Yazim yanlislarini çok takmayin
~~Partinin üzerinden neredeyse iki hafta geçmişti ve Robinle bu süre zarfı içerisinde bir kaç defa görüşmüştük o da Steve sayesinde. Aramıza garip bir soğukluk girmişti -bir iki defa öpüşmemiz hariç- çünkü yaşanan olay aniden gelişen bir şeydi. İkimizinde aklında böyle bir şeyin gelişmeyeceğine dair en ufak bir fikir bile olmadığını biliyordum ama olan olmuştu sonuçta.
Bugün okul takımının maçı vardı ve Steve birlikte gitmeyi teklif etmişti. Gidecek kimsem olmadığı için kabul etmiştim. Aslında Max ile gidebilirdim fakat Lucasla araları biraz gergin olduğundan dolayı benimle gelmesi için zorlayamazdım.
Araba kornası ile dışarıya çıkıp, arabaya doğru ilerlerken ön koltukta oturan Robin'i görmemle iç çektim. Robin'in bizimle birlikte geleceğini bilmiyordum. Arka koltuğa geçip ikisinede selam verdikten sonra yol boyunca Steve hariç arabada konuşan olmamıştı.
Okula vardığımızda arabadan inip gülümseyerek okula doğru ilerleyen kalabalığa baktım. Bu tarz şeyler hoşuma gidiyordu. Steve yanıma gelip kolunu omzuma atarak spor salonuna doğru ilerlemeye başladık. Birkaç kızın iğneleyici bakışı ile Steve'e bakıp göz devirdim. Bu çocuk yüzünden umarım ona okulda aşık olan kızlar daha sonrasında başıma üşüşmezdi. Spor salonuna girdiğimizde kalabalığın içinde boş bir yer görüp oraya doğru ilerleyerek arka taraflara oturduk. Zaten fazla büyük bir salon değildi. Tam çaprazımız da Robinin de içinde bulunduğu bando takımı duruyordu.
Maçın başlamasına yakın Robin kafasını arkaya çevirip bize gülümseyip önüne dönmüştü.
Steve: İkinizin arasında ne var
Nat: Aramızda bir şey yok tabii bir iki defa öpüşmediğimizi düşünmezsek
Steve kolumdan tutup beni sallarken söylenmeyi ihmal etmiyordu
Steve: Bunu bana nasıl söylemezsin
Nat: Max'e bile daha söylemedim
Steve: Ben Max miyim
Nat: Steve başlama yine şimdi
Steve ağzında bir şeyler geveleyip içeriye Tammy Thompson'ın girmesiyle kolumu bırakıp Robinle anlamsız bir şekilde bakışmaya başlamışlardı. Tammy Milli Marşı söylerken Steve, Robin'e bir şeyler demişti fakat anlamamıştım. Bir kaç saniye sonra Robin ve yanındaki kızıl saçlı kız gülmeye başlamıştı. Kızıl saçlı kız güldüğü zaman Robin dikkatini ona yönlendirmişti. Daha önce bu kızı görmemiştim ve Robin'in bu denli dikkatini verdiği kişiyi merak etmiyor değildim açıkçası.
Nat: Steve şu kızıl kafa kim
Steve: Ah şey o kız Vickie
Nat: Arkadaşlar mı?
Steve bana bakıp ensesini eline götürerek boğazını temizlemişti
Steve: Nat, Robin'in hoşlandığı kız o
Dediği şey ile anında modum düşerken histerik bir şekilde gülmüştüm
Nat: Sağol Steve söylediğin iyi oldu
Steve elini sırtıma koyup, teselli edermişçesine sıvazlamıştı. Robin'e sinirli ve kırgındım çünkü hâl ve hareketleri bir ilişki içerisine girmemiz adına beni umutlandırmıştı. Demek ki ona hissettiğim duygular karşılıklı değildi. Derin bir nefes alıp kötü düşünmemek için maça odaklanmaya çalışmıştım.
.
.
Maç bittiğinde kimseyi beklemeyerek salondan kendimi atıp arabaya doğru yürümeye başladım. Yürürken kolumdan birisinin tutmasıyla durmak zorunda kalmıştım. Arkamı döndüğümde Robin'i görmemle sertçe kolumu kendime çektim.Nat: Ne var
Robin: Arkandan seslendim ama duymadın seninle biraz konuşmak istiyorum
Nat: Ben konuşmak istemiyorum
Robin bana anlamaz gözlerle bakıp ne olduğunu anlamaya çalışıyordu
Robin: Sorun ne
Nat: Sorun sensin Robin. Başkasından hoşlanıyorken beni kullanmana izin veremem henüz o kadar gurursuz değilim
Robin: Kimseden hoşlandığım yok. Nerden çıktı bu şimdi
Nat: Kızıl kafadan hoşlandığı biliyorum yalan söyleme bana
Robin elini saçlarına götürüp kafasını bıkkınlıkla geriye atıp tekrardan bana bakmaya başlamıştı
Robin: Bunu sana Steve mi söyledi
Nat: Kim söylediyse söyledi
Robin: Tanrım.. Evet ondan hoşlanıyorum ama eskiden hoşlanıyordum. Ayrıca Nat, seni kullandığım falan yok sana karşı ne yaptıysam hepsinde dürüsttüm. Vickie ve ben hakkında yanlış düşüncelere kapılmanı istemiyorum.
Nat: Bugün ona bakarken pekte eskiden hoşlanıyormuşa benzemiyordun
Steve'in yanımıza gelmesiyle ikimizde susup arabaya binmiştik. Yol boyunca kimse konuşmuyorken evimin önüne gelince arabadan inerken sadece iyi geceler diyip hızlıca içeriye girdim.
Robinden hoşlanıyordum ve başka birisinden hoşlandığını öğrenmek beni çıldırtmıştı.
~~
Musait olmadigim için anca bu kadar yazabildim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Robin Buckley
Fanficbaşlangıç tarihi {14.07.22} bitiş tarihi {21.07.22} Steve: Artık Nat geri döndüğüne göre yakınlaşabilirsiniz. İkinizinde çok ortak noktası var mesela memişler Robin: Steve! Sana kaç kere memişler dememeni söyledim