Hayat yüzüne gülmüyordu Felix'in . Hayat onun yüzüne bile bakmıyordu ki gülsün. Belki dedi belki ölürsem huzura kavuşurum,
Belki ölürsem beni severler ..._____
Dün olanlardan sonra sabahın erken saatlerinde çantasını toplamış ve yanına biraz para alarak evinden ayrılmıştı Felix. Gideceği yer belliydi , Chan'ın barı. Başka bir yere de gidemezdi zaten.
Tabi ki onların dediklerini yapmıyacaktı. Her ne kadar bu zamana kadar ne dedilerse ikiletmeden yapmış olsa bile bu fazlaydı. Biliyordu ki müzik dinlemezse , dans etmezse , o evden çıkamaz ise orada ölürdü. Ölümünü kendi elleri ile yapardı hatta dayanamazdı .
Orası onun cehennemiydi ve cehennemde uzun bir süre kalır ise fazlaca yanardı , dönüşü olmuyacak bir şekilde.
O " ev " denilen yapıdan çıktıktan sonra nefes aldığını hissede biliyordu ancak Felix. Orada iken boğulucak gibi hissediyordu . Anne ve babasının hakeretlerini sadece onlar söylerken değil, her o evin içinde kaldığında duyuyordu sanki . O evde her yanlız başına kaldığında her bir cümle, her bir kelime , her bir heceleri aklında tekrarlanıyordu sanki her dakika ve bu çıldıracak dereceye gelmesine neden oluyordu.
Bar onun sığındı yerdi , evi onun cehennemiydi o bar ise cennetiydi . Birşeyleri unutmasın sağlayan yerlerden di . Gerçek arkadaşları vardı orada , dertlerini anlatsa bile ondan sıkılmayan tek arkadaşları.
İlk bara geldiğinde bir süre beklemesi gerekmişti sarı saçlı çocuğun çünkü her ne kadar bir bar olsa bile bu saatlerde açık olmuyordu. Fakat bu onun için bir sorun teşkil etmemeşti hatta iyi bile gelmişti. Gece boyunca ağlamasından dolayı başı çatlıyordu ve yüzüne vuran soğuk rüzgar biraz olsun iyi geliyordu .
Bir kaç dakikalık beklemenin ardından bar açılmış ve içeri girmişti Felix. Şuan ise yanında içine kıyafetlerini koyduğu çantası ile Chan'ın karşısında ki koltukta oturmuş elindeki sıcak bitki çayını yudumluyordu . Hyungu ise ona sorgulayan bakışlar atmayı ihmal etmiyordu .
Sonunda Felix konuşmak için kendini hazır hissettiğinde söze başlamıştı.
" Üzgünüm hyung seni rahatsız ediyorum , fakat bir kaç gün burada kalabilir miyim ? "
Chan anında kaşlarını çatmış ve kendisine sorulan soruyu es geçerek kendisi bir soru yöneltmişti karşısındaki çocuğa.
" Yine mi ailen ? Hiç buraya gelmeyi düşünmemiştin önceden çok kötü birşey mi yaptılar? Şiddet mi uyguladılar? Yoksa evden mi kovdular ? Polise gitmemiz gerekiyor mu ? İstersen- "
Hyung'unun telaşlı hâlini bölüp konuşmaya başlamıştı Felix.
" Hyung sakin ol , şiddet filan yok evden de kovmadılar sadece ...
Hyung her şeyimi aldılar her şeyimi, bütün sevdiğim şeyleri sizi bile aldılar!
Dışarı çıkmamı yasakladılar, şarkı söylememi yasakladılar, dans etmemi yasakladılar!
Mangalarımın hepsini yırtmışlar, senin ilk hediyeni gitarımı kırmışlar!
Yapamazdım hyung !
Orada kalamazdım ! Nasıl yaşardım?!
Biraz olsun bu hayatımdan kurtalmamı , gerçekliği düşünmemi engelleyen hobilerim vardı, onlar olmadan o evde nasıl nefes alırdım?!
Siz ! Siz olmadan , sizin bana olan şefkatiniz olmadan nasıl yaşardım ben ?! Bana değer veren tek insanlar olmada yaşayamam ben hyung ... "Yine ağlamaya başlamıştı oğlan, tutamıyordu kendini . Tek gözyaşlarını gören kişilerden biriydi zaten hyung'u her ne kadar onun yanında da fazla ağlamasa bile . O yüzden sorun yoktu şuan onun önünde ağlamasının .
Geçen gün aldığı üzerinde kırmızı kalem ile yüz yazılı sınav kağıdını parçalamak istedi , öğrenmenin ona iltifat tmesini sağlayan kemanı kırmak istedi hiçbir boka yaradıkları yoktu. Ailesinin onu sevmesi için bunlara bel bağlamıştı fakat ne kadar çabalayıp iyi olsa bile şuan bu haldeydi .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Side Character | Hyunlix |
De Todo/ Laughing on the outside crying on the inside / - Ana karakteri olmadığın bir hikâye de mutlu sona ulaşabilirmiydin ? Felix'e göre cevap belliydi... kesinlikle hayır.