6- Elbise

2K 135 100
                                    

"Neden bunu yapıyorum ki?" Önündeki ceketi ütülerken söylendi. "Katilimin ceketi ütülüyorum, şaka gibi."

Yeterince ütülediğine karar verdiğinde ütüyü kenera bırakıp fişini çekti. Önündeki ceketi kaldırıp askıya astı.

Saate baktı. 15.05 olduğunu gördüğünde hazırlanmak için dolabının kapağını kapatmadan içinden bir elbise seçti.

Sonra dün yaşadıkları geldi aklına.

"O zaman neden böyle giyindin?"

Tüyleri diken diken oldu genç kızın. Elleri titredi. Elbise giymekten vazgeçti ve içinde etek ve elbiseden başka bir şey olmayan dolabında pantolon aramaya başladı.

Diplerde kalmış siyah bir pantolon bulduğunda gözleri ışıdı. Kesinlikle elbise ve etekleri pantolona tercih ederdi. Ama şuan pantolon giymek en iyi seçenekti onun için.

Üstüne de sarı bir bluz geçirip ceketini de alarak evden çıktı.

Hava ölümüne soğuktu.

Yine de yürümeye devam etti.

Bir pastaneye girdi. Tatlılara bayılırdı. Birkaç kurabiye ve alman pastası alıp çıktı.

Bir parka gitti ve bankın birine oturdu. Poşetteki tatlıları çıkarıp dizlerinin üstünde yemeye başladı.

Onu gerçekten mutlu eden birkaç şeyden biri de tatlıydı.

Yanında hissettiği karaltıyla yüzünü o tarafa çevirdi. Kaşlarını çattı, hala kızgındı.

"Her yerden çıkmak zorunda mısın sen?" Sinirle konuştuğunda genç adam üzgündü.

"Biraz konuşsak?" Gerçekten üzgün gibi görünen bakışları genç kızı biraz olsun yumuşatmıştı.

Bankta kenera kaydı ve iri bedene yer açtı.

"Tatlıları seviyor musun?" Olumlu anlamda başını salladı, kaşları hala çatıktı. "En sevdiğin hangisi peki?" Kız elindeki alman pastasını gösterdi. Genç adam burukça gülümsedi.

Derin bir nefes aldı.

"Violence, bak. Ben gerçekten özür dilerim. Sana öyle davranmak istemedi-"

"Neden özür diliyorsun ki?" Kızgın ses lafını bölmüştü. "Seri katil değil misin sen? Ben de senin kubanınım ya hani?"

Gözlerini devirerek konuştuğunda genç adamın yüzü düştü.

"Zaten öldürmeyecek miydin beni? Neden özür diliyorsun ki?"

Haklıydı.

Sonuna kadar haklıydı.

Can sıkıcı nokta da buydu işte.

Önemsememesi gereken birinden özür diliyordu.

İçine bir ağırlık çöktü genç adamın, kalbi bulutlandı. Siyah dumanlar arasında kalan ruhunun canı acıyordu.

Her şey için, pişmandı.

Hepsi bu.

"Seni öldürmeyeceğim Violence." Genç kız şaşkın şekilde genç adamın gözlerine baktı.

"O ne demek şimdi."

"Basbayağı, seni öldürmekten vazgeçtiğimi söylüyorum."

"Kararını değiştirmene ne sebep oldu peki?" Genç adam durdu, düşündü.

"Ben bir seri katilim ve üstüne üstlük seni öldürmeye kalktım, sana işkence ettim. Buna rağmen seninle o kadar konuşmama rağmen beni bildirmedin ya da yanımdan def etmedin."

Şiddet  |  HyunjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin