8

701 41 26
                                    

SELAMLAR😭😭💓💖💗💕💞💓 yine pete'in ağzından olsun bu bölüm DAHA SAMIMI GELIYOR VEGAS YA DA PETEIN GOZUNDEN OLUNCA SANKI🥺🥺

     Gözlerimi açtığımda burnuma güzel bir koku dolmuştu ve kendimi daha önce hiç görmediğim bir odada bulmuştum. Başım fena ağrıyordu, burada neden olduğuma dair de hiçbir fikrim yoktu. Doğrulup odaya göz gezdireceğim sırada karşımdaki koltukta kollarını göğsünde birleştirmiş uyuyan Vegas'ı gördüm. Neden koltukta uyuyor ki diye düşünürken benim olmayan bir yatakta uyuduğum gerçeğiyle telaşlanıp gözlerimi kırpıştırdım. Bu onun yatağı olamazdı değil mi? Değildir tabii ki. Ne işim var benim sonuçta Vegas'ın yatağında? Kendimi ikna etmeye çalışıyordum fakat geçmiş yıllarda Vegas'ı takip ettiğim süre boyunca dışarıdan dikizleyip içeride işe yarayabilecek bir şey var mı diye kontrol ettiğim oda ile aynı dizayna sahip bu oda, tam olarak Vegas'ın yatağındasın der gibiydi.

     Anın saçmalığı gözlerimin Vegas'ı bulması ile daha saçma bir hâl aldı. Mutlu gibi duruyordu? Güzel bir rüya görüyor olmalıydı. Uyumasını fırsat bilerek yüzünü incelemeye başladım. Sonuçta bir gün görev için işime yarayabilirdi değil mi? İnanılmaz yakışıklı bir adamdı. Her bir detayı sanki birilerini kendine aşık etsin diye özenle yaratılmış gibiydi. Gördüğüm en güzel yüze sahip bu adamın neden bu denli kalpsiz olduğunu düşünmeden edemedim. Ana ailenin evine sık gelmeye başladığı zamanlarda gözümü asla ondan alamazdım. Bir tabloymuşcasına seyrederdim. Onu ilk gördüğüm anı hatırlıyorum da... tanrım daha çocuk sayılırdık fakat hareketleriyle, görünüşüyle, gülüşüyle o yine de kusursuzdu. Gülüşü gerçekti. Şimdiki gibi her sırıtışının altında bir ima yatmıyordu. O zamanlar nasıl bir insan olduğundan habersizdim tabi. Bay Kinn takip etme görevini bana kitledikten sonra fark etmiştim ne kadar zeki ve sinsi bir adam olduğunu. Takip edildiğini belki de en başından fark etmişti ve hep buna göre davranmıştı.

     Takip etmek demişken, LANET OLSUN!

     Bazı şeyler aklımda yavaş yavaş belirirken beceriksizliğime bir kez daha sövdüm. Asla Bay Kinn'e layık bir koruma olamayacaktım, her zaman herkes için hayal kırıklığı olacaktım. Telefonumu bulmak için etrafıma bakındım fakat hiçbir yerde göremiyordum

