➱10

6.5K 782 178
                                    

Sınır💚
+150 yorum🌿

°

°

Tete♡
Min
Jimin
Tanrım
Beş dakikaya oradayım
iyisin değil mi
birşey olmadı

(21.43)

Minnie♡
Bilmiyorum Tae
hem iyiyim
hem değilim
çok kötü hissediyorum
ama mutluyum
karman çorman olmuş
vaziyetteyim

(21.47)

Tete♡
Korkutuyorsun beni
kapı çalıyor dedin
gelen kimdi

Minnie♡
Tae,Jungkook geldi

Tete♡
ne

yazıyor...

Minnie♡
Onu bir yıl sonra
karşımda gördüm
gözlerine baktım
konuşmadım onun gibi
bana baktı
öylece birşey demedi
diyemedi,diyemedim

Tete♡
Neler olmuş iki/
dakikada/
Birşey yapmadı değil mi

Minnie♡
Hayır,şuan Baemin'in yanında

Tete♡
Ne
ama

yazıyor...

Minnie♡
Ağlıyordu Tae
ağlayarak,elleri titreyerek aldı
Min'i kucağına
daha fazla dayanamadım çıktım odadan.

Tete♡
Of/
Tamam
ben geliyorum
şuan

Minnie♡
Market o kadar
uzak değil niye
bu kadar geç kaldın

Tete♡
Sorma ya
benzin bitmiş
yürüyerek geliyorum
Tabi birazcıkta koşarak

Minnie♡
Dikkatli gel Tete
düşebilirsin

Tete♡
Yok düşmeden ulaştım
Aç kapıyı Jimin efendi

Minnie♡
Ha
Ne
Ah
peki
pekala

-Çevrimdışı-

Tete♡
Şapşal civciv

Taehyung elindeki poşeti sıkıca kavrarken kapıyı çalmamıştı,hızlıca yaklaşan adım sesleriyle -Jimin'in terliklerinin sesiyle- gerek duymamıştı.

Açılan kapıyla direkt dolu gözleriyle ona sarılan bedenle elleri birkaç saniye havada kaldı.

Duyduğu sık ve kısa hıçkırık sesleryle dudaklarını birbirine bastırıp arkadaşına sarılmıştı.

Hıçkıran tek kişi Jimin değildi,kucağındaki mükemmelliğe bakarken hıçkırıklarını yutan Jungkook'ta vardı öte yandan.

Uzun beden odadan çıkan omegayla birkaç dakika donmuş şekilde ayakta kalmış ardından etrafa bakınmıştı.En sonunda lotus kokusunun yoğun olduğu yatağa oturmuştu.

Baemin'i porselen bebek tutarmış gibi tutarken yanağını aşan gözyaşının küçük bebeğim sarı çizgili yeleğine düşmesiyle başını kaldırıp bakışlarını tavana çevirdi.

Bir elini tuttuğu bedenin altından çıkarıp dolu eliyle oğlunu kendine yaslarken kurtardığı eliyle yaşlarını fütursuzca silmiş indirdiği elini eldivenli küçük ele getirmişti.

Titizlikle minik eldiveni çıkarırken gözlerini küçük simadan çekemiyordu.Sertbest kalan küçük eli -eldiveni dizine koyup- avucuna yerleştirmişti.

Avucunda neredeyse bir ceviz gibi duran yumruk şekilde elle ilk temastan kıkırdamıştı çocuksu bir edayla.

"Tanrım...çok güzel,çok hassas."

Eğilip burnunu Baemin'in alnına hafifçe sürterken fısıldamıştı üst düzey azalttığı sesiyle.

O an beklemediği birşey olmuştu,kalbini coşturan.

Avucundaki minik el önce açılmış ardından birşey arar gibi dolanıp işaret parmağına küçük parmaklar tek tek sarılmıştı.

Jungkook şuan uçabilirse,uçardı.Sanki oturduğu yatak bulutmuş gibiydi,vücuduna yayılan tatlı his onu nefessiz bırakıyordu.

"Baemin..."

Minik omega babasının hayranlık barındıran sesini duymuş gibi kıpırdanmaya başladı.

Jungkook korkuyla eğilmekten kambur yaptığı sırtını hafif düzeltirken etrafa baktı endişeyle.

Ne yapmalıydı?Ne demeliydi?Dört aylık bebeğe ne diyebilirdi ki!?

Ama korktuğu olmamıştı,yavaşça aralanan göz kapaklarından ortaya çıkan kahverengi hareler onun siyah kürelerine uzunca bakmış ardından mavi ışıldamalar görünmüştü.

Jungkook şaşkınlıkla gülümserken oğlunun onu görmesiyle kurdunu onun kurduyla tanıştırmak isteme dürtüsüne seslice ağlamak istemişti.

Yavrular,ebeveynlerinin kurduyla tanışarak daha sağlıklı ve düzenli bir gelişimle büyürlerdi.

Omega babasıyla tanışan Baemin,diğer babasıyla kurdunu tanıştıramadığı için doğduğundan beri biraz huysuz bir bebekti.

Öyle ki koku hassasiyeti Jimin'in yanından ayrılmasına engelken Taehyung'un kokusuna güç bela alışmıştı.

Jungkook başparmağı ile zarif teni okşarken gülümseyip ıslak harelerini yeşile çevirdi.

Baemin,onun zümrüt yeşili harelerine karşın dudak büzüp kalp sağlığını tehlikeye atarken yeşil kürelerde gördüğü mavi boncuklarla -dönüştürdüğü gözlerinin yansımasıyla- diş etlerini göstererek sessiz bir şekilde gerdi dudaklarını.

Jungkook,onun gibi kocaman gülümserken tavşan dişlerinin ortaya çıkmasıyla Baemin sevinçle vücuduna yüklen iş enerjiyle diğer elini kaldırıp ince dudaklara yetişmeye çalıştı.

Jungkook içindeki kıpır kıpırlıkla kıkırdarken yavaşça eğilip burnunu Baemin'in boynuna sürterken çam kokusuyla mayılan beden gözlerini kaydırarak bir süre sonra uyudu.

Eğilip seyrek saçlara dudaklarını bastırırken burnuna dolan kokuyla burukça gülümsedi.

Çam kokusu ve lotus çiçeğinin kokusu birbirine karışmıştı.

En sevdiği uyumdu...

°

°

Olmadı ama olsundu🐣

Okuduğunuz için teşekkür ederim🌿💚

Dangerous Delta [JİKOOK]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin