18'

17.2K 1.5K 673
                                    

Neden okuyucular çok zeki ya 😠

Sizi birazcık ağlatabilirim ufacık minicik🤏😊

VE BU ARALAR GÜNDE BIR BÖLÜM ATIYORUM NOLUYO BANA NOLUYOO

Şarkıyı açarsanız daha güzel olur teşekkür ederim şimdiden...

YORUM YORUM YORUM

Ayy neyse ya keyifli okumalarrrr

***

Taehyung

Duyduğum ikinci Kırılma sesine daha fazla dayanamamış ve kapıya vurmaya başlamıştım fakat açan kimse olmamıştı. Sikeyim ne dönüyordu bu evde? En önemlisi yoongi neredeydi?

Bir kere daha tüm gücümle vurmuştum kapıya. Kapının kırılan kilidiyle sendelemiştim. İçeriye girdiğim zaman koltukta oturan yaşı büyük adam dışında kimse yoktu. Kaşlarımı çatmış ve etrafa bakmaya başlamıştım. "Jungkook nerede?" Adama serçe yönelttiğim soruyla hiç korkmamış aksine gülmüştü. İşte bu beni daha çok sinirlendirmişti.

"Jungkook!" Bağırışıyla mutfaktan çıkan Jungkook ile gözlerimi büyütmüştüm onu 2 gündür görmüyordum ve lanet olsun o ağlamıştı? Gözleri kızarmış ve siktir dudağının yanında hafiften kurumuş bir kan lekesi vardı. Birden tüm kanın beynime aktığını hissetmiştim. Alfam dışarı çıkmak için adeta içimi parçalıyordu. O zarar görmüştü. Ruh eşi zarar görmüştü.

Hızla adama doğru ilerlemiş ve tişörtünün yakasını tuttuğum gibi duvara vurmuştum. "Sen mi yaptın!?" Ellerini omzuma koymuş ve gülerek itmişti. "Seni sevdim taehyung." Kaşlarımı çatmış ve yüzüne bakmaya başlamıştım. Ne sikim saçmalıyor?

"Duyduğuma göre jungkook'u istememişsin." Gülerek kurduğu cümleyle yutkunmuştum. Jungkook'a döndüğüm de elleri titriyordu ve elinden kan akıyordu. Siktiğimin camları sanırım eline batmıştı. "Ben de annesini sevmiyordum şahsen kuzeni daha güzeldi her gün yatağımı süslüyor mesela." Ağzını yayarak söylediği cümle jungkook'un göz yaşlarının düşmesine neden olmuştu. Adama bakmıyordum sadece jungkook'a bakıyordum. Sanki bunlara alışmış gibi sadece donuk donuk göz yaşı döküyordu.

"Jungkook da güzel değil sanırım. O yüzden arkadaşı değil mi?" Gülmüş ve tekrar devam etmişti. "Anne çocuk aynılar annesi öldü gitti bak bana bir şey olmuş mu? Bir sikim olmadı sana da olmaz." Daha fazla dayanamamış ve yüzüne yumruğu geçirmiştim. Bu adam çok iğrenç konuşuyordu. Bir zamanlar benim konuştuğum gibi.

"Ne sikim saçmalıyorsun!" Geçirdiğim ikinci yumrukla dudağından akan kanı yalamış ve gülmeye devam etmişti. İğrenç herif. "Aslında seni cidden sevdim. Benden sonra oğlumun canını yakan ilk kişisin. Tebrik ederim!" Coşkuyla konuşarak gülmüş ve jungkook'u işaret etmişti. "Bak o da çok aciz. Annesi de öyleydi. Her şeye susardı, yaptığım her şeye susmuştu. Aldatmama, bağırmama, ona vurmama hepsine susmuştu fakat kuzeni asla susmazdı. İşte bu yüzden o daha iyiydi. Sanırım arkadaşı da böyle ha? Jungkook'u sevmiyorum tıpkı annesi gibi. Annesinden nefret ettiğim gibi Jungkook dan da nefret ediyordum. Birde omega oldu başıma." O gülüyor Jungkook ise ağlıyordu.

Hızla adamı bırakmış ve jungkook'a doğru yürümüştüm. Yanına vardığım gibi ellerini tutmuş ve yüzüne bakmıştım. Ellerime bulaşan kan yüzünden yutkunup elerim ile üzerimdeki tişörtü eteklerinden tutarak üstümden çıkarmıştım. "Ağlama lütfen." Tişörtü 2'ye bölüp iki eline de sıkıca bastırmıştım. Gelen acıyla dudaklarını ısırmış ve hıçkırmıştı. Yüzüne baktığımda hâlâ ağlıyordu ve bu benim sinirlerimi dizginlemem gerektiğini söylüyordu. Yada dizginlememem gerek.

love hurts ▪︎ TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin