Gezinti

216 11 7
                                    

Ne zamandır böyle bir pazar sabahı yoktu. Herkez evdeydi. En önemlisi ablam, evdeydi daha şaşırtıcı olay, Beren her sabah gittiği Selinlere gitmedi. Selin, Beren'in en yakın arkadaşı. Selin evde ablasıyla tek yaşıyor. Ailelerinden bir tek abla kardeş kalmış. Selin'in ablası eve pek gelmez, Selin yanlız kalmasın diye Beren sabahları oraya gider. İkiside asosyal. Netten ayrıldıkları yok. Neyse biz güzel günümüze donersek, Berende ablamda evde, annem ise her sabahtan daha güzel kahvaltı hazırlıyodu yine. Annem az bağırarak '' Kahvaltı hazır '' dedi. Beren telefona bakarak mutfağa giderken, ablam elbisesinin arka fermarını çekmeye çalışarak geldi. Onlar gelene kadar ben mutfağa gelmiştim. Kahvaltıya ben başlarken onlarda mutfağa ulaştı. Herkez kahvaltısına başladı ve sonra ablam biraz durakladı düşündü ve '' benim siyah tapuklu ayakkabım nerde? annee '' derken ben hazır cevabım ile     '' yedim '' dedim ve annem kahkahlara boğuldu. kardeşim ise duymamıştı bile. Ablamın sinirli bakışlarını annem dışarıda, dolaptaydı ben getiriyim diyerek bastırdı. Ablam '' neyse ben alırım gibi bağırıştı ''. Biz annemle hala gülüyoduk. Annem;

- Sen nereye böyle bakıyım bana bile sormadın.

Ablam: - Öyle gezicez arkadaşlarla.

- Nereye gezcen, bu pazar ailecek dışarı cıkıcaz.

Kardeşimin sesi cıkmıştı - Nereye ya ben gitmem.

Ablam hayır diyene kadar annem '' İtiraz istemem! dedi. herkez oflarken ben '' bana uyar, nereye gidiyoruz ben giyiniyim '' dedim. Annem '' Kayseride bir yere gidemeyiz. Ama İstanbula gidicez. Herkez hazırlansın Bavulunu hazırlasın Teyzenlere '' dedi. Ben sevindim, nede olsa kuzenimde 16 yaşında, iyiyiz yani. Herkez bavulunu hazırlamaya odalara gittik. Ben çabucak bavula giysilerimi yerleştirirken bir yandan yolda giyiceklerimi buldum. Gri bir tşört ve altına siyah dar paça pantolon conversede giyicektim. Ve herkez bavuluyla salona indi. Biraz aceleciydik sanki. 

Beren : - bu İstanbul nerden çıktı ya?

Annem : Gezelim teyzenlerie görürüz. 3-4 gün kalır geliriz. 

Ablam gezmeyi sevdiği için pek fazla olumsuzluk vermedi ama benim giysilerimi çok taktı ve siyah kız diyerek gülmeye başladı, beni sinirlendirmekte başarılıydı. 

Annem: - Oyalanmadan gitsek iyi olcak, yolda kahvaltı yaparız.

Arabamız küçük şirin bir şey. Kendimize yetecek kadar. Ablam öne oturdu ve benle beren arkada yerleştik. Annemde arkaya eşyaları yerleştirip arabayı çalışltırdı. İstanbul seyahatımız başlıyodu.

SİYAHIN ÇOCUGUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin