" Bunu bana neden yaptın! Söyle ha! Söyle! " dedim tüm hıncımı çıkarmak istercesine bağırırken. Diğer yandan direksiyon hakimiyetini kaybetmesi için üzerine saldırıyordum.
" Dursana lan, lan bıraksana manyak! Direksiyon hakimiyetimi kaybedeceğim, kaza yapacağım senin yüzünden! " diyerek suratıma böğüren Ediz'e " Zaten bunu istiyorum, " dedim tüm nefretimle bağırarak. " Ayrıca manyak kim ha? Sen mi ben mi acaba? Şu an bulunduğumuz durumda kim manyak belli, " dedim ekleyerek.
" Ya sabır, ya sabır. Kızım çekil lan, " diyerek beni tek kolu ile kaldırıp yan koltuğa sabitleyince diğer kolu ile de direksiyon hakimiyetini kontrol ediyordu. Profesyonel olmalıydı.
" Sabır mı? Ya sen utanmadan bir de sabır mı diliyorsun Allah'tan ha? " dedim aramızda santimler varken. Yüzünü bir bana bir de önüne çeviriyordu herhangi bir kaza yapmamak için.
" Hay sana var ya ben şimdi, " deyip derin bir nefes alıp sustu ve önüne döndü. " Ne bana var ya ne bana var ne? " diyerek çıkıştığımda direksiyonu tutan parmaklarının boğumlarının sıkmaktan beyazladığını görünce yutkundum.
" Bırak beni," dedim ona doğru dönüp. Tamam, bu defa güzellikle konuşacaktım, anlaşacaktım ve beni bırakmasını sağlayacaktım.
" Bak rica ediyorum, " dedim ve ardından konuşmasına fırsat vermeden devam ettim. " Hem bak, ben seni tanımıyorum. Belli ki sende beni tanımıyorsun henüz," dediğimde cümlem biter bitmez histerik bir kahkaha attı.
" Bilemezsin, " deyip kestirip attı.
Suratına bir tane çakmamak için kendimi zor tutarken tekrar ettim, " Bak rica ediyorum. "
" Lütfen, " diye de ekledim.
Suratını saniyelik bana çevirip ardından tekrar yola çevirdi ve o sırada dudağını yalayıp konuştu.
" Boşuna yalvarma, bu olmayacak. Sen benimlesin. "
" Yalvarmak mı? " Tüm sinirimin tepeme çıkışına tam da şu an şahit olmuştum. " Sen var ya sen, " dedim sinirden nefes nefese. Ve tüm sinirlerini zıplatmayı başaracak o kelimeyi söyledim.
" Eziksin. "
Araba ani fren yapıp durduğunda göğsüm kalbimi dışarı fırlatacak kadar hızlı inip kalkmaya başlamıştı.
Ela gözlerini bana çevirdiğinde sinirden kapkara olduklarına şahit oldum. Karanlığın kendisi olmalıydı, o her anlamda siyahtı. Sinir ile elini bana doğru kaldırınca olduğum yere sindim diğer yandan ellerimi kendime siper ederek. Bir kaç saniye sonra kemerimin kımıldadığını hissettiğimde ellerimi önümden çekip refleks ile kapatmış olduğum gözlerimi açtım ve bakışlarımı ne yaptığına çevirdim.
" Bir daha kemerini takmazsan seni bu kemer ile kovalarım ve emin ol bunu yapmaktan hiç gocunmam. Tamam m? " dedi bu sefer daha sakin çıkan ses tonu ile.
Yapardı. Yapacağına emin olduğum ve bu hareketine şaşırdığım için şaşkınlıkla " Tamam, " diyebildim ağır çekime alınmış gibi.
" Şimdi, " dedi önüne tekrar dönerken. " Uslu bir kız ol ve benimle bir daha kavga etme, " dedi ve tekrar yola koyuldu arabayı çalıştırıp.
Şu an kendimin saçını başını yolmak istiyorum desem? Hayır yani ne vardı da merakıma yenik düşüp şu aptalın mesajlarına cevap vermiş ve kendi hayatımı tehlikeye atmıştım ki?
Oflayıp gözlerimden akan yaşlarla beraber oturduğum yere sindim ve ne yapacağımı bilemeyerek hıçkırıklara boğuldum. Bakışlarını üzerimde hissettiğimde gözlerimi gözlerine çevirdim ve en ufak bir acıma veya üzüntü kırıntısına dahi şahit olamadığımı fark ettim. Fark ettiğimde bunun artık aramızdaki bir savaş olduğuna da şahit oldum ve savaşın fitilini ateşleyen o sözleri hıçkırıklarım arasında düşmanıma sarf ettim.
" Seni tüm bunları yaptığına pişman edeceğim. Sana yemin olsun ki bunu yapacağım. "
Cause baby, now we've got bad blood,
– Çünkü bebeğim artık düşmanız,
Now we've got problems.
– Problemlerimiz var şimdi.
And I don't think we can solve 'em,
– Ve çözebileceğimizi zannetmiyorum,
You made a really deep cut.
– Gerçekten çok derin bir kesik attın.
And baby, now we've got bad blood,
– Ve bebeğim artık düşmanız,
Remember when you tried to write me off?
– Bana yazmayı bırakmayı denediğini hatırla.Selamlarr <3 Bir diğer bölüm ve hatta yetiştirebilirsem üçüncü bir bölüm daha bu gün atmaya çalışacağım. Bölümlerin kısalığından şikayetçisiniz biliyorum ama bende bu kitabın bir texting kitabı olduğunu ve kısa bölümlü bir kitap olduğunu hatırlatmak isterim size bebeklerim benim. Ayrıca bir çok sınava birden hazırlanıp bir yandan haftada 2 gün çalışıyorum bu yüzden bölümleri yazıp direkt atmaya çalışıyorum uzunluğuna bakamadan. Neyse, ben kaçar hemen diğer bölümü yazmaya gidiyorum birazdan görüşürüüüüz tekrardan başka bir bölüm ile. Bana instagramdan ulaşmak isterseniz instagram: rabiadursun98 <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KABUS | YARI TEXTING
Teen FictionHiç tanımadığınız bir yabancıyla yazışarak günlerce gizemini çözmeye çalıştığınız ve bunun üzerine ipuçları da eklenince işin içinden çıkılamaz hal alan bir duruma girdiniz diyelim... Ne yapardınız? Gelin, Ronya ile bu gizemi ve o yabancıyı çözmeye...