Partiye geleli bir-iki saat olmuştu. Sandy ile konuştuğumda Steve'in geldiğini ve teşekkür ettiklerini söylediler.
Şuan ise bira fıçısından bira almış çatıda yerde onu içerek oturuyordum.
tanrısal bakış açısı
Nancy Steve'i partinin tenha bir kısmına götürdü.
Steve: Ne oldu? Bir sorun mu var?
Nanc: Yok- evet aslında var.
Steve: Ne oldu?
Nanc: Ben artık, sana aşk gözüyle bakamıyorum.
Steve: Ne? Ne diyorsun? Çok mu içtin?
Nanc: Hayır, gerçekten bunu söylemek istemezdim artık seni sevmiyorum.
Steve: Şaka değil mi? Ne kadar güzel gidiyoruz. Ne oldu da? Ne yaptım da beni sevmiyorsun?
Nanc: Her şey mükemmelmiş gibi davranmayı bırak. Bana bir şey yapmadın. Ve şaka falanda değil. Ayrılalım.
Steve: Şaka olsun. Lütfen.. Seni seviyorum Nancy. Ne yaptıysam özür dilerim.
Nanc: Ayrılalım. Lütfen.
Steve: Sen yoksa? Jonathan'la beni aldattın mı?
Nanc: Ha-hayır tabikide.
Steve: Söylesene! ... Pardon..
Nanc: Aldatmadım! Sadece Jonathan'ı seviyorum ve seni sevmiyorum!
Steve'in gözlerinden yaşlar süzülürken çaresizce konuştu.
Steve: Tamam.. Ama bir daha şansım olursa bana söyle tamam mı?
Nanc: Bir daha asla şansın olmayacak. Üzgünüm.
Nancy arkasını dönmüş giderken Steve ağlamaklı bir şekilde bağırdı.
Steve: Üzgün olman bir şeyi değiştirmiyor!
Hızla ağladığını belli etmemeye çalışarak gidip kendine bira fıçısından biraz aldı ve hızlı bir şekilde çatıya çıktı. Çatıya çıktığında gidip en köşeye yakın bir yere oturdu.
Steve: Her şey ne güzel gidiyordu.. Ne yaptım ki ben..?
Ağlaması daha şiddetlenince ağlamaklı bir kız sesi onla konuşmaya başladı.
?: Bazen bende düşünüyorum ne yaptım da bunları yaşıyorum diye.
Steve: Ne? Kimsin?
Mau: Maureen Hargrove. Korkma kimseye söylemem ağladığını. Sende benim ağladığımı söylemezsen sevinirim.
Steve: Tamam.. Söylemem.
Mau: Ne oldu? Neden ağlıyorsun?
Steve: Nancy... Ayrıldık.. Sanırım beni aldatmış. Ne yaptım ona ki ben?
Mau: ... Bazen hiç bir şey yapmadan çok acı veren olaylar yaşıyoruz. Bu bazen benim gibi morluklarla ya da senin gibi kalp kırıklıklarıyla sonlanıyor. Daha doğrusu sonun başlangıcı oluyor.
Steve tek dikişte bardağın yarısını içmişti. Maureen zaten sarhoştu ayağa kalksa çatıdan düşecekti.
Steve: Şuan canım o kadar yanıyor ki.. Ama normal yara acısı gibi değil.. Sanki biri kalbime özel bir zehir sürülmüş bir hançer saplamış gibi hissettiriyor..
Mau: Seni nasıl teselli ederim bilmiyorum.. Ama şunu biliyorum... Birini aldatan kişi dünyanın en salak ve güvenilmez insanıdır.
Steve: Güvenmiştim hatta böyle bir şey olabilme ihtimalini aklımdan bile geçirmemiştim.
Mau: Zatem hep aklımızdan geçmeyen şeyler olur. Aklımızdan geçen şeyler gerçek olsa şuan mutlu olurduk, değil mi?
...
Steve ve Maureen aşırı sarhoş olmuşlardı ve ayağa bile kalkamıyorlardı. Saat zaten geceyi bulmuştu ve Billy eve dönmek için Maureen'i aramaya başladı. Bulamayınca son olarak çatıyı düşünmüş ve oraya çıktı.
Kapıyı açtı ve yan yana sızmış Steve ve Maureen'i görünce sinir krizi geçirmemek için zor durdu ve yatan Maureen'i kucağına aldı ve çatıdan inmek için kapıya geldi.
Mau: Steve.. Steve'i de bırakalım..
Bill: Asla.
Mau: Sende.. Babam gibi gaddar... Birine dönüşüyorsun..
Bill: ...
Mau: Onun gibi olma.. O bir canavar..
Bill: Sizi yan yana sızmış halde buluyorum ve onu da mı evine bırakayım? Oldu başka?
Mau: Tamam o zaman bende gelmiyorum.
Bill: Tamam dur. Onu da alıcam seni bir arabaya götüreyim.
Billy Maureen'i götürüp arabanın arka koltuğuna yatırmıştı. Yukarı çıkıp Steve'i de omuzlarından tutarak getirip ön koltuğa yanına oturtmuştu.
Mau: Saat kaç..?
Bill: Gece 1. Seni ararken 1 saatimi harcadığım için eve geç gideceğiz.
Mau: Çokta sikimde..
...
Billy Steve'i evine bıraktıktan sonra eve gelip Maureen'i odasına götürdü ve üstündeki gömleği ve ayakkabılarını çıkardı ve yatağa yatırdı.
560 kelime
Yazım yanlışım varsa yazabilirsiniz.
Beğendiyseniz oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
maureen hargrove | steve harrington
RomanceAile sorunlarından dolayı psikolojik olarak çöküşte olan Maureen Hargrove ve ergenlikten çıkmanın olgunlaşmanın verdiği ağırlığı kaldırmakta zorlanan Steve Harrington'nın aşk hikayesi.. Tüm hakları Steve Harrington'ın harika saçlarında saklıdır.