her neyse ondan.

8 0 0
                                    

şu an kulağımda kulaklılığım,ona atıp da birlikte dinlemek istediyim şarkıları yalnız dinliyorum. Her neyse. Napıyorsun şu an acaba? Konuştuğumuz zamanlarda,tam şu anlar sohbet ederdik. Sabaha kadar bazen. Artık yavaş-yavaş siliniyorsun hafızamdan. Gitmeni istemiyorum. Bir tek aklımda,ruhumda,bende,içimde kalmışken oradan da gitmeni istemiyorum. Çok özlüyorum be başkan. Nasıl gittin hala aklım almıyor ki benim. Tamam gittin eyvallah da yani ne bileyim bir hoşçakal diyemeyecek kadar yer edinemedim mi sende? Aslında sende yer edinemesem de benim tanıdığım Kürşat saygısızlık yapmazdı insanlara. Sensiz düşüncelere yerim yok. İçimde seni yaşatmasam bu denli katlanamazdım hayata ya da insanlara. Sen gittikden sonra daha bir nefret doluyum insanlara. Bu şey gibi, hem he kesde seni arıyorum bulamayınca insanlardan nefret ediyorum,hem de kimsede seni bulamayacağımı bildiyim için nefret ediyorum. İnsanlardan nefret etmemin mantıklı bir açıklaması yokken,sana olan sevgimin onlarca hatta yüzlerce sebebi vardı. Hiç kimsenin adını büyük harfle yazmam aslında. Bir tek senin adını büyükle yazıyorum. Yokluğuna bile saygısızlık etmekden korkuyorum. Yüzsüzlük diye algılaya bilirsin bunu ya da ne bileyim takıntı olarak da algılaya bilirsin. Her şey olarak algılarsın da,sevgi olarak algılamazsın.  Günler hiç geçmiyormuş gibi. Çok ağır. Sensizlik çok ağır be başkan. Olmuyor,olamıyor,olmasına izin vermiyorum kimsenin senin gibi. Tuhaf. Varlığımı bile unutduğuna eminken,ben seni tanımadığım insanlarda bile yaşatmaya çalışıyorum. Sohbet etdiyim insanlar bazen bir şeyler söylüyor, "O da böyle demişti" diyorum kendi-kendime sonra o insandan da nefret edip uzaklaşıyorum. Hayatımın tamamını kaplıyorsun ben farkında bile olmadan. Son yaptığın haraketden sonra senden soğudum,uzaklaştım,nefret ettim sandım.


Sandım.


Sadece sandım.


Edemedim.


Aslında hiç bir zaman senden nefret etmek istemedim.


Etmedim de.


Senin tam aksine...


En azsından bazen "yanlışımı bana anlatıp onu düzeltmemi isteye bilirdi" diyorum. Bazen "demek ki,o kadar bile olamamışım hayatında" diyorum. Hani seni suçlamaya bir dal arıyorum.Bazen bu vicdan azabıyla yaşamak çok zor çünkü. Sonra dönüp dolaşıp yine seni anlarken ve yine kendime kızarken buluyorum kendimi.


"Bir sen miydin yoksa bana iyi gelen?" diyor şarkıda.


Düzeltiyorum.


"Bir sendin bana iyi gelen." Sadece sendin be başkan.


Biliyor musun arkadaşlarım senden nefret ediyor dbshsodjvnj. Beni üzdüğün içinmiş. Ama bilmiyorlar ki,senin verdiyin acının bile bana ne kadar iyi geldiyini bilmiyorlar.Bendeki seni yaşatan tek şey,yaşadığımı bana hatırlatan,kendime saygımın kalmasının tek sebebi senin bu verdiyin acı. Kafamdaki sesler ne içsem dinmiyordu,senle sohbet edinceye kadar. "Dön" desem sana, çok mu ireli gitmiş olurum acaba? 


Ne gelmiyorsun.


Ne görmüyorsun.


Ne de ne halde olduğumu biliyorsun be başkan.


Sana burada "beni neden sevmedin?" diye sormaya yüzüm yok. Çünkü en çok senleyken sevildiyimi hiss ettim ben. En çok sen sevdin diyemem de,en çok sende hiss ettim diye bilirim. Haytımdan gittin eyvallah. Hayatımı da kendinle götürdün ona da eyvallah. En azından içimden gitme be başkan. Rüyalarımdan gitme...


Kedim zaten rüyama gelmiyor,bari sen gel. 


Bari rüyama gel.


Hayatıma gelmezsin biliyorum. Bana gelmezsin biliyorum. Beklemiyorum. Umut her zaman var da,beklentim yok merak etme. Seni kaybettiyimde gördüm,bu nasıl bir acıdır...Öldüm.


Sensiz olan her şey yabancı bana be başkan. Dünyalar benle olsa neye yarar sen benle yoksan? 


Yollar neye yarar,seni bana getirmiyorsa?


Her neyse. Çok yazmamaya çalışıyorum da,olmuyor be başkan. Kime konuşayım ben? Arkadaşlarıma anlatınca senden nefret ediyorlar. Nefret yakışmaz ki sana. Hele benim yüzümden senin o güzel kalbini tanımadan senden nefret etmelerine izin veremem. O yüzden arkadaşlarıma anlatamıyorum seni. Seni hep içimde en güzel duygularla bile saklamak istiyorken,birisinin sana kötü hisler beslemesine katlanamam. Benim canım yanıyor. Galiba seni biraz fazla çok özledim.


Yüzleşmem gereken doğrular,savaşım kendimle, bir kaç satırlar. 


Hep düştüm başkan. Hep. Ama ayağa kalkarken hep daha çok sevdim seni.


Neyse. 


556 gün oldu. 


556 gündür,hala çok seviyorum seni.


Hala çok sevicem seni.


Seni çok özledim.


Özlemeye de devam edicem...


İyi geceler Sinir Çoçuk.


Sinir ÇoçukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin