Keyifli Okumalar...
Oy sınırı 64+
"Teklifim hâlâ geçerli Seungmin. Bizimle beraber ister Jeju'ya istersende dünya turuna gelmek ister misin? Aramızdaki buzlar erimişken tekrar oluşsun istemiyorum."
Nefesimi tutup yüzüne baktığımda iki ellerini yanaklarıma yerleştirip baş parmaklarıyla yanaklarımı sevince gözlerimi yumdum. Onunla olmayı her şeyden, herkesten çok istiyordum ama zor zamanımda yanımda olan, en kötü günümde bile beni yanlız bırakmayan menajer hyungla eşini bırakıp gitme fikri hoşuma gitmiyordu. Chan'ı seviyordum, onunla olmayıda çok seviyordum lakin menajer hyungla eşini bırakamazdım. Bu nankörlük olurdu.
Yumduğum gözlerimi açtığımda siyah irisleri beklentiyle gözlerime bakıyordu.
"Benimle dünya turuna çıkar mısın Seungmin? Beraber ülke ülke gezip her kültürü tanımak ister misin? Benimle tekrardan deneyip eski günlerden daha güzel günler yaratır mısın?"
~~~~~~~~
İnsanın bir ikilemde kalması, hiç istemesede iki şey arasında seçim yapmak zorunda olması zordu, zorluydu. Chan bilmesede beni zorluyordu. Bana farkında olmadan kendisiyle menajer hyung arasında seçim yapmamı istiyordu. Birisi ilk aşkım, sevdiğim, yanında huzuru bulduğum adam. Diğeri, bana kötü günlerimde yanımda olan, bir abi, bir baba edasıyla tüm sorunlarıma çözüm yolu bulan, bana evini açıp aile sıcaklığını ruhuma işleyen adamdı.
Bu durumda ben nasıl seçim yapacaktım?
Chan siyah irislerindeki galaksiyle gözlerime bakıp ne diyeceğime merakla bakarken bizi o andan Minho kurtarmıştı. Mutfağa geldiğinde birbirimizden ayrılmış hiçbir şey olmamış gibi arkamı dönüp içeceklerini hazırlamıştım.
Beraber salona geçtiğimizde Los Angeles'te bir geceyi, sanki o kadar şey olmamış gibi tekrar ediyorduk. Onların konuşması biraz daha derindi çünkü bahsettikleri kişileri bilmiyor tanımıyordum. Chan hemen yanı başıma oturup elindeki kadehle oynayınca yavaş yavaş o da benim gibi sohbetten kendini soyutladı.
Cevap vermediğim diye üzüldü mü yoksa yanlış bir şey söylediğini düşündüğü için mi üzüldü bilmiyorum ama yüzü düşmüştü. Geldiği zamanki mutluluğu, mutfakta gözlerimin içine parıldayan gözlerle bakması yok olmuştu.
"Evin güzel beğendim Süper Star. Etrafına sor soruştur dizide oynayacak birileri varsa benim adımı ver. Seo Changbin her şeye hemencecik ayak uydurur."
"Yürüsene ya! Hayvan gibi vücudunla kapıyı kapatmışsın çıkamıyorum."
Felix, arkasını dönerek konuşan Changbin'i göğsünden iteleyip gözlerinin içine baktığında Changbin göğsünde duran ellerin bileklerini tutup kendisine doğru çekmişti.
"Bu aralar dudakların bana çok hakaret ediyor çilli oysa dün ne güzel öpüyordu- ahh ne vuruyorsun be!"
"Yürüsene!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fotoğraf Kabini /Chanmin\
Fanfiction{Tamamlandı} Korede 'Kaderinizi Gösteren' adlı yeni bir fotoğraf kabini halkın kullanımına sunuldu. Fotoğraf kabininde tek fotoğraf çekiliyorsunuz ve makine yüksek teknolojisi ile sizi orada çekilen başka bir kişiyle random olarak birleştiriyor ve...