5. BÖLÜM - İDAM.

5.3K 722 421
                                    

Bayramınız kutlu olsun canlarım! Umarım güzel bir bayram geçiriyorsunuzdur. ❤️

Size keyifli okumalar. Lütfen oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın. Sizleri çoook seviyorum. ❤️

💋

Hector'un soğuk nefesi alnıma alnıma çarparken yutkundum. Bir anda da sıcak oldu saray ya... Isıyı arttırdılar herhalde.

Gri gözlerim usulca Hector'un kırmızı gözlerine tırmandı.

Ulan namussuz, ulan vicdansız... Ne olurdu biraz merhametin olsaydı?

Ben adeta Hint dizilerinde 2838292 saat süren bakışmalar gibi ağır çekimde bakıştığımızı düşünürken onun gözleri ardımda, yerde yatan Cara'ya kaydı ve belimi saran ellerini çekerek beni yana ittirdi.

Endişesi adeta gözlerinden okunurken, "Ne oldu Cara'ya?" diye adeta kükredi.

Hızla Cara'yı kucağına aldı ve önünde durduğumuz koca kapıyı açarak peşindeki küçük sürüyle içeri girip kızı yatağına yatırdı.
Neşe'nin elini tuttum ve biz de içeri girdik.

"Abimin ölüm haberini almış," dedi Serenity yaşlı gözleriyle. "Fenalaşmış,"deyip hala Cara'yı kontrol eden doktora döndü. "Durumu nasıl?"

"Mühim bir durumu yok. Sadece ufak bir baygınlık geçirmiş. Vereceğim vitaminleri kullanırsa hiçbir şeyi kalmaz."

Feriha...

Doktorun sözleriyle odadaki herkes derin bir nefes alınca biz de derin nefes aldık. Oh, oksijen iyi ki varsın.

Hector'un içi gözle görülür şekilde rahatlarken bu sefer odağına biz girdik. "Babasının katillerini nasıl Cara'nın yakınına sokarsınız?"

Ben diyorum katil değilim, Hector diyor Nau Nau.

Ben tam katil olmadığımıza dair birkaç anekdot okuyacaktım ki içeri Kraliçe Fiona girdi.

Aha başladı bizim mesai.

"Cara, kızım!" diye bağırarak kızına koşturdu ancak onu Hector durdurdu.

"Bayılmış sadece, bir sorun yok." dedi tok bir sesle.

Fiona rahat bir nefes alarak kızının eline bir öpücük bıraktı. Onu anlayabiliyordum. Eşini kaybetmişti ve belki de artık tek dayanağı kızıydı zira Kraliçelikten de doğal olarak düşmüştü.

Derken Fiona'nın zehir gözleri bize takıldı. Az önceye kadar endişe ve kaygı dolu olan gözleri anında tarifsiz bir öfkeyle kaplandı.

"Siz..." diye tısladı sinirle.

Neşe, "Bak ekmek Kuran çarpsın biz öldürmedik ya!" diye isyan etti ama salak Türkçe konuştuğu için herkes alık alık yüzümüze baktı.

"Katiller..." diye devam etti Fiona.

Fiona'ya bıkkın bir bakış atıp Neşe'ye döndüm ve Türkçe, "Alıştım artık galiba. Katil kelimesi iltifat gibi gelmeye başladı." dedim.

"Ne işiniz var sizin burada?" diyerek üzerimize yürüyen Fiona'yı yine Hector tuttu ve tutmasıyla yengesinin ateş saçan bakışlarından o da nasiplendi. "NE HAKLA KIZIMIN ODASINA GİRERLER? KIZIMI BABASIZ BIRAKTILAR, BİR DE UTANMADAN BURAYA MI GELDİLER?"

Hiiiç cevap vermedim. Üzerime alınmıyorum, katil değilim ki ben. Katil kimse o üzerine alınsın lalalaalayylay

Sabrı sanırım taşmış olan Hector, "Yeter!" diye bağırdı ve askerlere bir işaret çaktı. "Derhal kızları zindana götürün!" deyip Serenity'e sert bir bakış attı. "Yarın idam saatine kadar görmek istemiyorum. Zindandan benim emrim olmadığı müddetçe çıkarılmayacaklar!"

PABUCUMUN KANIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin