11- Ayıcık

1.5K 92 94
                                    

Odasında oyuncak ayısıyla oynarken içerden gelen bağırışma seslerini duydu, yine kavga ediyorlardı.

Bu hep böyleydi.

Daha önce hiç evinde sessiz, huzurlu bir gün geçtiğini hatırlamıyordu.

Kendisine ait bir odası vardı en azından.

Yine de sizce maddi şeyler, manevi şeyleri karşılayabilir mi?

"Senin gibi bir kadınla evlendiğim için suçlu olan benim zaten!"

"Kimse seni bu evde durmaya zorlamıyor!"

"Çocuklarım var, onlar olmasa bir dakika daha durmam yanında!"

"Onları önemseseydin böyle davranmazdın!"

"Ağzıma açtırma benim lanet karı, senin yediğin b*kları da biliyoruz!"

"Ben en azından çocuklarına annelik yaptım!"

"O kız peki? Başıma bela ettiğin o kız kim oluyor?"

"Sana aldırmak istediğimi söyledim, izin vermeyen sendin!"

Küçük elleri arasında tuttuğu peluşu daha çok sıktı.

Her zaman onun hakkında konuşmalarına, daha doğrusu bağırışmalarına şahit olurdu.

Neden bilmiyordu ama ailesi ondan nefret ederdi.

Kendinden küçük bir kız kardeşi vardı, bebekti daha. Çok tatlıydı ama bırak sevmesine, uzaktan izlemesine bile izin vermezlerdi. Bazen gizlice uyurken odasına girer, uykusunda izlerdi onu. Sonra o tombul pembe yanaklara usulca küçük bir öpücük bırakıp çıkardı odadan.

Bir de abisi vardı. Her gün okula gider, eve geldiğinde de ya dışarda oyun oynamak için tekrar dışarı çıkar ya da odasına çekilip tek başına bir şeyler yapardı. Onu en son ne zaman gördüğünü bile unutmuştu.

Birlikte yemek yemezlerdi, en azından o yemezdi.

Onun yemeğini odasına bırakırlardı, tek başına yerdi zavallıcık.

En azından yediği şeyler bir bardak süt ve yavan ekmek gibi doyurucu olmayan garip şeyler değildi.

"Ne yani, karımın çocuğunu aldırmasına izin verip imajımı mı kirletseydim? Ben bizim için en doğru kararı verdim, tüm bunların bir suçlusu varsa onun da sen olduğunu o kalın kafana sok!"

"Sana en başından seninle evlenmek istemediğimi söyledim, ısrar edip o kağıdı imzamalamadan evine dönebilirdin."

"Ben sanki sana bayılıyorum gerizekalı! Her şey böyle olması gerektiği için böyle oldu, şimdi sus ve sakince kocana itaat et!"

"Yok ya! Ben özgür ve hür bir kadınım, ne istersem onu yaparım. Sana muhtaç değilim."

"Bu evde benim kurallarım geçer!"

İçerideki bağırışmalar devam ederken yavaşça ayıcığının yüzünü okşadı, gülümsedi.

"Anneyle baba yine kavga ediyor ayıcık."

Yüzünü okşamaya devam ettiği oyuncağın, yüzünde buruk bir gülümseme vardı.

"Neden hep kavga ediyorlar ayıcık?"

Aycığın ellerinden tutup oynamaya başladı.

"Neden birbirlerini sevmiyorlar?"

Ayıcığını yukarı kaldırıp aşağıdan baktı ona, onu havaya atıp tutarak oyun oynamaya başladı.

Şiddet  |  HyunjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin