3

522 45 51
                                    

Medyaya Hoori'nin nasıl göründüğünü koydum.

.
.
.
Gözünü tekrar açtığında yine bembeyaz bir yerdeydin.

En son bayılmıştın neresiydi burası?

"Merhaba Haru Suzuki." (?)

Bir çığlık koparıp arkanı döndün. Dejavu mu yaşıyordun?

"Bir kere de önümde belirsen?"

"Denerim. Tanrılardan mesajım var." (?)

"Tanrıların mesajını iletip duruyorsun, kimsin sen?"

"Yarı Tanrı buna en uygun tâbir olabilir." (?)

"..."

"..." (?)

"Kimsin demiştim, nesin değil-?"

Bir anlığına şaşırdı.

"Ismimi mi soruyorsun..?" (?)

"Evet sana Yarı Tanrı diye hitap etmek bana insan demek gibi olur, ve biraz rahatsız edici."

Az önce yutkunmuş muydu o?

"Hayır. Şey ben... Adım Hoori."

"Tanıştığıma memnun oldum Hoori."

Gülümserken konuşmuştun ki, Hoori'nin hâlâ sana şaşkın bir şekilde baktığını fark ettin.

"Tanrıların mesajı var demiştin değil mi? O nedir?"

"Ah evet, şey mesaj şuydu... Tanrılar bu dünyadaki geleceğin yavaşca değiştiğini sana söylememi istediler. Yani bu dünya hakkında bildiklerin değişebilir." (Hoori)

"Kelebek etkisi diyorsun yani?"

"Öyle de adlandırabilirsin." (Hooi)

Yinede hiçbir şey bilmemekten iyidir değil mi?

Karşındaki Yarı Tanrı'nın boğazını temizlemesiyle kendine geldin.

"Shikatsu'nun gücünün bir sınırı var. Bu da bir süre seninle burada iletişime geçemeyeceğiz demek oluyor." (Hoori)

"Anlıyorum... Fakat Shikatsu tam olarak nedir Hoori?"

"Daha önce de dediğim gibi ölüm ve yaşamın arasında bir yer. Şu anda gerçek dünyadaki hâlin ölüme çok yakın. Ancak sen gayet sağlı bit şekilde yaşıyorsun. Shikatsu senin sayende vâr oldu da diyebiliriz buna." (Hoori)

"Yani burayı ben mi yarattım?!"

"Öyle demedim." (Hoori)

"Ama bunu kast ettin! Bu benimde Yarı Tanrı falan olduğum anlamına mı geliyor?!"

"Aslında o anlama gelmiyor ama Yarı Tanrı gibi bir şey olduğun doğru." (Hoori)

Otuz iki diş birden gülümsemeye başladın. Demek Tanrı olmuştun....

"YARI Tanrısın, evet. Süremiz dolmak üzere. Ah ve söylemem gereken bir şey daha var." (Hoori)

"Nedir?"

"Ölümün doğal yollarla gerçekleşeceğinden yaralanmalardan endişelenmene gerek yok ama... Acıyı hissedebiliyorsun. Bir dahakine buna göre davranman daha iyi olur." (Hoori)

"Bir dahaki?-"

Yine gözlerin kararınca küfretmemek için kendini tuttun. Kendini her zamanki gibi yere bıraktın.
.
.
.

Gözünü açtığında beyaz bir odadaydın.

"Beyazdan nefret ediyorum."

"Haru!"

Ha? Shikatsu'da değil miydin sen? Bir anda doğruldun ve gözlerini ovdun.

"Bay Aizawa? Ne zamandır uyuyorum ben?"

"Yalnızca iki saattir."

"NE! Ne iki saati en az iki gün uyumuş gibiyim."

"Hâyâl kırıklığına uğrattığım için üzgünüm ancak durum bu."

Yanan kanadına baktın. Yarın yok olacağı için şanslıydın, yoksa bir süre uçmayı hâyâl bile edemezdin.

"Peki gerçek adın nedir?"

"Haru Suzuki? Tekrar Hafızamın gittiğini düşünüyorsan-"

"Değil Japonya'da, tüm dünyada Haru Suzuki adında sana benzeyen bir yaşıtın yok."

"Sistemde bir hata olmuş olabilir yani Bay Aizawa gerçekten-"

"Benimle dalga geçmeyi kes, ve konuş kimsin sen!"

Sesini yükselterek konuşması gerçekten #eni korkutmuştu. Nostaljik bir korku.

"Ismim hakkında yalan söylemedim. Benim adım Haru Suzuki, sizin buralardan değilim."

"Sana neden inanacakmışım ki?

"Ah hadi ama Aizawa, özgünlüğüm için bir rehber sayfam olması hiç garip gelmedi mi? Ya da özgünlük açıklaması? Orada ciddi ciddi 'kişi herkesle eşit olmak istediğinden...' blah blah diyordu."

Sana hâlâ şüpheyle bakıyordu.

"Inanmıyorsan beni öldürmeye çalış, zaten neredeyse bir ölü olduğumdan beni öldüremeyeceksin."

"Neredeyse bir ölü olduğundan-?"

"Buralardan değilim demiştim. Yani benim geldiğim yer parallel evren gibi bir şey. Ayrıca orda özgünlük dediğiniz şeylerden yok, bu yüzden özgünlüğümü sonradan edindim."

Hepsini bir anda söylemek onu şoka sokar mıydı acaba?

Aizawa'ya döndün, kaskatı kesilmiş sana bakıyordu.

Elini gözünün önünde salladın, tepki vermeyince de kolunu çimdikledin.

"Hey!"

Bir yandan gülerken omuz silktin.

"Kendine gelmen için yaptım."

Ne diyeceğini bilemiyormuş gibiydi.

"Istersen beni gözünün önünde tutabilirsin, ben kötü biri değilim."

"Hayır onu düşünmüyordum. Bu dünyadan değilsen bir kimliğin yoktur her hâlde?"

"Yani kimliğim olsa bile burda geçerli olmazdı sanırım. Neden sordun?"

"Senin için U.A. sınavına nasıl başvurabileceğimi düşünüyordum."

Cidden tek derdi bu muydu..?
.
.
.

Hoori için aklımda bir kaç fikir var ancak pek emin olamıyorum. Sizin bir öneriniz var mı?

599 Kelime

Monoma Neito x Reader - My Hero AcademiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin