Tanışma

749 70 50
                                    

Mingyu ile iddiamız başlayalı bir saate yakın olmuştu ve ben direkt öğle tenefüsünde Jimin denen o aptal çocuğun sınıfına gidip onun yanına oturdum.

Hoseok:
Hey, selam.

Karşımdaki siyahlar içinde maske ve şapkasından gözleri bile zar zor görünen beden bana bakmadan pencereden dışarıya bakarken saçlarının altındaki alnını ovup bana cevap vermeden durdu.

Ahş ne bu ukalalık, koskoca hoseok gelip onunla konuşuyo ama o yüzüme bile bakmıyo. Neyse her türlü konuşucaktık zaten. Asla pes edemezdim çünkü ne yapıp edip Mingyu'yla beraber olucaktım, sadece bu aptal benim işimi kolaylaştırıyodu.

Yanımdaki bedene daha çok yaklaşıp sanki onunla ilgilenir gibi önüne geçip ovduğu alnındaki saçlarını çekip hafif morarmış alnına baktım.

Hoseok:
Hey alnına ne oldu? Canın yanıyo mu? İstersen yanımdaki morluk ve şişlik kremini sürelim.

Jimin aptalı bana sinirle bakıp ellerimi sertçe iterek benim olduğum sıradan kalkıp başka sıraya oturdu ve bende yanına oturup saçlarına dokundum. Şaşırmak gerek ki saçları çok güzeldi. Simsiyah ve ışık vurduğu zaman parıldayan hafif nilüferimsi kokusu vardı. Saçmalama Hoseok tabiki de onun hiçbir şeyi güzel değildi ve ondan etkilenmedin.

Hoseok:
Neden benimle konuşmuyosun? Ben seninle ilgilenmek istiyordum

Jimin:
İLGİLENME BENİMLE OLDU MU!? HİÇBİRİNİZ BANA YAKLAŞMAYIN!! SENİN ARKADAŞIN OLANLARI DA SRNİNDE İSTEMİYORUM ANLADIN MI!?

Hoseok:
Ne bu sinir? Sanırsın ingiltere prensi. Ben seninle konuşmak ve arkadaş olmak istiyorum. Ayrıca onların yaptıkları için özür dilemeye geldim.

Jimin sinirle bana bakıp hızla sınıftan çıktı. Arkasından ona söverek çıktım ve sonraki teneffüste şansımı denemek için gittim ama sınıfta değildi. Bir kaç tenefüs sınıfa baksam da yoktu, ya okuldan çıkıp gitti ya da hızla tenefüslerde kaçıyodu.

Sinirle ellerimi sıktım ve söverek tuvalete girdiğim zaman tek başına tuvalete oturup başı dizlerine gömük bı şekilde sessizce oturduğunu gördüm. Nedensiz yere ilk defa ona acımıştım. Yanına yaklaşıp ona baktığımda yüzünü tamamen açmış ve burnu, ağzı ve gözlerinin kızardığını görüp ona yaklaştım. Ona yaklaşır yaklaşmaz ordan kalkıp yüzünü kapatmıştı ve hızla çıkmak için kapıyı açmıştı. Gayet güzel bir yüzü vardı, neden sakladı ki? Aman banane ki?

Şu aptal çocuk ona yaklaşır yaklaşmaz tuvaletten çıkmıştı. Ne bu tripler gerçekten anlamadım. Tamam ona iddia için yaklaşıyo olabilirim ama ne bu tripleri? Alt tarafı bana iddia için yardım edicek. Ona ağlamasını gerektiricek bişey söylemedim bile. Dediğim gibi kendini beğenmiş ilgi bekleyen bı çocuktan başka bi bok değil.

******

Jimin salağını siklemeden okul bitene kadar kendi arkadaşlarımla vakit geçirdim ve onlar Jimin'e yine bulaşmak istediği zaman Jimin sikigi asla etrafta görünmüyodu. Onun o iğrenç miğde bulandırıcı yüzünü görmediğim için bende mutluydum zaten. İşim bittikten sonra umrumda bile olmiycak. Umarım en kısa sürede şu işi hallederim de bu iğrençliğe katlanmam.

Okuldan çıkarken bizimkiler yine birilerine bulaşıyodu ve Jimin salağı en son çıkınca yine ona bulaşmaya başladılar ama ben ne kadar katılmak istesem de oyun için aralarına girmeden uzaktan izledim.

Jimin'in sabah gördüğüm şişmiş olan alnına vurdular ve onun çıkarttığı tek ses acıyan alnından dolayı ağzından çıkan sesti. Normale göre farklı olarak onlara ve bana bakıp ona bulaşanları sertçe itip bana omuz atarak okuldan çıkıp gitti. Ne bu halleri? Gerizekalıya bak, sanki ben dedim onlara gidin o salakla uğraşın diye. Aman çokta sikimdeydi sanki. Çoluk çocukla uğraşıcak vaktim yok.

I trust you Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin