Uyandım. Saate baktım ve gözlerim uzaylı görmüş masum köylü gibi açıldı. İnanmıyorum, saat öğlen 2 olmuş. Aslında şaşırmadım. Hep bu saatlerde veya daha geç uyanıyorum. Hemen kalktım kahvaltı ettim ve odama çıktım. Dolabımdan pantolon ve Sweat alıp üstümü giydim. Salona geçip tam oturdum ve en yakın arkadaşım Min-ji aradı. Açtım ve daha sonra diğer arkadaşlarımı da ekledi. Bir arkadaş grubumuz var. Ben, Min-ji, Ji-hoon, Jeong, Ji-woo ve Yi-soo. Çok yakın arkadaşız. 7 yaşında tanıştık ve o zamandan bu yana çok güçlü bir bağ oluşturduk aramızda. 3 erkek 3 kızız. Min-ji diğerlerinide ekleyince konuşmaya başladık. Ve Yi-soo'nun dediği şey ile kendime geldim.
Yi-soo: Yu-jin umarım buluşacağımızı unutmamışsındır.
Yu-jin: Kanka gerçekten unutmuşum. Ama sağol hatırlattın.
Yi-soo: Aferin böyle devam et. Acaba ileride ne yapacaksın.
Yu-jin: Sen onu boşver neden buluşuyoruz?
Yi-soo: Gelin söyleriz. 💜✨💫
Yu-jin: Tamam görüşürüz. 💫✨🤩
Min-ji: Görüşürüz. 💙
Ji-hoon: Bay.
Ji-woo: Görüşürüz ballarımmm. 💙💜💫✨
Yi-soo:💜💙🧡💛💚
Hemen odama çıkıp üstüme baktım. Zaten giydiklerim iyiydi. Nerede buluşacağımıza baktım. Evden çıktım. Buluşacağımız yer ilk tanıştığımız yer olan 'Hayat Kafe' idi. Bu yüzden oraya gidiyoruz. Acaba bu kadar önemli olan şey neydi? Neden bu kadar önemliydi? Bir an önce gidip öğrenmeliyim.
Yi-soo: Sonunda herkes bir arada.
Sarıldık ve konuşmaya başladım.
Yu-jin: Evet. Neymiş bu kadar önemli olan Yi-soo?
Yi-soo: Kanka sen salaksın harbiden.
Yu-jin: Biliyorum ama bu sefer neden salak oldum?
Yi-soo: Bugün BigHit seçmeleri var ya!
Yu-jin: Aaa unutmuşum. Dur bir daha bakayım. Aaa gerçekten bugün 1 Ağustos!!!
Min-ji: Kanka o zaman hemen hazırlanalım. Saat kaça kadar?
Ji-woo: Şuan 3 buçuk. Akşam 11'e kadarmış. Hadi gidelim zaten başvuru yapmıştık.
Yu-jin: Evet hadi!
Evime gittik. Çünkü üstümdekiler dans etmeye uygun değildi.
Giydiklerin
( Bunlar sanki çok uygun.)
Tuvalet fırçasına benzemiştim resmen. Saçım kıvırcıktı. Saçımı açık bırakıp odadan çıktım. Hepsi bana ağzı açık bakıyordu. Salak gibi olmuştum.
Yi-soo: Oo kanka bu ne güzellik.
Ji-woo: Aaaa evet. Bebeğim ya ne kadar güzel olmuş.
Ji-hoon: Aynen aynen hadi çıkalım.
Min-ji: Odun ya insan bir güzel olmuşsun der. Öküzsün harbiden. Boşver aşko sen ona bakma.
Ji-hoon: AMAN TANRIM NE KADAR GÜZEL OLMUŞ. AY BENİ TUTUN BAYILACAĞIM GALİBA BENİ BÖYLE GÜZELLİKLERİN YANINA GÖTÜRMEYİN. YU-JİN HANIM BENİMLE EVLENİR MİSİNİZ? OLDU MU MİN-Jİ HANIM?!
Min-ji: Evet.
Ji-woo: Tamam abartmayın hadi gidelim. Yu-jin sen de giyinirken ağaç olduk be kızım hadi.
Yu-jin: Tamam hadi çıkalım. Acaba grubumuzun adı ne olacak? Umarım çok seviliriz.
Ji-hoon: Önce bir seçilde. Ona sonra deliririz.
Yu-jin: Kanka birşey soracağım?
Ji-hoon: Ne?
Yu-jin: Evlilik teklifi hala geçerli mi?
Ji-hoon: Boş yapma.
Yu-jin: İyi ya sanada şaka yapılmıyor.
En sonunda BigHit binasının önüne gelmiştik. Çok heyecanlıyım. Umarım kazanırım. Kendime inanıyorum. Düşüncelerim Yi-soo'nun konuşması ile bölündü.
Yi-soo: Hadi gidip kazanalım şu seçmeleri!
Herkes: Hadi bitirelim şu işi!
Binaya girdik. Adımı söyledim. Görevli kadın listeyi kontrol etti ve beni bir odaya çağırdı. Orada bana bir numara verdi. 153 numaradaydım. Şuan her kimse 78 numaradaydı. Bana odada alıştırma yapabileceğimi söyledi ve dans edeceğim ve söyleyeceğim şarkıyı sordu. Söyleyeceğim şarkı Lovely, dans edeceğim şarkı Taki Taki ve rap şarkısı ise R. I. P. adlı bir şarkıydı. Kadın teşekkür edip bizi yalnız bıraktı. Bende alıştırma yaptım. Bizimkiler sürekli ağlıyordu. Çünkü duygulanmışlardı. Hayallerimiz gerçekleşiyor. Sadece ben idol olmak istiyordum. Ji-woo ve Yi-soo doktor, Min-ji yoga eğitmeni, Ji-hoon matematik öğretmeni ve Jeong ise resim öğretmeni olmak istiyordu. Ben ise İdol. Ve ben çalışırken erkek bir görevli kapıya vurup beni çağırdı. Sıram gelmişti. Arkadaşlarıma sarıldım ve gittim. İşte tam karşımdalar. Dans etmeye başladım. Dans bitince şarkılara geçtim ve bitti! Bana teşekkür edip çıkardılar. Diğer sahneye çıkan kişiye başarılar diledim. Ve oradan ağlıyarak uzaklaştım. Kız bana arkadan bakıp yetişmeye çalışmıştı. Fakat çok hızlı bir şekilde çıktım ve yetişemedi. Daha sonra bir görevli bana yaklaşıp iyi olup olmadığımı sordu. İyiyim dedim ve bana su verip gitti. Daha sonra o adam gidince ağlamaya başladım. Yanıma biri gelip bana dokundu ve titredim.
X: Üzgünüm korkutmak istemedim. İyimisiniz hanımefendi?
Kafamı kaldırdım ve baktım. Tanrım rüya görüyorum sanırım. TXT grubundan Soobin ve Beomgyu bana bakıyordu.
Yu-jin: E-evet iyiyim.
Soobin: Siz seçmelere katılanlardan mısınız acaba?
Yu-jin: Evet neden sordunuz?
Beomgyu: Ee çünkü canımız sıkıldı. Sonuçların ne zaman açıklanacağını söylüyoruz herkese.
Ben de ona şaşkınlıkla baktım. Koskoca Beomgyu ve Soobin seçmelere katılanlar ile konuşuyor. İlginç!
Yu-jin: Peki ne zaman açıklanacak?
Soobin yarın dedi ve işi olduklarını daha sonra tekrar konuşacağımızı söyledi. Bende evet dedim ve gittiler. Arkadaşlarım geldi. Ve eve gittik. Umarım herşey güzel olacaktır.