir çanta dolusu elmas olan kadına baktı. Kadın ise taktığı kedi maskesini çıkartıp tanıdık yüze baktı. "Sen şuan neden buradaysan büyük ihtimalle bende o sebepten dolayı...
"Danzo denen herifin bizi çağırdığından emin misin?"
Kuzgun adam beklemekten sıkılmış ve sinirlenmiş bir şekilde duvara yaslanmış homurdanarak yeni ortağına sordu. Sakura ise pembe saçlarını yeşil çantasının kulpunun arasından çıkararak Sasukeye döndü.
"Eminim. Bana saat 5'te ofisimin önünde olun dedi." Sasuke emin olmaz bir tavırda o yeşil irislere baktı. Sakura ise kaşlarını çatıp cevabını verdi. "Merak etme seninle beklemek isteyeceğim yer inan ki Danzo denen aptalın ofisinin önü değil..." Sakura hafif nefesler solurken ağzından ufak bir fısıltı çıktı. "Zaten şu olay için yüksek miktarda para teklif etmeseydi yüzünü bile görmezdim o adamın."
"Sende Danzo'yu sevmiyorsun... Şaşırtıcı..."
Anlamsız bir şekilde Sasukeye döndü Sakura. "Neden? Danzo iyilik abidesi mi de seveyim?" Sasuke omuz silkti. "Genel de Danzo sevilir. Yani dışa iyi olan bir adam sevmeyen insan pek rastlamadım."
Sakura kimsenin duymayacağı bir şekilde Sasuke'nin kulağına yaklaştı.
"O piç kurusu yarasının hayrına çalışmıyorum. Sende en yakın zaman da onun bir melek olmadığını öğrenen iyi olur. Senin iyiğin için..."
Sakura sözlerini bitirir bitirmez arkasını dönüp yerine geçeceği zaman Sasuke cevabını verdi.
"Sevdiğimi nereden çıkardın?"
Sakura buna cevap vermedi. Bu adamla tartışmaya girmek bir cehennemde yanmaktan farksızdı şuan da. Elbette janti bir adamdı ama bu onun kötü bir ağzı olduğu gerçeğini değiştirmiyordu.
Ki zaten cevap vermesine gerek kalmadan Danzo onları - en sonunda - ofisten içeri aldı.
İki avukatta masa da yerlerini aldıktan sonra lanet olası patronlarının konuşmasını beklemeye başladılar. İkisinin de şuan ortak olan tek noktaları bu adamdan delicesine nefret etmeleriydi.
Ama ikisinin elinden de konuşmak gelmiyordu. İkisi de intikamlarını bir şekilde alacaklardı tabii ki.
"Yarın devlet bankasının yaptığı bir açıkattırma etkinliği var bildiğiniz üzere. Büyük miktarda elmas ve devlet mirası orada olacak düşündüğünüz üzere..."
Sasuke birden bire Danzo konuşurken elindeki kalemi kırmıştı. Adamın aptalca sözleri onu deli etmeye yetiyordu şuan da. Ama şuan o siniri gösteremezdi. Foyası şimdi ortaya çıkamazdı. Okyanusu geçtikten sonra dere de boğulamazdı.
Sakura'nın vereceği asıl tepkiyi Sasuke vermişti. Ani sinirlenmesine hakim olabildiği için şükretti Sakura. Yoksa şuan Danzo denen herif masanın altında kalmıştı. Derin bir nefes aldı ve arkasına yaslanıp sakinlemeye çalıştı.
"Bir sorun mu var Bay Uchiha?"
Sasuke hayır anlamında kafasını salladıktan sonra Danzo devam etti.
"Sizden istediğim avukatlık görevini bir yana bırakıp dedektiflik yapmanız. Bu hırsız fazlasıyla profesyonel ve tahminimiz üzere polis teşkilatından çoğu kişiyi biliyor. O bankasının içine girmesinden belli..."
Sakura hafifçe gülümsedi.
"Beni, bana mı yakalattırmaya çalışıyorsun cidden?"
Danz, Sakura'nın gülümsemesini fark etmiş olacak ki ona döndü. "Sizi mutlu eden nedir Bayan Haruno?"
"Bay Uchiha ile böyle farklı bir deneyim kazanmak beni çok mutlu etti efendim."
Sakura o kadar samimi söylemişti ki bunu Danzo buna inanmıştı. Anlık olarak Sasuke de... Ama sonra aklına yalanın daniskasıdiye geçirdi.
"Sizden istediğim belli. O hırsız denen varlığı yakalayın ve getirin bana gerisi biz ve Konoha emniyet müdürlüğüne ait."
Her iki avukatta başlarını salladı ve ofisten ayrıldı.
Sakura yine mutluluk ile Sasukeye dönerken Sasuke somurtuyordu. Sakura artık yeni ortağına takılmaktan eğlenmeye başlamıştı.
"Beni yarın saat 8 civarı evimden almayı unutma tatlım!" dip arabasına doğru koşturmaya başladı Sakura. Sasuke ise ne dediğini anlayamadan sorma fırsatı olmamıştı. İhtiras ile nefesini dışarı verdi. "Bu belayı hak etmek için ne yaptım?" dedi.
