Hastane

4 1 0
                                    

Hemen kalkıp Yektanın yanına gittim. Yüzü kanlar içindeydi. Elimle omuzlarından sarstım. ''Yekta iyi misin ? '' mırıltılar çıkarıyordu. '' oruspu çocukları '' bağıran Ayazdı. Oflaz '' kardeşim iyi misin ? ses ver '' Yekta kafa salladı. İyi değildi kötüydü. Yüzü kan içindeydi. 

'' Sare bir şey yok ağlama '' Oflaz beni teselli ediyordu. '' çok kötü benim yüzüme '' Oflaz elini sırtıma koydu ve okşadı. '' kendini suçlama '' Oflaza sarıldım. Hepsi benim suçumdu. Benim yüzüme yüzü kanlar içindeydi. Eğer benle arkadaş olmasa böyle bir şey olmazdı.

Yağız ambulansı aramıştı. Oflaza baktığım da gözleri dolmuştu. Dokunulsa ağlayacak durumdaydı. Yektanın telefonunun çalmasıyla Ayaz telefonu aldı. '' Mehtap abla arıyor ''

'' aç '' Ayaz zar zor telefonu açtı ve hoparlöre verdi.

'' alo ''

'' alo Mehtap abla ben Ayaz ''

'' Ayaz oğlum nasılsın ? ''

'' iyiyim Mehtap abla sen ? ''

'' iyiyim bende. Yekta nerede telefonu verir misin ? '' Ayaz hepimize ne söyleyeyim diye baktı ama bizde de cevap yoktu. Ayaz derin bir nefes  aldı ve konuştu.

'' Yekta bakkaldan bir şeyler alıyor . Bizde sonradan parka geldik oturuyoruz da ''

'' tamam oğlum iyi oturmalar iyi akşamlar''

'' iyi akşamlar '' Ayaz telefonu kapattığında derin bir nefes aldık. Ayaz sinirle ayağa kalktı. Çöp kovasına tekme attı. '' sikeyim böyle işi. geberteceğim o itleri '' Ayaz etrafa zarar vermeye devam ediyordu. Yağız Ayazı durdurmaya çalıştı.

'' bırak lan ! '' Yağız Ayaza yumruk attı. '' kendine gel lan! '' Ayaz hala sinirliydi ama sadece banka oturmuş kendi kendine mırıldanıyordu. Bu sırada ambulans geldi. Etrafımıza toplanan insanlara çekilin diye uyarı da bulundu ilk yardımcılar. Hepimiz birkaç adam geri gitmiştik. Sağlıkçılar Yektayı sedyeye alıp ambulansa götürdüler. Koşarak ambulansa gittim. '' ben de gelebilir miyim ? '' 

'' gelin hanımefendi '' Bizimkilerden onay almak için baktım. Hepsi kafa sallamıştı. Yektanın elini tuttum. Gözyaşım eline düşmüştü. Elimi sıktı. Herhalde ağlama diyordur. '' olayı anlatır mısınız ?''

'' on , on beş kişi Yektayı dövdü. '' Sağlıkçı gereken işlemleri yaparken Yektaya bakıyordum. Bilinci açıktı ama konuşacak durumda değildi. Çok kötü dövmüşlerdi. 

Hastane kokusunu hiç sevmem. Hep nefret etmişimdir. Daha doğrusu geçmişi hatırlattığı için nefret etmişimdir. Şimdi ise hastane de bizimkilerle Yektayı bekliyoruz. Parkın karşısında ki taksiye binerek gelmişlerdi. Yirmi dakikadır doktor içeri de Yektaya bakıyor.

Kapı açılınca hemen ayağa kalktık. Yağız '' neyi var Yektanın nasıl oldu doktor Bey ? ''

'' Çocuklar arkadaşınızın kaşı yarılmıştı. Dört tane dikiş attık kaşına. Burnun da çatlak var. Yüzün de ki morluklar da zamanla geçer. Bir hafta dikkat etsin kendine. Kaşına pansuman yapılsın . Morluklara buz koyulsun bir iki gün. Arkadaşınıza detaylıca da anlattım zaten çocuklar. Geçmiş olsun '' 

Doktora '' görebilir miyiz ? '' diye sordum. '' görebilirsiniz '' hemen içeri girdik. Yekta sedyede yatıyordu gözleri kapalı şekilde. Yektaya koşarak sarıldım. Korkum gitmişti ama üzgündüm. Canı acımıştı hala da acıyordu benim yüzüme. Sarılmayı bıraktım ve yüzünü inceledim. Kaşında pansuman vardı. Dudağında ki kan kurumuştu. Yüzünde morluklar vardı. Benden sonra diğerleri de sarıldı. 

'' çok korktuk olum iyi misin ? '' Yekta Yağızın sorusunu cevapladı. '' iyiyim tabi bana bir şey olmaz '' Ayaz Yektaya göz devirdi. '' he amına koyum süpermensin ya bir şey olmaz '' Ayaz bana baktı ve '' affedersin '' dedi.

Aden / TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin