|Baba sorunları
"Taehyung lütfen bu gece gel!"
Telefonun ucundan ses gelmedi Jungkook şuan kendi odasındaydı aşağıya inmek istemiyordu ama biraz daha geç kalırsa yemeği kaçıracak olduğunu biliyordu, tekrar telefonun ucundaki kişiye seslendi ağlamsını bastırmaya çalışırken
" Sen yokken çok yanlız hissediyorum hyung!"
Gözlerinden akan yaşı sildi sesinin titremesine engel olmaya çalıştı, telefonun ucundan çıt dahi çıkmadı bu Jungkook 'un canının acımasına neden oldu ama elinden bir şey gelmiyordu tam konuşacakken çalan kapıyla kendini toplamaya çalıştı içeriye giren hizmetlinin sesiyle duraksadı
"Bay Jeon, babanız sizi yemeğe bekliyor!"
Jungkook onaylarcasına kafasını salladı hizmetli kadın odayı terk ederken Jungkook konuşmaya devam etti telefonu kapamadan önce.
"Lütfen, bu gecede beni yanlız bırakma... Hyung!"
Telefonun ucundan yine ses gelmemişti Jungkook çok geçmeden telefonu kapattı ayağa kalkıp kot pantolonun arka cebine sıkıştırdı karşısında duran boy aynasına bakıp üstüne başına çeki düzen verdi gözleri her an ağlayacakmış gibi gözükmesine neden oluyordu ama umursamadı, derin bir nefes alıp üst kattaki odasından aşağıya doğru indi merdivenden her indiği bir basamakta kalbi sıkışıyormuş gibi hissetti. Yemek odasına yaklaştığı sırada sofrada oturmuş üvey annesiyle göz göze geldiler kadın sıcak bir tebessüm sergilediği sırada Jungkook içeriye adımını atmıştı
"Orada dur!"
Gelen ses babasına aitti Jungkook 'un yüzüne dahi bakmadan otoriter bir sesle ona durmasını işaret etmişti Jungkook denineli yapmış yemek masasının karşısında oturacağı yerde durmuş babasına bakıyordu, Bay Jeon konuşmaya devam etti
"Saygısız! Sana saygıyı öğretemedim değil mi?"
"Ben özür dilerim-!"
"Hep dilersin, sen hep özür dilersin ama asla saygıdan anlamazsın!"
Bay Jeon sinirle yerinden kalktı Jungkook az sonra başına geleceklerden bir haber öylece bekliyordu babasının yüzüne dahi bakamıyordu, bakarsa ağlardı zaten ağlamamak için savaş veriyordu! Bay Jeon kurallarla dolu bir adamdı sınırları içinde kimse onun koyduğu kuralları yıkamazdı yıkarsa sonucuda yıkıcı olurdu.
"Çocukluğundan bu yana sana bu sofraya geç gelmemeni söylüyorum değil mi?"
Jungkook onaylarcasına kafasını salladı babasının yüzüne bakmak istemiştiki yüzüne yediği tokatla geri adımladı, Bayan Jeon panikle birlikte oturduğu yerden kalmıştı eşini sakinleştirmek istedi ama nafileydi kendisi zaten tüm gün boyunca sinirliydi ve sinirini Jungkook 'dan çıkaracaktı. Jungkook ağlamamak için kendiyle savaşırken Bay Jeon sinirle bağırıp tekrar bir tokat savuracakken eli havada kaldı
"Aptal çocuk-!"
Jungkook yere baktığı dolu gözlerini babasının havada kalan eline doğru çevirdi gördüğü şeyle birlikte akmaması için zor tuttuğu göz yaşları akmaya başladı sinirli gür ses konuşmaya katılmış oldu
"Sakın, sakın ona dokunma!"
Eli havada kalmış Bay Jeon ile birlikte siniri gözlerinden okunan Taehyung havada yakaladığı eli bir hışımla ittirip bıraktı, Taehyung gelmişti bu sefer gelmiş ve Jungkook 'u tekrar dayak yemekten kurtarmıştı.
"Bu son, size son uyarım olacak! Duydunuz mu?"
Taehyung sinirle Bay Jeon' un yüzüne karşı bağırdı, Bay Jeon tepki dahi veremiyordu çünkü her seferinde aynı döngü gerçekleşiyor ama o Taehyung 'a zerre bir şey diyemiyordu. Taehyung annesine bakmadan Jungkook' un kolundan tutup yemek odasından çıktı ikili çok geçmeden evden çıkıp bahçede bekleyen siyah araca binmişti
"Özür dilerim, geç kaldım için!"
Jungkook ağlamasını bastırmaya çalışsada bu pek mümkün olmayacaktı, Taehyung 'un ona sıkıca sarılışıyla daha çok ağlamaya devam etti.
¬
"Ben geldim!"
Şirin genç elindeki torbaları kapının girişine bırakıp botlarını çıkarmaya başladı neşeli sesiyle hala kapıya gelmeyen kedisine sesleniyordu sahi kedi neredeydi?
"Hongjo, nerdesin?"
Genç elindeki torbalarla birlikte zar zor kenarda duran ışıkları açmaya çalışmıştı, açılan ışıklarla birlikte salonun ortasında kala kaldı elindeki poşetlerin düştüğünü bile farkında değildi
"Geç kaldın Jimin-şhi!"
Jimin korku halinde dolan gözlerini bastırmaya çalıştı hala karşısındaki kişinin elinde sevdiği kedisi Hongjo 'ya bakıyordu, yutkunup konuşmaya çalıştı
bu ne kadar zor olsada!"İçeriye nasıl girdin?"
Adam elindeki turuncu beyaz renkli kediyi yere bırakıp gitmesine izin verdi kedi salondan çıkıp gözden kaybolurken adam yayıldığı koltukta daha çok yayılıp teması hiç kesmediği Jimin 'in gözlerinin içine bakmaya devam etti
"Zor olmadı, Jimin-şhi!"
"Evimden çık yoksa polis çağırırım!"
Jimin korkuyordu tekrar aynı şeyleri yaşamak istemiyordu binlerce kez onu dinlemeyen annesine lanetler savurdu, lanetler savurduki böyle iğrenç bir adamla evlendiği için.
"Sana gelmen gereken yeri söylemiştim güzelim, gelmeyince ben geldim!"
Jimin geriye doğru adımladı amacı kapıya koşup biran önce evden çıkıp yardım toplamaktı ama kat kası kesilmiş gibiydi yinede ilerlemeye devam etti taki arkasında çarptığı şeyi anlayıp durana kadar!
Boğazında hissettiği bıçakla duraksadı uzun zaman sonra hiç bu kadar ölümle burun buruna geldiğini ve nefesinin kesildiğini hissetmemişti, gözünden akmak isteyen yaşlara daha fazla engel olamadı duyduğu sesle tekrar o iğrenç anıları yüzünde canlandı tek umudu bu gece sağ çıkabilmekti kirli bir bedenlede olsa!"Babana gel ve uslu bir çocuk ol bu gecede Jimin-şhi!"
* * *
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗗𝗮𝗱𝗱𝘆 𝗜𝘀𝘀𝘂𝗲𝘀 /𝗬𝗼𝗼𝗻𝗺𝗶𝗻
Fanfiction"Eğer bir dilek hakkın olsa ne olurdu?" "Bir dilek dileme hakkım olsa, babamın beni sevmesini dilerdim! " * 𝐓𝐚𝐧𝐫ı 𝐛𝐞𝐧𝐢𝐦 𝐠𝐢𝐛𝐢𝐥𝐞𝐫𝐢𝐧 𝐝𝐢𝐥𝐞𝐤𝐥𝐞𝐫𝐢𝐧𝐢 𝐤𝐚𝐛𝐮𝐥 𝐞𝐭𝐦𝐞𝐳 ❗𝗨𝗬𝗔𝗥𝗜 𝗕𝘂 𝗸𝘂𝗿𝗴𝘂𝗱𝗮 𝗵𝗶𝗰̧ 𝗯𝗶𝗿 𝘀̧𝗲�...