Dangerous Delta [JİKOOK]

➱22

°

°

09.37

Birden mutfağa giren bedenle ağzındaki kahveyi püstürtmemek için zorluklukla yutkundu Taehyung.

İçeri giren kızarık yanaklı,sarı saçlarıyla ilk düğmesini yanlış iliklediği gömleği eşliğinde ona şaşkınlıkla bakan arkadaşını süzdü.

"Günaydın~ bu halin ne minnie?"

Uzun bedenin sesindeki alaylı tını kısa bedeni daha çok utandırırken gözlerini mutfakta gezdirip arkadaşına baktı.

"G-günaydın Tae,saatin geç olduğunu görünce yataktan fırladım o yüzden biraz dağınık kaldım."

Başını hızlıca aşağı yukarı sallayıp sırıttı alfa.Arkadaşı kesinlikle yalan söyleyemiyordu.

Yaptığı açıklama her biri ayrı yöne dağılmış saçları ve sıyrılmış yanlış iliklediği gömleğini destekliyordu,peki kızarmış yanakları ve dudakları?

Sanki daha çok kaçarak odadan çıkmıştı.Jimin ona inanmadığını imayla sırıtarak anlayan arkadaşına baktı.Konuyu dağıtmak şuan için en iyisiydi.

"Sen burada ne yapıyorsun Tete?"

Gözlerini arkadaşının gözlerinden çekmeden yanlış iliklediği düğmeyi açıp doğru bir şekilde iliklerken sordu.

Baemin doyduktan sonra doğrulmak istediğinde Jungkook'un üzerine çullanmasıyla şaşkınlıkla bakakalmıştı omega.

Deltanın hareketine anlam beremezken dudaklarındaki baskıyla gözleri şokla açılmıştı.

Dakikalarca birbirlerinin dudaklarını sömüren ikili Baemin'in mızmızlanmasıyla ayrılırken Jimin dikkati dağılan deltanın altından hızlıca çıkıp sendelesede kendini odadan dışarı atmıştı.

Taehyung ayağını yere vurarak mızmız bir şekilde kupayı mermer tezgaha bıraktı.

"Hiç sorma min.Birazdan işe gideceğim biliyorsun sabah kahve içmeden kendime gelemem.İçerdeki iki insanoğlundan istedim yani tabikide rica ettim,beni bilirsin..."

Jimin,kendini övmeye başlayan arkadaşına kıkırdayıp başını salladı.

Kesinlikle rica etmemişti.

"...ama yapmadılar 'mutfak orada kahve orada' diyip benim gibi mükemmel,şaheser,süper,
sanat eseri,taş gibi alfayı mutfağa kahve yapmaya gönderdiler."

Kısa beden kendini tutamayıp kahkaha atarken arkadaşının omzunu patpatlamıştı.

"Çok ayıp etmişler."

Taehyung hızlıca başını sallayıp aldığı destekle gururla gülümseyip göğsünü kabartmıştı.

"Aynen öyle bebeğim.Sen niye geldin?"

Etrafa bakan arkadaşıyla sorusunu yönelttiğinde Jimin saçlarını düzelterek parmaklarıyla oynamaya başladı.

"Jungkook için kahvaltı hazırlayacağım da malzemelerin yerini bilmiyorum-"

"Ben hallederim."

Sözünü kesen üçüncü kişiyle ikili mutfağa giriş yapan kişiye döndü.Seokjin ikiliye bakmadan düz sesiyle konuşup buz dolabına yönelmişti.

Jimin,başını sallayıp onaylarken alt dudağını ezmişti gerginlikle.O sırada Seokjin çıkardığı malzemeleri tezgaha koymuş Taehyung'a dönmüştü.

"Dün gece nereye gittin sen,Baemin'de evde değildi?"

Sakin sesiyle konuştuğunda Taehyung hemen kaşları çatılan arkadaşına bakıp gerginlikle kıkırdadı.