Sonunda o pislik yerden kurtulmuştum. Yetimhane hayatım sona ermişti. Üniversiteye başlayacaktım. Artık kendi başımın çaresine bakmayı öğrenmeliydim. Üniversitenin yurdundaydım. Kendime güzel bir ev bakıyordum. Yetimhanede biriktirdiğim para ile kendime ufak bir ev alabilirdim. Bu sene ilk senem. Üniversitenin güzel geçeceğine inanıyordum. Yetimhaneden daha farklı bir yer olduğunu düşünüyordum. En azından artık özgürdüm, kimse bana ne yapacağımı söyleyemez, yaptığım bir şeyi ağır bir ceza ile ödemeyecektim. Kimse beni evlatlık olarak almamıştı, zaten beni kim evlatlık olarak alırdı ki.. Yetimhanedeki herkes benim eşcinsel olduğumu biliyordu. Bunun yüzünden sürekli olarak dışlandım, ezilmiştim. Hiç arkadaşım yoktu, taki iki sene öncesine kadar. Ben yetimhaneden kurtulmadan iki sene önce kardeşim gibi olan Louis gelmişti. Onun benimle arkadaş olmasının sebebi benim gibi olmasıydı. Aslında ona 'kardeş gibi' demek yanlış olur, o benim kardeşim! İnternetten kendimize uygun bir ev bulmayı sonunda başarmıştım. Bunu hemen Louis'e söyledikten sonra ikimizde bu evi beğendiğimizi anladık. Bir sonraki gün okuldan sonra bulduğumuz eve gittik. Louis ve benim birikimim ile evi almayı başarmıştık. Ev sahibi ile anlaştıktan sonra yurda geri gittik. İkimizde çok mutluyduk.
