Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Göğsümde uyuyan Ali'yi uyandırmadan ayağa kalkmaya çalışsamda pek başarılı olamamıştım. Kalın kolları belimi sıkı sıkı sarmıştı, hiçbir şekilde başarılı olamazdım. En sonunda vazgeçip ellerimi saçına sürttüm. Pek saçı yoktu gerçi. Sessizce mırıldanıp kafasını aşağı yukarı hareket ettirdi. Kedi gibiydi resmen. Sanki dün tartışıp ağlayan biz değilmişiz gibiydik şuan.
Bir elimi saçından çekip yanağına yerleştirdim. "Ali'm."
"Hı?" mırıldanması kahkaha atmamı sağlarken kafasını göğsümden çekti. "N'oldu?" kafamı sağa sola sallarken hala daha gülmeye devam ediyordum. Ellerini belimden çekip yatakta oturur pozisyona geldiğinde kendimi yataktan aşağıya attım.
"Nazlı, iyi misin?" baş parmağımı iyiyim anlamında gösterip yerden kalktım. Ali tekrar gözlerini kapatıp uyumaya devam ederken, odadan çıkıp lavaboya ilerledim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra çalı süpürgesi gibi duran saçları düzgünce bağlayıp lavabodan çıktım. Bugün hiçbir olay olmadan günümü güzelce geçirmek istiyordum. Mutfağa geçip kendime soğuk bir su doldurduktan sonra yarısını içip elimde bardakla odaya girdim. Ali'nin yüzüne yaklaşıp sessizce dinledim. Uyuduğundan emindim artık. Soğuk suyu kafasından aşağıya yavaş yavaş dökerken sıçrayarak yataktan kalktı. Ettiği küfürlerin haddi hesabı yoktu şuan.
Kahkaha atarak bardağı elimden bıraktım. "Günaydın sevgilim." ben hala daha gülmeye devam ederken yüzündeki suyu silip gözlerini açtı.
"Bunun intikamını alırım." kafamı sağa sola sallayıp dil çıkardım. Kıyamazdı ki.
"Hadi kalk, Derya Teyze kahvaltıya bekliyor." o hala daha yatakta oturup hayatı sorgularken dolabımın kapağını açtım. Beyaz bir elbise çıkartıp yatağın üzerine bıraktım. Bu elbisemi çok seviyordum. Kader Abla'nın favori kıyafetlerimden biriydi. Bayılırdı o da böyle elbiselere. Zeyno giymiyor diye kızsa da, eninde sonunda Zeyno da giyecekti. Ali'nin yataktan kalkmasını beklerken, en sonunda yorganı üzerinden atıp kalkmıştı. Yanağıma bir öpücük bırakıp lavaboya girerken, o gelene kadar elbisemi giyerdim. Beyaz elbise bedenime hemen uyarken, elimi fermuara uzattım. Biraz zor olsa da sonunda başarmıştım.
"Kahvaltıyı burada yapsak daha güzel olmaz mıydı?" Ali söylenerek yanıma gelirken göz devirdim.
"Annene karşı çıkmazsın Ali." yatağa oturup hazırlanmamı izlemeye başladı. Topladığım saçlarımı geri açıp kıvırcıklarımı elimle düzenledim.
Bağlayacağım sıra Ali'nin sesiyle ellerimi saçımdan çektim."Bağlama saçlarını, güzel böyle."
Makyajımı yapıp telefonumu masanın üzerinden aldım. "Çıkabiliriz." Ali az önce topladığı yatağın üzerinden kalkıp elini belime yerleştirdi. Alnıma ve yanaklarıma bıraktığı öpücüklere karşı gözlerimi kapatıp gülümsedim. Bu onun dilinde çok güzel olmuşsun demekti. Sözlü şekilde dile getirmekten pek hoşlanmazdı. El ele evden çıktığımızda, yavaş adımlarla onların evine doğru ilerledik.