     "Balkonda." Duyduğum ses ile yerimde sıçradım. Benim saçmalama mesaisi bugün biraz erken başlayacaktı anlaşılan.
     "Ha- Günaydın Bay Vegas! Sizi burada görmek ne güzel!" Salaksın Pete! şu an onun odasındasın ne saçmalıyorsun. "Yani, buraya ne zaman geldim ben? Neden yatakta uyumadınız ki?" Sussam daha iyi olacaktı sanırım.  Saçmalamamın bitmesini bekleyen Vegas meşhur sırıtışıyla gözlerini açtı.
     "Bir dahakine beraber uyuruz, üzülme." Keşke uyanmasaydın piç herif.
     "Öyle demek istememiştim Bay Vegas. Kusura bakmayın ben artık gideyim." Aferin bana düzgün bir cümle kurdum sonunda.
     "Bu kadar gerilmene gerek yok, şaka yapıyorum sadece." Bana şaka falan yapma mümkünse. Ayaklandığımda o da ayağa kalktı ve devam etti. "Bu odaya muhtemelen bir daha giremezsin. Bu yüzden iyice kontrol et istersen. Kinn'in işine yarayacak bir şeyler vardır belki." Hiç gerçekçi olmadığına emin olduğum bir kahkaha attım. Yüzünü yumruklamak isterken tek yapabildiğim şeyin bu olması canımı sıkıyordu.
     "Bugün gerçekten çok şakacısınız Bay Vegas!" Hızlıca balkondan telefonumu alıp Vegas'a selam verdim. "Ben artık gerçekten gideyim." Odayı zaten incelemiştim. Asıl ihtiyacım bu odada değil ofisindeydi bunu yıllardır biliyordum. Fakat çok iyi korunuyordu, penceresi bile yoktu bu yüzden ne kadar uğraşırsam uğraşayım dikizleyememiştim.
     "Porsche'a büyükannemin ondan daha iyi telefon kullandığını söyle! akşamdan beridir konum atamadı!" Arkamdan seslenişini duymazdan gelerek koşar adımlarla odadan çıktım.

Yine rezil bir insandım. Hızla birilerine yakalanmadan odama döndüm. Kimseye hesap vermek istemiyordum açıkçası.Bay Kinn'i aradım ve gereksiz detayları atlayarak Vegas'ın beni koridorda gördüğünü söyledim. Onun yatağında uyuduğumu kimsenin bilmesine gerek yoktu bence. Kendimi yatağıma attım ve tavanı izlemeye başladım. Gerçekten benim için mi koltukta yatmıştı? Saçmalama Pete! sırtı falan ağrıyordur, oturmak istemiştir ya da başka bir şeydir senin için kimse böyle bir şey yapmaz üstelik de bu kişi Vegas ise.

     Uzun düşüncelerimin ardından gözüm duvardaki saate takıldı. Burada ana aileninki gibi kurulu bir yemek düzeni yoktu, tüm korumalar kafasına göre takılıyordu fakat biz de nezaket gereği aile üyeleriyle beraber oturuyorduk kahvaltı masasına. Yaklaşık bir saat sonra Porsche kapıma dayanırdı muhtemelen bu yüzden lavabodaki rutinlerimi halledip hızlı bir duş aldım. Takım elbisemi de giyindikten sonra Porsche'u aradım çünkü bu kez saatinde kapıma dayanmamıştı. Telefonu açtığında bugün kahvaltının terasta yapılacağını ve kendisinin birkaç dakika önce çıktığını söyledi. Dün gece telefonumu sessize aldığım için attığı mesajları görmemiştim sanırım. Bu odayı özleyeceğim diye geçirdim içimden. Gayet güzel dizayn edilmiş ferah bir odaydı ve en önemlisi de hemen yanınızda özel hanenizi taciz eden bir Porsche yoktu?

En üst kata merdivenle çıkmak işkence olacağı için asansöre bindim ve gideceğim kata bastım. Bir süre zemini izlememin ardından asansör durduğunda dışarı çıkmak için yeltendim fakat çarptığım kişi ile geriye sendeledim. Ah Pete neden önüne bakmıyorsun oğlum! Büyükannenin evi değil burası. Büyükannemin evindeki asansörler de say say bitmez ya neyse.
"Burası değil." Karşımda yine ve yine sırıtarak bana bakan Vegas'ın omzuma elini koyması üzerine asansöre geri girdim. Onun odasının olduğu kattaydık henüz. Kapı kapandı ve elini omzumdan çekti. "Çok sık karşılaşır olduk." gülüp kafamı sallayarak karşılık verdim.
"Evet efendim." Kafasını bana çevirdi ve bana doğru yürümeye başladı. Bismillah noluyor? Hoşt la. Geriye gitme yetim tamamen bittiğinde başıma gelecek şeyi beklemeye başlamıştım. Gözlerimi sıkıca yumdum, nefesimi tuttum ve ne oluyorsa olsun dedim kendime. Kahkahasını duyduğumda gözümü açtım.
"Hey, yakanı düzeltecektim sadece!" Aptal durumuna düşmem ve rezillik kotamı aşmış olmam umrumda değildi o an. Çok güzel gülüyordu ve ben yıllardır bu gülüşü onda görememiştim. İstemsizce ben de gülümsemiştim fakat gözlerinin gülümsememi bulup oraya takıldığını fark ettiğimde görmediğini umarak anında ciddiyetle önüme geri döndüm. Salak Pete ne düşünüyordun Vegas'ın seni öpeceğini mi? Vegas dün geceki şarabıma bir şeyler katmış olmalıydı başka açıklaması olamazdı bugünki aptallığımın. Kendime ettiğim hakaretler eşliğinde son kata ulaşmıştık. Sahi, altıüstü asansöre bindik neyi bu kadar uzun sürdü anlayamamıştım.

Terasa geldiğimizde Vegas önden gitmem için eliyle yolu işaret etti. Kafamı sallayıp koridoru takip ettim. Bay Gun'a selam verip Porsche ve Arm'ın olduğu yere doğru yürüdüm. Nolur götürün beni buradan. Kahvaltımızı yaptıktan sonra bugün Don'a yapacağımız baskını planladık. Umarım yolunda giderdi ve buradan çabucak kurtulurdum.

     Mekana gittiğimizde Wang beni ve Vegas'ı içeri soktu. Vegas da teşekkürlerini sunmak adına kafasına bir tane sıktı içeri girdik ve her şeyi plana göre işledik. Biz aracın içindeyken de Vegas az sonra öldüreceğimiz adamlarla nedenini anlamadığım şekilde anlaşmaya çalışıyordu. Sanırım anlaşmıştı da. İtiraf etmeliyim ki işinde gerçekten iyidi fakat birazdan dünyadan silinecek adamlarla anlaşma yapmak pek de gerekli sayılmazdı. Otobüsün kapısı açıldığında çatışma başlamıştı. İndik ve Don'un adamlarını tek tek indirdik. Bir ara Vegas ve Porsche'un iğrenç derecede bir yakınlıkla birbirlerini koruduklarını gördüm. Daha doğrusu sadece Vegas koruyordu. Sinir bozucu. Aptal gibi onları izlerken yanıma kadar gelen adamı fark etmem de adamın Vegas tarafından vurulmasıyla oldu. Vegas kafasıyla ne duruyon der gibi bir şey yaptı ve kendime geldim. Sonunda tüm adamları temizlemiştik ve geriye sadece Don kalmıştı. Bulup silahı doğrulttuktan bir süre sonra Porsche ve Vegas da gelmişti. Vegas italyanca bir şeyler söyleyip Don'un da kafasına sıkmıştı ve mutlu son.

     Görevimiz burada bitmişti. Vedalaştık(?) ve sonunda evimize dönmek üzere yola çıktık. Evim evim güzel evim! Porsche ile aynı odada olmak bile kabulüm. Porsche sanırım Kinn'in yanına gitmişti ben de kendimi yatağa attım. Vegas'tan kurtuldum diye önümüzdeki günlerde sanki yine takip etmeyecekmişim gibi seviniyordum. Aman en azından aynı yerde yatıp kalkmayacaktık değil mi?

     Bana rahat verilmediği ve yarın yine sabahın köründe Vegas'ı beklemem gerektiği için erkenden uyudum. Umarım uzun bir gün olmazdı ve umarım Vegas bu kez bazı şeylerde açık verirdi. Benim onu takip ettiğimi zaten biliyordu fakat aptallığımın farkında olan Bay Kinn de bunu istiyordu sanırım. Bu kez onu yanıltacaktık ve kirli işlerini ortaya dökecektik. Ben Vegas'ı takip ederken Arm da ofise gitmenin bir yolunu bulmaya çalışacaktı. Bir nevi sağ gösterip sol vuracaktık. Kafamda düşündüklerimle ve yarının daha az rezil olacağım bir gün olmasını dileyerek uyuyakaldım.

Çok heyecansız bir son oldu bu kez ama ne yazacağımı bilemedimm gelecek bolumde gorusürüz😭💕💕 ne zaman gelirse artik...

we need each other - vegaspeteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin