8

158 23 28
                                    

"Çoğu insan üçüncü gözlerinin alınlarında olduğunu düşünür

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Çoğu insan üçüncü gözlerinin alınlarında olduğunu düşünür." Dedi annem işaret ve orta parmağını birleştirip alnıma dayarken. "Yapılan çizimlerde ya da izlediğin filmlerde hep alına çizilir veya orada gösterilir. Yıllarca böyle alıştırılmıştır." Dedi alnımdaki elini sürterek yukarıya kaydırırken.

Gözlerim de istemsiz bir şekilde eliyle beraber yukarıya doğru kaydı, anlık bir körlük yaşamama rağmen elini geri çekmesiyle hemen toparlandım.

Çektiği sağ elinin beş parmağını da birbirine birleştirdi ve karın hizzasında ters bir şekilde geriye çekerek bekletmeye başladı. "Fakat herkesin bildiğinin aksine herkesin üçüncü gözü tam yüreğinin içindedir." Der demez beklettiği sağ elini o şekilde kalbimin üstüne sertçe vurdu.

Ruhumun bedenimden ayrıldığını hissettim fakat uzaktan da olsa annemin sesini duyuyordum. "İşte biz şamanlar yüreğimizin gözüyle bakarız."

Zaman benim için yavaşlarken bedenimin arkasına doğru savrulan ruhumun, bedenimle ilişkisi kesildi ve ben ölümlü bedenimi görür görmez hızlı bir şekilde tekrardan içine doğru çekildim.

Nefesim kesildi ama bedenime döndüğüm gibi öksürerek kaybettiğim oksijenleri almaya çalıştım. Gözlerim kapalıydı bedenime geri döndüğümü görmüştüm ama ya yanılsamaysa ve dışarıda kaldıysam diye açmaya bir miktar çekinmiştim.

Sonra gözlerimi yavaş yavaş açtığımda önce odağımı annemde topladım ardından annemin arkasında duran ve daha önce varlığından haberiminin bile olmadığı o ruhları görmeye başladım.

Odanın bir çok yerinde varlardı. Bazıları kitaplığın raflarında oturuyordu, bir kaç tanesi annemin omzundaydı ve bazıları küçük kanatlarıyla havada durup bana bakıyordu.

Hiçbirinin kesin bir şekli yoktu, sıvı gibiydiler ama gözleri vardı.

Bunlar kesinlikle insan, hayvan veya börtü böcek ruhları değildi bunlar başka bir şeydi. "Bunlar nedir?" Dedim merakla.

"Bunlar şamanların yardımcıları Jungkook, yıllarca onca ölüye tek başıma koşturduğumu düşündüğünü söyleme bana. Sadece yaşayanların ruhları yoktur, bunlar senin bir zamanlar göremediğin mistik canlıların ruhları."

"Ne bileyim, ben sana yardımcı oluyorum sanmıştım."

"Sen yokken de vardım Jungkook." Annemin laflarının altında kalırken şu mistik canlılardan ziyade etrafı inceledim biraz.

Görüşüm inanılmaz netleşmiş ve çevrenin canlılığı gerçekten artmıştı. Hani çektiğiniz bir fotoğrafın renk kalitesini arttırmak için fotoğrafın ayarlarıyla oynardınız ya aynı o şekilde ayarlarımla oynanmış ve etraf canlanmıştı.

Kafamı Lalisa'ya çevirdiğimde artık eskisinden çok daha gerçek olduğunu fark ettim. Eğer çevresindeki hafif yeşil aurası olmasaydı insan olduğuna yemin bile edebilirdim. Onun vücudunu incelemeyi bırakıp suratına baktığımda onun zaten bana bakıyor olduğunu fark ettim, gülümsedim. Algılarım inanılmaz açılmıştı ve Lalisa ne kadar gülümsememe karşılık versede eskisi kadar parıltılı olmadığını anlayabiliyordum.

Litost / Liskook³ (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin