➱16

5.4K 709 95
                                    


°

°

Arkasından kapattığı kapıya sırtını yaslarken burnuna dolan çam kokusuyla gözlerini kapatıp derince soludu,akciğerlerini şenlendirerek.

Dakikalardır kapının diğer tarafında kendini cesaretlendirmeye çalışıyordu sonunda iyi olduğuna kanaat getirdiğinde -iyi olmalıydı ki Jungkook'u iyi yapmalıydı- odaya girmişti ağır adımlarla.

Gözlerini açtığında kuruladığı yanaklarının tekrar ıslandığını hissetti bakışları yatağa kayarken titrek bir nefes aldı.

Titreyen ellerini yumruk yapıp açtığında kapıyla temasını kesmişti.Yatağa sakin adımlarla adımlarken yaklaştıkça cansızmış gibi yatan bedeni daha net gördü.

Hıçkırıklarını bastırmak için alt dudağına acımasızca dişlerini geçirirken yatağın kenarına bıraktı bedenini.

Canı acıyordu,nefesi daralıyordu,bedeni karıncalanıyordu,kalbi sıkışıyordu.

Titreyen elini yavaşça kaldırıp keskin çene hattına değdirerek okşarken eğildı ve deltanın yanağındaki ize gözlerini kapatarak dudaklarını bastırdı.

Geri çekildiğinde gözyaşının ıslattığı yanağa çıktı eli,Jungkook'u şuan üzüyordu.

Hızlıca başını sağa sola sallayıp ayakkabılarını çıkardı.Yavaşça Jungkook'un yanına yatarken kollarını beline sarıp başını kaslı göğse koydu.

Gözlerini sımsıkı kapatırken titreyen göz kapakları ona hiç yardımcı olmuyordu.Bir yıldan sonra gelen bu temas onun üzüntüsüne heyecan katıyordu.

Üşüdüğünü hissetti bu yüzden biraz doğrulup pikeyi üstlerine örtmeden önce Jungkook'un elini beline sardı ve yeniden yatarak başının altında atan kalbe bastırdı dudaklarını.

Omegasına bıraktı kontrolü,kapkaranlıktı her yer.

Eskiden Jungkook ile bağlandığında aydınlık ve siyah büyük bir kurdun olduğu üzerinde koşturup eğlendikleri çimenlikler vardi şimdi kapkaranlık ve çoraktı.

Bembeyaz tüyleriyle ilerleyen kurdu sessizce uluyordu,onu aradığını belli ederek.

Ama hiçbir yanıt alamıyordu.

Gözyaşları tüylerini ıslatarak çatlamış toprakla buluştuğunda yere oturup başını patileri arasına alıp çaresizce ulumaya devam etti.

Deltasından hiçbir cevap yoktu,gerçekten gitmiş miydi?

"Yanımıza gel deltam,beni ve yavrumuzu bul."

"Jiminie..."

Duyduğu fısıltı ve tiz ağlama sesiyle başını adeta yapıştırdığı göğüsten kaldırırken gözlerini açıp sesin sahibine baktı.

Namjoon kucağında tuttuğu ağlayan Baemin'in sırtını okşarken gördüğü mavi irislerle yutkundu.

Jimin hala omegasının kontrolündeydi ve ıslak gözlerine bakılırsa Jungkook hala cevap vermemişti.

Omega ağlayan yavrusunu görünce geri çekilip yerini Jimin'e bıraktı.Kısa beden doğrulup Baemin'i kucağına alarak pencereden dışarıya baktı.

Akşam olmuştu,bunca zamanın içinde deltadan tek bir tepki alamamıştı.

"Ne yapsak susmadı,aç galiba."

Dangerous Delta [JİKOOK]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin