Anan Winter Anan || Winrina

3.3

»»» ω «««

"Bir şey diyeyim mi, big mac bu dünyadaki en iyi şeylerden biri olabilir" Yeji lafı ağzımdan almıştı. Biz mi Çok gezmiştik yoksa hamburger daha mı güzel olmuştu bilmiyorum ama aşırı derecede iyi gelmişti. 4 saattir mağazalara uğrayıp duruyorduk ve sürekli bir sorun çıkıyordu.

Öncellikle 10 kişiydik. Bizimkiler ve Karinalar + Dayeon. Evet arkadaşlar bu kız Chae ile işi yavaş yavaş ince ince götürüyor ama bu yavaşlıkla anca seneye falan flört aşamasına girerler. Birbirlerini tanıyorlardı aslında şu an ama en azından bir iki flört edin bu ne lan böyle sadece giysiler hakkında konuştular sabahtan beri.

Mağazalara girip çok pahalı giysileri deneyip kabinde fotoğraf çekip geri yerine bırakan biriydim ben ancak Karinalar sanırım hiç fakir kalmamışlardı çünkü ne beğendilerse hepsini almışlardı. Her ne kadar bana da almak istese de ben izin vermemiştim Karina'ya. Hiç giyinmeyeceğim şeylere neden para verelim ki.

Bir de adidastan kendilerine ayakkabı aldılar orjinalinden..

Ortam sarıyordu ya. Çok önyargılıydım en başta onlara karşı ama şimdi onlara haksızlık etmiştim. Arkadaş olduğumuz için çok mutluydum çünkü onlarla tamamlanmışız gibi hissediyordum. Yanımda oturan kıza baktım, bir şeyler anlatıyordu ve arada Lia da konuşup fikirlerini sunuyorlardı. Gülümseyince gülümsedim. Beni fark etmese bile ona bakmaya devam ettim taaki yanıldığımı anlayana kadar. Masanın altından elimi tutunca beni fark ettiğini anlamıştım. Utanç yüzüme gelince kafamı eğip sohbete geri döndüm.

Çok mutlu ediyordu beni amk kızı ya

Dayeon gördüğü her kıyafetin resmini çizebileceğini söylemişti. Bu yeteneği beni aşırı şaşırtmıştı, hem resmi iyiydi hem de mükemmel hafızası vardı. Ulan bu kız dünyaya VİP gelmiş düşünsene hafızan iyi resmin iyi güzelsin hatta aşırı derecede güzel bir cilde sahipsin ve Chaer seninle gizli gizli ilgileniyor. Biliyorum son madde sizin de ilginizi çekti keşke Dayeon olsaydım dediniz.

Elimi sıkı sıkı tutmaya başlayan Karina'ya şaşkınca baktım ancak o şimdiden kasılmış çenesiyle karşıya doğru bakıyordu, ben de oraya döndüm. Orospu evladı sürpriz yumurtadan çıkar gibi her yerde karşımıza çıkıyordu.

Yujin ve tanımadığım bir arkadaşı daha masamıza gelince dikdörtgen masanın en baş köşesinde durmuştu. Ellerini boş sandalyeye yaslayıp bize alaylı bakışlar atarken ben neden burada olduğunu sorguluyordum. Selam vereceksen vermeden git lütfen ya.

"Oo afiyet olsun, haberim yoktu keşke beni de çağırsaydınız gizki saklı buluşmuşsunuz." Ay bana bi gülme geldi. Karina göz devirip derince nefes verdi "siktir git şurdan Yujin." Herkesin dikkati şu an kızdayken kız sadece gülerek kafa sallamıştı.

Ardından bal rengi saçlarını kulağının arkasına atıp "pardon ben sizin zaten her şeyi gizli saklı yaptığınızı unutmuşum." Sözlerini sarf ederken Ningning ve Giselle'e bakışlar atmaya başlarken karşımdaki arkadaşım ve onun yanında oturan diğer arkadaşıma kaydı gözlerim.

Nerde görsem bilirim Ningning her gerildiğinde kafasını eğip gözlerini kapatırdı 'bu bir rüya' diye diye rahatlatırdı kendini. Onun şu an aynısını yaptığını fark edince yaslandığım sandalyede dikleştim, ne oluyordu burada?

Benim düşüncemi dile getiren Lia unnie oldu. "Ne saçmalıyorsun sen Yujin? Tanrı aşkına defolur musun?" Yanındaki Yuna olmasaydı küfürler edeceğini biliyordum ama özellikle kaba dil kullanmamaya çalışıyordu. "Saçmalamak mı? Ne saçmalaması? Ben bir şey saçmalamıyorum.." cümlesine devam edeceğini belirtir gibi elini yavaşça Yeji ve Ryujin'in üzerine tuttu.