ii

284 15 15
                                    

"Onu benim kadar tanımıyorsun!"

"Cazibesi seni kör etmiş, Albus!"

"Nefretin seni kör etmiş, Aberforth!"

"Uyan artık!"

"Sadece kıskanıyorsun!"

Bunlar, Albus'un kapıdan çıkmadan önce söylediği son sözleriydi. Tartışmaktan yorulmuştu, ama her zaman Gellert'ı - kardeşi dışında her zaman onun yanında olan kişiyi - savunacağına dair kendisine söz vermişti.

Bathilda'nın kapısının önünde durdu ve "Gellert evde mi?" diye sordu.

Bathilda dostça bir tavsiye vererek "Gitsen iyi olur." diye yanıtladı.

Ardından Gellert'ın sesini duydu : "Albus!"

Bathilda sonunda pes etti ve misafirine içeri girmesi için işaret etti.

Gellert açıkladı : "Üzgünüm, halacığım* bugün pek modunda değil."

"Neden?"

"Şey, bana hâlâ Durmstrang olayı için kızgın."

"Bana hiçbir zaman gerçekten ne olduğunu söylemedin."

"Bir grup acınası korkak büyücü işte."

"Sende korkuyorlar mıydı?"

"Sanırım, evet."

Albus oturuşunu düzeltti.

"Bana seninde korktuğunu söyleme, hayatım."

Albus'un "hayatım" kelimesini söyleme şekli Gellert'ı biraz ürpertti. Biliyordu, büyük ihtimalle Albus o kadarda derin bir şekilde söylemek istememişti, ancak yinede bu söyleyiş Gellert'ın gülümsemesini sağladı.

"Tabiki korkmuyorum."


u

hlenaa

dear gellert, i loved you | grindeldoreHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin