^

309 15 0
                                    

Büge dünküne nazaran çok daha tenha bara girdiğinde Sasha çoktan sahnedeydi. Aynı dün olduğu pozisyonda çalıyordu piyanosunu, tam şarkının girişine yetişmişti Büge;

"Bu yanan ateşin son ak koru
Sesime uyansan var mıdır yolu?
O durun güneşin ısıtırken suyu
Ben anadan üryan, anadan üryan

Yaralıyım, evet; tepeden tırnağa
Kim değil ki? Söyle bana
Bıraktığın emanetten sevgisizlik
Büyük sefalet, en büyük sefalet

Her şey, herkes, en son adres silinmiş gözükse de
Umudu bulmanın var bir yolu
Aldığın, verdiğin nefes kalbine çarpıyorsa
Varsın gözüksün siyahtan koyu"                                                                              koyu|şebnemferah 

Büge onun sesine kaptırmıştı kendini, sallana sallana bara doğru gidiyordu. Barın arkasında duran Cemrenin karşısında gelince Sasha'dan gözlerini ayırmadan siparişini verdi;

"Bir appletini alabilir miyim lütfen?"

"Tabii Büge Hanım, hemen geliyor."

İsminin söylenmesiyle gözlerini kilitlediği kadından ayırdı bakışlarını, adının seslenildiği yere baktı;

"Aa Cemre Hanım merhaba, ben sizin barın arkasında çalıştığınızı bilmiyordum"

"Tekrardan hoş geldiniz Büge Hanım, hangi rüzgar attı sizi buraya?" 

Dedi Cemre karşısındaki kadına içkisini uzatırken.

"İçim sıkıldı, kafa dağıtmaya geldim, teşekkür ederim"

İçkisini barın üstünden alıp küçük küçük yudumladı bakışlarını tekrar sahnedeki piyano çalan kadına hizalarken. Sasha şarkısını bitirdikten sonra bardağını alıp piyanonun başından kalktı, seyircilere dönüp ufak bir selam verdi. Mikrofonu dudaklarına yanaştırıp onu izleyenlere seslendi;

"Çok teşekkür ediyorum dinleyip eşlik ettiğiniz için, bu gecelik canlı müzik faslımız sona erdi."

Sahneden tekrar selam ile indi, adımlarını bara çevirdi, bu kadarlık içki ona yetmemişti. Bara on beş adımlık mesafeden barmenine seslendi;

"Cemre, bana tatlı kokteylli bir şeyler yapar mısın?"

"Hallediyorum hemen"

Gülümseyerek bara dayandı, kafasını barın tahtasına dayadı becerikli barmeninin ona iki dakikada istediğini vereceğini bilerek. Büge ise onu izliyordu barın öbür ucundan, onu fark etmemesine biraz üzülmüş olsa da çok yorgun veya sarhoş olmalı diye düşündü, gerçi sarhoş olan biri böyle güzel çalıp söyleyebilir miydi?

Cemre Sasha'ya istediğini verince Sasha kafasını kaldırdı, Cemre'nin ona ne yaptığını merak ediyordu, güzel bir şey olduğuna emin olsa da. Kafasını kaldırdığında ormanlarına çarpan ilk şey önündeki kadeh değil, karşısındaki kadının kömür gözleriydi. "Nasıl daha önce fark etmedim" diye hayıflanarak önündeki kadehi kaptı, Büge'nin yanına ilerledi hızlı adımlarla. Dudakları ona yaklaştıkça daha da kıvrılmış, sıcacık bir gülümseme oluşmuştu yanaklarında;

"Hoş geldiniz Büge Hanım, kusura bakmayın koşuşturmacadan fark edemedim"   

"Ay ne demek, lütfen bana Büge deyin, hoş buldum gerçekten de. Harika çalıp söylediniz."

"Çok teşekkürler, lütfen siz de bana Sasha deyin."

"O zaman siz biz olayını da kaldırıyoruz, sen bene geçiyoruz" 

Zift ~sasbügHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin