9

411 50 51
                                    

.
.
.
O kadar heyecanlıydın ki bugün Aizawa-sensei'den önce davranıp okul yoluna çıkmıştın. Sallana sallana yürürken birine çarpmanla oraya döndün ve özür diledin.

"Ah özür dilerim Bayı-"

Katsuki... Bakugou...

"Biraz önüne dikkat et."

Niye bu kadar sakindi?

"Ah evet..."

Bu sefer birlikte okula yürümeye başlamıştınız. Ortam oldukça gerginken konuşmaya başladı.

"Giriş sınavında... Benim iki katım puan almıştın. Ama nasıl?"

"Bildiğin üzere her gün özgünlüğüm değişiyor... O gün oldukça güçlü bir özgünlüğüm vardı da..."

"Yanlızca bu yüzden olduğunu düşünmüyorum."

"Sınavda yanlızca öldürülen robotlara bakmıyorlardı... Puanlarının toplandığı iki sayaç vardı."

"Evet öyle bir şey gördüğümü hatırlıyorum, ancak ne olduğunu bilmiyorum."

"Bazı jüriler bizi izliyordu. Hâl ve hareketlerimize göre bize puan verdiler, sınav sonucu olarak da onların verdikleri puanlar ve bizim kazandığımız puanlar toplandı."

Hâlâ oldukça sakindi, dikkatini sana vermiş dinliyordu.

"Ben robotlardan 89, oylarla 66 puan aldım. Yani yoplamda 155. Sen ise... Robotlardan 77 puan aldın, oylardansa 0 puan..."

"0 mı? Etrafa şeker dağıtsam daha çok puan alırdım. Aramızda o kadar da bir fark yokmuş zaten."

Eh- bu ne demekti ki? Arkadaş olabilir miydiniz yani..?

Okula yaklaştığınız sırada ağaca yaslandığını gördüğün Monoma'yla göz göze geldin, size yaklaşmaya başlamıştı. Kendini herkesten üstün sanan iki aptalın karşılaşmasını kesinlikle istemiyordun-!

Çok geçti... Monoma yanınıza gelmiş, Bakugou'yla arana girip kolunu omzuna atmıştı.

"Günaydın! Bugün kahraman köstümümüzü alacağız! Benimkini merak ediyor musun?"

"Hayır çünkü zaten nasıl göründüğünü biliyorum..."

"Nasıl-? Aah doğru, sen bir Yarı Tanr-"

Cümlesini bitiremeden ağzına elini yapıştırdın. Yanınızda Bakugou varken bu çenesi düşük ne halt ediyordu?! Bitmiştin... Bakugou Midoriya'nın sırrını hemencecik anladıysa senimkini de anlardı...

Yüzüne yaklaşıp fısıldadın,

"Bunun bir sır olması gerekiyor, okulun ortasına neden bağırıyorsun ki!"

"Ah üzgünüm..."

"Oof... Aizawa-sensei dışında kimse bilmiyor anladın mı? Gerçi onun yanında da bu konu hakkında konuşmamanı tavsiye ederim..."

aona söylediğini öğrenirse olayları yanlış anlar... Ve büyük ihtimalle bu moronu öldürürdü..

Okula girince sınıflarınız farklı taraflarda olduğu için Monoma'yla vedalaştın. Hızlı hızlı sınıfa gidip sırana oturdun ve yüzünü sıraya gömdün. Sonunda... biraz sessizlik....

"Haru!!"

"Tanrım... Ne günah işledim..." diye iç geçirdin. Kafamı kaldırıp baktığında karşında Kaminari, Mina ve Kirishima vardı.

"Bakın size bahsettiğim beni kurtaran kız buydu!"

Hepsine teker teker bakıyordun. Kirishima seni hatırlamış olmalı ki gülümsemeye başlamıştı. Sende gülümseyip elini selam verir gibi kaldırdın,

"Tanıştığımıza memnun oldum."

"Uaaa çok tatlı!!"

Mina tam da bunu söylecek biriydi ancak bir anda iltifat etmesi seni çok utandırmıştı.

"Teşekkürler..."

"Giriş sınavında Kaminari'yi kurtarman çok erkeksiydi- demek istediğim kadınsı-(?)"

Dediği şeyin kendisi bile farkında değilken gülmeye başladın.

Mina bir anda Bakugou'nun yanına gitti ve onu çekiştirerek yanınıza getirdi.

"Ne istiyorsun benden rakun gözlü aptal!"

Seni görünce bağırmayı kesti, dik dik bakmaya başladı. Buna saygı mı demeliydin, yoksa avına bakan bir avcı gibi mi değerlendirmeliydin...

Gülümsemeye çalışarak elimi uzattın,

"Merhaba Bakugou ben- gerçi sen beni zaten tanıyorsun."

"Ismimi nerden biliyorsun?"

Aizawa-sensei ile yaşadığın olay aklına gelmişti, yine olayın dana patlamasına izin vermezdin.

"Sınavda ikinci olmuştun değil mi? Sabah puanın hakkında konuştuğumuzdan biliyorum!"

Sana şüpheci bir şekilde baktı. Büyük ihtimalle bir şeylerin yanlış olduğunu anladı, buna karşılık gülümsedin. Tam o anda zil çaldı.
.
.
.

Monoma Neito x Reader - My Hero AcademiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin