"Nereye?" Genç kız üstünü çoktan giymiş ve kendisini yataktan çekiştirmeye çalıştıran adama baktı.
"Alışverişe."
"Ne?!" Genç kızın uykulu gözleri bir anda açıldığında genç adam sırıttı.
"Evet, hadi kalk."
"Ne, bi' dakika, nereye?" Genç kız yatakta doğrulup dağınık saçlarıyla adama baktı.
"Sürpriz." Bunu söyleyip odadan çıktı.
Ne demek sürpriz?
Çok fazla düşünmeden kalkıp banyoya ileredi. Elini yüzünü yıkayıp odasına döndü ve dolabının kapağını açtı. Toz bembe bir elbise çıkarıp giydi, üstüne krem rengi ceketini geçirdi.
Deli diyor ya yazar, boşuna demiyor.
Bu havada böyle giyinilir mi?
Krem rengi çantasına telefonunu ve cüzdanını attı, krem rengi botlarını da giyip odadan çıktı.
Mutfakta, masanın yanında oturmuş kendisini bekleyen adam onu görünce ayağa kalktı. Sırıtıyordu.
"Ne?" diye sordu genç kız. Adam boğazını temizleyip önden yürüdü.
"Hiç."
Birlikte evden çıktıklarında yan yana buz gibi ıslak sokaklarda yürüyorlardı.
Islak sokaklar...
Basit geliyor, değil mi?
Yağmur damlalarının yeryüzüne inip her zerresini ıslattığı sokaklar...
Bu sokaklar bir çok kişinin sığınağıydı, bazılarınınsa cehennemi.
Kimisi özgürlüğü bulurdu bu sokaklarda, kimisi her şeyden bihaber son kez yürümüştü bu sokakları.
Aynı şeyin herkes için farklı şeyler ifade etmesi çok garip, değil mi?
"Nereye gidiyoruz?" Genç kız sonunda kaldırım taşlarını saymayı bırakıp aklındaki soruyu dile getirmişti.
"Sürpriz."
Anlaşıldı.
Söylemeyecek.
Yarım saat kadar yürüdüklerinde genç kız dayanamayıp tekrar sordu.
"Hala gelmedik mi?"
"Sabırlı olmayı öğrenmelisiniz, genç bayan." Genç kız somurtup önüne döndüğünde halk meydanına geldiklerini fark etti.
"Burada ne işimiz var?" Genç adam sırıttı.
"Sana alışveriş yapacağız." Genç kız şaşırdı.
"Bana mı?" Genç adam olumlu anlamda başını salladı. "İyi de benim yanımda fazla para yok ki."
"Senin ödeyeceğini söylemedim."
"Sen mi ödeyeceksin?" Genç adamın sırıtması büyürken önden yürümeye başladı.
"Hayır, ödemeyeceğim."
*
"Hayır yani tamam, alışverişe geliyoruz. Peki neden halk pazarı?" Genç adam sırıttı.
"Burada daha güzel şeyler var." Genç kız merak etse de üstelemedi, birazdan öğrenirdi zaten.
Bir süre yürüdüler. İnsanların genç kıza olan bakışları onu rahatsız etmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şiddet | Hyunjin
Fanfiction"Bu şehirde kol gezen bir katil var. Adına 'Şiddet' derler. Delinin tekidir ve insanları öldürmekten zevk alır. Hem de en ağır işkencelerle..." * "Bu kadar şanssız doğmak zorunda mıydım?" Hıçkırıklarının arasından zorla konuşuyordu. "İnsanlar şansla...