Blackout | ZeyÇağ

Bölüm 3 || Baş Belası

Dersler bitmişti. Hepimiz 1 saat sonra okulun bahçesindeki kafede toplanmak için sözleşmiş ve evlere dağılmıştık.

Ben, Cemre ve Hazal bize gelmiştik. Çünkü Hazal beni güzel giydireceğini ve saçımı düzleştireceğini söyleyip duruyordu.

"Of Hazal gerçekten gerek var mı bu kadar hazırlığa? Alt tarafı bir kafeye gidip oturacağız sanki hiç yapmadığımız şey."

Ben mızmızlandığım için Hazal sinirle iç çekti. "Var Zeynom var. İstemez misin Çağrı pişman olsun?"

"Hazal!" Gerilen yüz kaslarımdan anlayan Cemre araya girdi. "Ya boşver, ara sıra bakım yapmak her kıza kendini daha iyi hissettirir."

"İyi karışmıyorum size. Nasıl isterseniz öyle olsun." Dediğimde ikisi de kocaman sarıldı bana.

Her ne olmuş olursa olsun, şanslıydım. İyi arkadaşlarım vardı, beni düşünen. "Gerçekten hiçbir şey konuşmak istemiyor musun bu konu hakkında Zeyno?"

Kafamı olumsuz anlamda sallamakla yetindim. Aradan geçen yarım saatten sonra hazırlanmıştım. Altıma siyah dar bir etek üzerime de beyaz bir crop giydirmişti Hazal. Saçlarımı düzleştirmiş ve keskin bir eyeliner çekmişti. Aynaya baktığımda görüntüm gerçekten güzeldi.

Bu hazırlanmaları bırakalı 3 sene olmuştu. O gün Zeyno ölmüştü işte, şimdi ise hiçbirini yapacak gücüm yoktu. Basit kombinlerle hayatıma devam ediyordum. "Bu sefer benim arabamla gidelim." Dedim kızlara. İkisi de beni onayladıktan sonra, kafeye doğru yol aldık. Heyecanlı değildim, bomboş hissediyordum sadece.

"Oo," deyip bir ıslık çaldı Vefa. "Bu ne güzellik Zeyno?"

"Hazal'ın işleri hep." Deyip omuz silktim. Masaya geçtik, Çağrı sadece kapıdan girdiğimizde bakmış ve bir daha suratını benden yana çevirmemişti. "Ee," dedi Ege "Sen kendinden bahsetsene biraz Çağrı."

"Ne duymak istiyorsun Ege?"

"Bilmem, bahset işte bakalım."

"İtalya da okuduktan sonra eğitimimi tamamlamak için geldim buraya, pekte anlatabileceğim bir şey yok aslında." Gerçekten Ege'nin sorusunu cevaplamak için düşünüyordu.

"Aşkım," dedi Hazal Berk'e dönerek. "Bir parti mi düzenlesek, madem çocukluk arkadaşları da dönmüş hep beraber güzel bir etkinlik olabilir bu!"

Elini şıklatan Berk'in bu plan çok hoşuna gitmişti. Zaten onlar partilerin çiftiydi, parti düzenler, partilere giderlerdi. "Ya, gerçekten yine mi?" Dedim Hazal'a bakıp.

"Ne var kızım bize de eğlence işte!" Dedi Ali.

"O zaman ben gerekli organizasyonu ayarlıyorum, yarın akşam bizim evde parti var!"

Gecenin geri kalanında da bomboş muhabbetler ettikten sonra evlere dağıldık. Tam uyumak için hazırlanırken, telefonuma gelen mesajla içimden küfürler ettim. Bilinmeyen numara olduğunu düşünüyordum ve bunda da yanılmamıştım.

+90...: Zeynep naber?

Zeynep: Bir de yüzsüz gibi muhabbet etmek için mi yazıyorsun bana?

+90...: Ne var, halini hatrını sormakta mı suç oldu?

Zeynep: Suç oldu evet

Sorma halimi hatrımı, tanımıyorum bile seni ben

+90...: Tanıyorsun aslında