Yardım Et!

66 3 1
                                    

Gerçekten bu kadar kolay vazgeçebilir miydi?
Deger vermiyordu...
Telefon titriyordu

Kardeşm arıyor..

-Alo
-Hazal hemen gel
Kısık sesle konuşuyordu.
-Noluyor Beren
-Annemle ablam kavga ediyorlar, çabuk gel.

Yüzüne kapamıştım. Anahtarı alıp koşarak çıktım. Bir taksi durdurup, bindim.
"Bahçelievler" dedim. Çünkü başka hiç bir şey bilmiyordum.
"Bahçelievler'de nereye?" dedi. "Siz gidin ben göstericeğim" dedim ama neyi göstericem bilmiyordum. Yolda bazen hızlanmasını söylemiştim onun dışında hep dışarı bakıyordum.

Sahili görmüştüm. Burdan eve gidebilirdim. "Ya da ben burada iniyim" deyip cebimden parayı çıkarttım ve adama uzattım. Koşarak eve ilerledim.
Yine telefon çalıyordu.

Kardeşm arıyor..

-Beren noldu, geliyorum.
-Telefonunu kaptırmak istemiyorsan gelme.
-Neden
-Mesajlarına... ver şu telefonu bana
Annemdi....
-Aferin Beren!!!
-Beren'e kızma.

Yüzüme kapamıştı. Ablamda annemle bir olmuştu. Vay be. Eve gidemezdim. Zaten teyzemin evimi annemin mi belli değil.
Sahile geri dönebilirdim.

Bugün cumartesiydi. Büyük ihtimal Doğukan İstanbuldaydı. Ne düşünüyordum ben.
Merak ediyordum, sorabilirdim

Ben: İstanbulda mısın?

Mal: Her haftasonu ordayım demiştim.

Aslında onu görmek istiyordum.

Yürürken birden, aniden
Agzımı kapıyan bir el vardı. Noluyordu. Bağıramıyordum. Kaşları çatık iki takım elbiseli adam kollarımdan tutmuştu biri ağzımı kapıyordu. Ağlıyordum. Yardım istiyemiyordum. Arabanın içine yerleştirdiler beni. Kimdi bunlar? Nereye götürüyorlardı. Yolda sadece ağlıyordum. Çok korkuyordum.

Bir ev vardı çevresinde hiç bir şey yoktu.
"Evin içine kilitleyelim"
"Yok kaçar bu"
"Ağaca bağlıyalım."

Eve kapatmışlardı ama niye. Kimse yoktu.
TELEFONUMU ALMAYI UNUTMUŞLARDI. Zafer gülümsemesi yaptım bir anda.
Dogukana mesaj atıyordum neden bilmiyorum ama ona atma geregi duydum.

Ben: Yardım Et!

Ne zaman geleceklerini bilmedigim için hızlı olmalıydım. Telefonumu almaya geleceklerine emindim.

Mal: Noldu

Ben: Kaçırdılar.. bir ev

Mal: GPS ni aç! Geliyorum, korkma

Hemen mesajları silip cebime attım.

Dogru düşünmüştüm. Bir kaç dk sonra gelmişlerdi, ellerinde ip vardı. Biri ceplerimi karıştırıp telefonu aldı. Biride kollarımı bağlıyordu.

"Baksana, yardım istemişmi?"
"Yok yok "
"Aferin"
Diyerek gülümsedi.

Kapıdan sesler geliyordu. Bu kadar çabuk mu...

Adamlardan biri kapıyı açtığı anda yumruğu yedi ve yere yayıldı.
Bu oydu... fotoğraftakii.
Diğerinedide yere düşürdükten sonra beni belimden tutup çekerek hızlanmamı sağladı.

Siyah ve markasını bilmediğim bir arabaya bindik.
Konuşmaya ilk ben başladım "Bunlar kim di?" diye soru yönelttim. Nasıl başlamıştım böyle?
"Babamın ekibinden" dedi. Onun yüzündendi yani. Hiç şaşırmamalıydım. Onunla olan bu şey çok karışıktı. Önce beni sevdigini söyledi babası neden sevgili olmamızı kabul etmişti. Şimdi niye gerçekleri söyledi babası neden kaçırtıyordu. Çok karışıktı. Ama şuan o beni sevmiyor babasıda benimle beraber olmasını istemiyor. Bu gerçekti.

Yüzüne bakmadan duramıyordum.
Yüzümün kızarık olduğune emindim. Umarım bana bakmaz.

Ve görüştüler. Beraberler aynı arabada;) Nasıl gidiyor...

SİYAHIN ÇOCUGUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin