2018
"Aşkım, mavi tişörtümü bulamıyorum sen mi aldın?"
Bana seslenen sevgilimin yanına gittim, ne zaman herhangi bir kıyafetini kaybetse hep benim aldığımı düşünürdü. Gerçi haklıydı çünkü sevgilimin tişörtleri çok güzeldi ve o kadar güzel kokuyordu ki, ben ondan bir şeyler kaçırmadan duramıyordum.
"Çağrı, ben almadım sevgilim."
Emin misin der gibi baktığında, kafamı salladım. "Ben almadım ya gerçekten! İnanmıyor musun sen bana?" Dudaklarımı büzüp konuştuğumda güldü.
"Zeynom var ya beni nereden vuracağını çok iyi biliyorsun!" Belimden tutup beni kucağına oturttuğunda bende kollarımı boynuma doladım. "Ama aşkım," dedim parmaklarımla yüzünde daireler çizerken, "Bence sen bir kirli sepetine baksan iyi edersin."
"Aslında kombin yapmıştım o yüzden mavi tişörtümü aradım ama sen burada bu güzellikle kucağımda otururken, tişörtü siktir ettim."
"Ama," dedim ayağa kalkarak, "Giyinmen lazım. Bugün Ali'nin doğum günü oraya yetişeceğiz."
"Tamam güzel kızım, giyiniyorum ve hemen çıkıyoruz." Gerçekten de dediği gibi kısa sürede giyinmişti ve bizde çıkmıştık.
Ailemden ayrı bir eve çıkmıştım. Sürekli iş gezilerinde olup beni koskoca evde yalnız bıraktıkları için bu kararım onları pek etkilememiş aksine destek olmuşlardı.
"Aşkım," dedi Çağrı "İkimizin adına Ali'ye bir hediye aldım, ayrıca sana da aldım bir tane."
"Ya," dedim dolu gözlerimle ona bakarken, beni o kadar güzel seviyordu ki... Tertemiz sevgisiyle etrafımı sarıyor ve cennet bahçeleri armağan ediyordu.
"Al bak bu senin hediyen." Paketi bana uzattığında büyük bir ilgiyle açtım hemen. Bir çizim defteri vardı. Çizim yapmayı çok sevdiğim için almıştı. "Seni çok seviyorum Çağrı."
"Bende seni çok seviyorum Zeyno. Hep benimle ol, ellerimiz hep sımsıkı tutsun birbirini."
"Hep sımsıkı tutsun sevgilim."
***
"İyi ki doğdun Ali!" Hep beraber alkışladık. "Büyüdük gerçekten.""Büyüdük." Dedi Ali beni onaylanayıp. "Hep benimle olun ve bu yaşımdan da bir dileğim var. Umarım bende sizin gibi sevip sevildiğim bir ilişki yaşarım."
"Voaav" Hepimiz Ali'yi tekrar alkışladık. "Helal be kardeşim! Umarım bende su gibi dupduru birini bulurum." konuyu hemen kendini çeviren Arap'a güldük.
"Çok konuşup nazar değdirmeyin ilişkime." Diye onlara sataşan sevgilime baktım.
Ne gibi bir sevap işlemiştim bilmiyorum ama bu adamı bana kazandıran her şeye tek tek teşekkür ederim.
"Bu da Zeynep ve bizim hediyemiz." Çağrı hediyeyi uzattığında Ali dolu gözlerle bize baktı. "Oğlum harbiden iyi ki varsınız lan!"
"Hadi grup sarılması." Koşa koşa bize doğru gelip sarılan Vefa'nın ardından, Arap ve Ali de gelmişti.
Biz beş kişiydik ama beşimizin de kalpleri bir bütündü.
![](https://img.wattpad.com/cover/320419032-288-k523282.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blackout | ZeyÇağ
FanficHatıralar da insanı terk etmez miydi? Zaman her şeye iyi gelir miydi? Mezara konmuş bir kalp tekrar nasıl atabilirdi ki? Ben Zeynep, hafızamdan silik silik kalan o'nu hatırlıyorum şimdi, yüzümde hafif hüzünlü bir gülümseme. Tam karşımda duruyor göz...