Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Lana Del Rey - Born to Die
♫
yoongi, okulun çıkış saatleri geldiğinde bir telaşa kapılıyor, gerim gerim geriliyor ve hızlıca kaçıp gitmek istiyordu.
çantasını hızlı hızlı ayarlamaya çalışarak bir an önce buradan tüymek tek isteğiydi. sırasının üstünde olan her şeyi çantasına yerleştirdiğinde var gücüyle koşmaya başlayacaktı ki bir el onu omzundan tutarak durdurdu.
"bunları unutmuşsun yoongi," dedi kahverengi saçlı hocası. uzun saçlarını gelişi güzel bir topuz yapmış, üzerine kalın bir hırka geçirmişti. "biliyorsun ki ona en yakın oturan tek kişi sensin."
yoongi, derin bir iç çekişin ardından pes edercesine hocasının elinde tuttuğu birkaç parça kağıdı aldı. hocası yorgun gözlerle gülümsemeye devam ederken yoongi hiç hoşnut olduğu bir durumun içinde değildi şu an. sinirliydi. kargo görevi görmekten veya güvercin gibi kullanılmaktan sıkılmıştı. bir ton işinin arasında bununla uğraşmak istemiyordu.
"bu son olur yalnız," dedi yoongi oldukça emin şekilde. "konumunu değiştirmediğin sürece zannetmiyorum," diyerek yanıtladı onu hocası.
sinirlendiğini belli edecek bir ses tonuyla, "iyi günler hocam," diyerek sınıftan ayrıldı yoongi. "iyi günler yoongi," dedi hocası anlam veremediği bu davranışa.
koşarak yetiştiği otobüsten evinin önüne yürüdükten sonra elinde tuttuğu birkaç fotokopiye baktı. birkaç sokak yürüyebilirdi. ama bunu istemiyordu.
ve yoongi o gün her zaman yaptığı gibi davranmak yerine; tüm öfkesini kusmayı tercih etti.
***
dikkat
- yeme bozukluğu
- tetikleyici unsurlar
- küfür
- homofobi
- cinsel espriler
- klişeler
- fazlasıyla türkçe kalıplar
- ve gene liseli sope vardır
lütfen tetiklenme gibi ufacık bir ihtimaliniz varsa ve saydıklarımdan herhangi birinden rahatsız olacaksınız okumayın. ne siz zarar görün ne de ben göreyim.
bu ficin benim yaralarımı saracağını karşı düşüncelerim var iyileştirecek ve devamı gelecek
