Her şey biter - final
Danny'i taşıyan asansör sonunda B2 katına gelince adam derin bir nefes aldı ve silahını belinden çıkararak asansörden çıktı.
Uzun koridordan geçerken tetikteydi. Rachel'a karşı olan nefreti gitgide büyürken silahı tutan eli neredeyse silahı parçalarına ayıracak kadar gergindi.
Hayır. Böyle devam edemezdi. Sakin olmalıydı yoksa düzgün düşünemezdi. Elindeki küçük fanustaki sevgilisinin gözleri buna en büyük örnekti.
"Ne yaptım ben?" dedi Danny duraksayarak.
Gözlerini fanustaki yeşil gözlere götürdü ve uzunca baktı.
O gözlerde artık kendisini göremiyordu.
Annesinde de böyle olmuştu.
Yürürken Cathy ile olan anıları aklına geldi.
Hapishanede onun yüzünden yanlışlıkla düşmesi, birlikte geçirdikleri araba yolculukları ve son üç ayda ne yaşandıysa hepsi aklındaydı.
Fakat aklı Noel gününe geldiğinde terlediğini hissetti. O soğuk akşamda birbirlerinin gülümsemesi onları ısıtabilecek kadar sıcaktı. Ama şimdi Cathy ve o asla gülemeyecekti.Rahibin kilisesine gelen Danny'nin gözleri direkt karşıdaki cam kırıklarını buldu.
Danny Rahibe seslendi.
"Rahip?"
Kimse cevap vermeyince Danny cam kırıklarına dikkat ederek o uzun merdivenlerin başında yukarıya baktı.
Gözlerini kapattı ve ilk adımı atarken konuştu.
"Cathy. Bana güç ver."
Merdivenleri çıkan doktor temposunu hızlandırmaya başladı. Rachel'ın kaçmasına izin veremezdi.
Yaptıklarının sonuçlarına katlanmadan olmazdı.
Birden bir anons yapıldı.
"İmha sistemi etkinleştirildi. Kısa süre içinde bina imha edilecek."
Olmaz. Hayır hayır olmaz. Bina o ölmeden imha edilirse Danny kendisini asla affetmezdi.
Daha hızlı olmalıydı.
Artık basamakları ikişer ikişer çıkan Danny uzun uğraşlarla sona ulaştı.
Ve onu buldu. Önündeki kapıyı açmaya çalışırken.
"Rachel!" diye bağırdı sinirle silahını ona doğrulturken.
Rachel arkasını döndüğünde adeta etrafındaki alevler içinde Danny'i gördü.
Bir dakika-
Hayır.
Alevler gerçekten vardı.
Kapıyı saran alevler Rachel'ı kapıdan uzak tutarken Danny tekrar bağırdı.
"Seni cani!"
Fanusu yere bıraktı. Gücünü yeterince almıştı ve artık ihtiyacı olan tek şey bu kızın ölüsünü görmekti.
"Cathy'e yaptığın şeyin bedelini ödeyeceksin."
Danny ona yaklaşırken Rachel kaçmak için etrafına bakınıp duruyordu ama bu lanet olasıca binada hiçbir bok yoktu.
"Ailen seni gördüğüne sevinecek. Rachel."
Doktorun ailesinden bahsetmesiyle Rachel yumruklarını sıktı. Birden silahını çıkardı ve adama doğrulttu.
"Ailem hakkında konuşacak son kişi sensin."
Adam sırıttı. "Bu kadar emin olma. Rachel."
Rachel acımadan silahındaki son kurşunu da Danny'e sıktı.
Fakat Danny hazırlıklıydı. Rachel'ın ilk saldırısından ders almıştı ve şimdi göğsünde iyi bir kurşun geçirmez yelek vardı.
Danny vurulduğunda kısa sürede kendini toparladı ve Rachel'a baktı.
"Senin gibi bir çocuk tarafından öldürülebileceğimi mi sandın?"
Tetiği tekrar çeken Rachel ateş edemedi. Tüm kurşunu bitmişti.
Ve o da bitecekti.
"Olamaz." Rachel telaşla bir adım geri gittiğinde kıyafeti alev aldı.
Genişçe gülen Danny Rachel'a silahındaki tüm kurşunlarla ateş etti. Ta ki delik deşik olana kadar.
Hem ateşle hem de kurşunlarla ölen Rachel gözlerini yumdu. Bir daha açmamak üzere.
Danny kafayı hiç bu kadar sıyırmamıştı. Dili dışarda, ne olduğu anlaşılmayan şeyler söylüyordu. Yaşadığı mutluluk onun için dayanılmazdı.
Aniden sırtına isabet edilen bir okla Danny acı içinde inleyerek arkasını döndü.
"Rahip..."
"Daniel Dickens. İntikamını almışsın bakıyorum." elindeki arbaletle bunları söyleyen Rahibe karşılık Danny öfkelendi.
"Neden beni vurdun?!"
"Bunun nasıl sonuçlanacağını merak ediyordum doğrusu."
"Sen ne-"
"Buradaki amacınızı hatırlıyor musun? Kendinize verilen kurbanları koşulsuz ve şartsız bir şekilde yok etmekti."
"Elbette biliyorum. Ama neden beni vurdun?" dedi Danny sinirle karışık kafa karışıklığıyla.
"Sen bencilsin Daniel Dickens. O kızın peşine sadece Catherine Ward'ın intikamını almak için düştün. Sıradaki kişinin ben olduğumu bile bile."
"Ama...bunu sana söylediğimde bir şey söylememiştin! Şimdi ne diye bana kızıyorsun?!"
"Bilirsin Danny. İnsan en meraklı canlıdır. Bir şeyleri gözleriyle görmek ister ve bende bunu istedim."
Danny'e arkasının dönen Rahip devam etti.
"Senin gerçekten önemsediğin bir şeyler için hareket edişini görmek istedim. O gün kiliseye geldiğindeki tavırlarınla şu an ki tavırlarının arasındaki farkı merak ettim."
O konuşurken Danny dinliyordu. Alnından ateşlerin sıcaklığından dolayı birikmiş terler akıyordu.
"Ve büyük bir yanılgıya düştüm. Kendimi Tanrı'nın konumunda olabileceğime öyle inandırdım ki... Sonuçta Danny, ikimizde insanız."
"Ben...insan mıyım?"
"Burada insan olmayan yoktu. Hepimiz Tanrı tarafından yaratıldık."
Rahip ona döndü.
"Hepimiz çok kötü şeyler yaptık. Burada ölmek bizim için en uygun olan cezadır. Sormak istediğin bir soru var mı? Danny."
Danny merakla Rahibe baktı.
"Rahip. Burada tanıdığın insanlarda ne gördün?"
"Onlar çirkindi, arzularından kör olmuşlardı ve..."
Rahip yukarı baktı.
"...oldukça güzellerdi."
Danny sırıttı.
"Sonum geldi ve şimdi bana güzel olduğumu mu söylüyorsun? Pek yardımcı olmuyor anlarsın ya."
Birden bir cam kırılma sesi duyuldu. Danny sesin geldiği yere baktığında gözleri doldu.
O cam kırıklarında annesini gördü.
Gözlerinden yaşlar akan Danny kollarını uzattı ve ona acı veren o kelimeyi söyledi.
"Anne..."
Duvarlar Rahibin ve Danny'nin üstüne yıkıldı.Daha sonra
Yetkililer binaya geldiklerinde cesetleri buldular. Bina günlerce incelendi ve diğer katlardaki üç ceseti de buldular.
Lucy davası tekrar gündeme girdi ve suçluların Danny ve Cathy olduğuna dair şüpheler öne sürüldü. Bu şüpheler oy birliğiyle kabul edildi ve Lucy davası bir daha açılmamak üzere kapatıldı.Danny Cathy'e gözlerinin yeşilinden yapılmış bir zümrüt vermek isterdi. Ama yapabileceği tek şey kısa bir süre de olsa gözlerini yanında taşımaktı.
Ve öyle de yaptı.
Sevdiği kadının sakladığı gözleriyle birlikte binanın altında kaldı.
-Son-
____________________________________________
Bu 17 bölümlük kitapta yanımda olup okuduğunuz için çok teşekkür ederim 💘
Kitabı aslında mutlu sonla bitirmek istemiştim ama kurgu gücüm bu iki manyağa düğün kurgulamaya yetmedi ve pekala bu yüzden buradayız.
Bölümlere eklediğim şarkılarla bölümün daha keyifli olduğunu düşünüyorum. Özellikle sorgu müziği olarak Arka sokakların jeneriğini kullanmam okurken ister istemez Cathy'i havalı editlerdeymiş gibi hayal etmeme neden oldu WĞDMAŞDMAİMSMQİWÖ
Ayrıca hüzünlü olan kısımlar Danny'nin ağladığı kısım ve Danny'nin Cathy'nin cesedini gördüğü sahnede çalan şarkı. (Elgato şarkısı 🤪)Umarım beğenmişsinizdir. Kitap hakkındaki düşüncelerinizi şuraya alalım 👉🏻
Sonraki bölümde Danny x Cathy shipine ait fotoğraflar vardır. Oraya da bakmak isterseniz bakabilirsiniz.
Tekrar teşekkür ederim! <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙇𝙤𝙤𝙠 𝙄𝙣𝙩𝙤 𝙃𝙚𝙧 𝙀𝙢𝙚𝙧𝙖𝙡𝙙 𝙀𝙮𝙚𝙨 | 𝓓𝓪𝓷𝓷𝔂 𝔁 𝓒𝓪𝓽𝓱𝔂
Fanfiction°~ "Ne de olsa beni olduğum gibi kabul eden ilk kişisin. Yemek yemek seninleyken daha keyifli oluyor." °~ "Sen benim için paha biçilemezsin."