Teşekkür ederim

487 55 53
                                    

Bugün hafta sonu olduğu için yataktan çıkmayı hiç istemiyodum ama şu salak Jimin öğlene doğru mesaj atmıştı. Küfür ederek telefonu aldığımda mesajın Jimin'den olduğunu görünce küfürü arttırıp yanıt verdim.

j.m:
Hoseok günaydın.
Uyandın mı bilmiyorum ama eğer istersen bugün sinemaya gidelim diyicektim.
Eğer istemezsen sorun yok.

uarmyhope:
Hangi film?

j.m:
Oraya gittiğimiz zaman seçeriz.

uarmyhope:
Hm
Tamam
Gideriz

j.m:
Tamam o zaman.
Saat 14.00 senin için uygun mu?

uarmyhope:
Hmhm

j.m:
Güzel🙂
Görüşürüz👋
Görüldü...

Of neden tamam dedim ki? Neyse en azından biraz eğlence çıkar. Kendim daha güzel bı sinemaya gidebilirim ama o bursluya kitlemek varken neden para harcama gereği duyayım ki?

*****

Sinemanın önüne gittiğimde ayakta dikilip beni bekleyen jimin'in yanına gittim ve o bana gülümsedi.

Jimin:
Hoşgeldin.

Hoseok:
Hoşbuldum.

Jimin:
Hadi içeriye girelim, ben bir kaç film baktım ama biletleri sana da sorarım diye almadım.

Jimin'i başımla onaylayıp girişin önünde film seçtik ve biletleri alınca onu patlamış mısırların ve şekerlerin olduğu bölüme götürüp istediğim herşeyi aldım ama Jimin hiç itiraz etmedi. Film salonuna giderken ona bakıp konuştum.

Hoseok:
Bunca şey aldık para konusunda sıkıntı olmaz umarım.

Jimin:
Sorun yok, çalıştığım yerde fazladan mesaiye kalmıştım. Bugün de izin günüm olduğu için buraya gelelim dedim.

Hoseok:
Sen çalışıyo muydun? Ben sadece senin burslu olduğunu duymuştum ama çalıştığını bilmiyorum.

Jimin:
Kim biliyo ki? İlk öğrenen sensin. Çoğunlukla gece mesailerine kalıyorum ve bu sabahı bulduğu için direkt okula ordan geçiyorum.

Jimin'e bakıp anladığıma dair başımla onayladım ve o sahte gülüşümle ona bakıp sinema salonuna girdik. Bu çocuk gerçekten de çok saftı. Daha onunla iki üç gündür konuşmama rağmen hemen güvenip mesai paralarını ve izin gününü bana harcıyo. Kimsenin bana dayanmıycağını söylemiştim, Jimin de yeni kurbanım.


*****

Film sonunda bitmişti, ben tüm filmi heyecanla izlerken Jimin ara sıra bana dönüp gülerek saçlarımı okşamıştı. Film çıkışında oyuncak otomatı görünce Jimin onun yanına gidip bana istediğim bir oyuncağı göstermemi istedi. Ben oyuncak otomatında beğendiğim birini gösterdim ve Jimin onu almak için çabalamaya başladı.

En sonunda oyuncağı kazanınca bana dönüp oyuncağı uzattı. Oyuncağı alınca ona direkt oyuncağıma sarıldım ve Jimin'e bakıp bu sefer elimde olmadan tebessüm ederek teşekkür ettim. Bu zamana kadar çok hediye alan oldu hatta istediğim herşeye ailem sayesinde sahibim ama bana özel olan bi hediye için ilk defa bu kadar uğraşan gördüm. Ucuz bişey olsa bile bunun için uğraşılması hoşuma gitti.

Onunla beraber eve giderken Jimin yanından geçtiğimiz parka bakıp salıncağa binmek isteyip istemediğimi sordu. Bi süre düşünüp başımla onaylayınca elimden hafifçe tutup beni salıncaklara çekiştirdi. Boş salıncaklardan birine gidince Jimin beni oraya oturtup sallamaya başladı. Her sallayışında daha çok kıkırdayıp hızlanmasını söyledim.

Uzun süre parkta Jimin'le eğlenip hava kararmaya başlayınca beni evime götürdü ve evin önüne geldiğimiz zaman ayıcığıma bakıp Jimin'e döndüm.

Hoseok:
Teşekkürler ederim.
Bugün tüm gün yatarım diyodum ama böyle daha eğlenceli oldu.

Jimin:
Asıl ben teşekkür ederim.
Benimle sinemaya gelip yanlız bırakmadığın için.
İlk defa sinemaya gidiyodum ve bu ilki senle yaşamak güzeldi.

Hoseok:
Gerçekten ilk mi? Hiç anne ya da babanla da mı gitmedin?

Jimin:
Bunu söylemem ne kadar doğru bilmiyorum ama annem yok, babamla da aram iyi değil.

Hoseok:
Nasıl annen yok?

Jimin:
1 yaşımdayken terk etmiş sonrasında da babamla yaşadım ama babam herşeyin suçlusu beni görüyo ve fazlalık olduğumu düşünüyo.

Aniden duraksayıp bi süre sessizce ona bakıp sadece "anladım" diyebildim. Ama o garip bı şekilde gülüp bunlarla kafamı yormamam gerektiğini ve kendisinin bile üzülmediğini söyledi. Gülüşünün altında sanki acı var gibiydi. Bişey çaktırmak istemiyo ama sanki ağlamamak için gülmesi gerekiyo gibiydi.

I trust you Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin