Episōdo 11

61 28 79
                                    

Miya biraz gergindi. Ya onu küçümserse diye. Çünkü miya kendini kime açsa kırılırdı.. Onu sevdikleri kırıyordu hep. Annesi, babası, arkadaşları.

Ben dalmışken kolumda elini hissettim.

"Hey! Sakin ol. İstemiyorsan devamını anlatma dostum." dedi.

"Anlatacağım." dediğim sırada restorana doğru ittirdi beni.

"Beni neden ittirdin?" diye sordum.

"Yanlış yöne gidiyordun ve dalgındın. Bu seni kendine getirmiştir?" dedi.

Evet. Getirmişti.

"Getirdi sağol." dedikten sonra cam önünde bir yere oturduk. O bir şeyler sipariş ettikten sonra yanıma geldi ve tam karşıma oturdu.

Sorgudaydım sanki! Öyle gerilmiştim.

"Zaten gelirken yarısını anlattım, devamını anlatayım." dedim ve konuşmaya başladım.

"Buraya geldikten sonra başladı her şey. Ailem zaten katıydı ders konusunda ama buraya gelince daha da acayip oldular. Kaykay yarışlarına gitmek isterken ders çalışıyordum. Neymiş lise hazırlık? Ben okumak istiyordum ama onların istediği lise de değil." Dedim ve derin bir nefes alıp verdim.

O bir soru sordu.

"Peki. Neden ilk izin vermeyip sonra gidip kendileri kursa yazdırdılar?"

"Acayipler. Bende anlamıyorum.. Babam ve anneme öfkem bu yüzden. Dışarıda anne baba rolüne bürünürken evin içinde bambaşka insanlara dönüşüyorlar. Benim neyi sevip sevmediğimi bilmiyorlar? Neden kaykayı sevdiğimi bilmiyorlar?" dedim.

"Senin ailen kafayı bozmuş!!" dedi sırıtarak.

"Evet." dedim.

Anlattığım şeylere karşı bu kadar umursamaz olması hoşuma gitmişti.. Çünkü önceden samimiyet kurduğum arkadaşlarıma anlattığım da benden kaçmayı tercih etmişlerdi.

Canavarmışım gibi.

"Peki nasıl kaykayı sevdin?" dedi.

"Bilmem. Bir anda sevdim. Yani öyle havalı bir hikayesi yok." dedim.

Güldü. Bende gülümsedim.

"Efendim kahveleriniz." Diye yanımıza yaklaştı garson. Ne ara gelmişti?

"Teşekkürler." Dedim ona bakıp. O da teşekkür etti. Neden teşekkür ettiğini anlamadığım sırada garson rica ederim dedi ve yanımızdan uzaklaştı.

"Dostum! Bu kahveler efsane! Hemen içmelisin!" Diye konuştu.

"İçiyorum!" Dedim ve bir yudum aldım. Aldığım yudumla beraber tükürdüm.

"Hey! İyimisin?" dedi.

Başımı salladım ve konuştum. "Bu kadar güzel olmasını beklemiyordum!" Dedim.

"Güzel olduğu için tükürmen? Ayrı bir saçma!" Dedi ve güldü.

"Sen hep böyle güler misin?" Diye sordum.

"Yani evet."

"Peki." Dedikten sonra tekrardan kahvemden bir yudum aldım ve Akio'ya sorumu sordum.

"Sen neden benden eğitim almak istedin? Biliyorsun, kaykay sürmeyi öğreten kurslar var."

"Sessiz insanları hep ilgi çekici bulmuşumdur ama sende farklı bir hava vardı. Hayattan bunalmış ama kaykay sürerken zevk alan bir hava. Şuan saçmaladığımı düşünüyorsun amaa.."
Derken sözünü kestim.

Kayak Vedası - Sk8 The İnfinity Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin