Medya: Anne Kapibara ve yavruları
İyi okumalaaar 💚
.
.
.
.
.Elimdeki valizle yürümeye çalışırken bir yandan da Jonas amcayı aramaya çalışıyordum.
Sabah kazasız belasız bir şekilde uçağa binmeyi başarmıştım. Annemle babam şuan Mısır'da önemli bir araştırmanın ortasında oldukları için onlara bu durumdan bahsetmemiştim.
Bahsedersem eminim beni yalnız bırakmaz anında gelirlerdi. Ancak biraz yalnız kalmak ve bu yaşadığım şeyleri sindirmek istiyordum.
Jonas amca'nın eski kamyonetini görünce eşyalarımı da alarak o tarafa gittim.
Arabasına yaslanmış beni bekleyen bu adam yaşına rağmen oldukça genç duruyordu. Öz amcam olsa bu kadar severdim kendisini.
"Doğa, anne ve baban nerede? Ayrıca neden apar topar tek başına geldin. Çabuk her şeyi en başından anlat."
Jonas amca valizimi arabaya koyarken bir yandan da beni sorulara boğuyordu. Yine de bu soruları ve meraklı hallerini de özlediğimi fark ettim.
"Her şeyi anlatacağım ama lütfen önce beni evime götürür müsün? Zeus'u çok özledim."
Jonas amca daha fazla üstelememiş sessizce kamyonetini çalıştırmıştı.
Geçtiğimiz yollara bakarken son yaşadığım olayları düşünmeye başladım. Her şey üst üste gelmişti.
Sonunda araba bir marketin önünde durduğunda gözlerimdeki soru işaretleriyle Jonas amcaya döndüm.
"Hiç bakma bana öyle. Evde yiyecek bir şey yoktur. Bekle burada ben bir şeyler alıp geleyim."
Tam itiraz edecekken beni susturup arabadan indi.
" Sus kız amcaya karşı gelinmez."
Ben de sessiz kalıp Şakir'i kafesinden çıkardım. O da tekrar evine döndüğünü fark etmişti.
Heyecanla etrafı incelerken yarım saatin sonunda Jonas amca bir araba dolusu şeyle yanımıza gelmişti.
"İhtiyacın olabilecek her şeyi aldım. Ama sanırım biraz fazla kaptırmışım kendimi."
Ben ona gülerken sonunda o da arabaya bindi ve bizim eve giden patikaya doğru sürmeye başladı.
Eve gelene kadar benim biyolojikler ve Jonas amcanın eşinin ailesini çekiştirmiştik.
En sonunda araç tanıdık yerde durunca karşımdaki eve bakmaya başladım.
Şu kısacık zamanda evimi, odamı, zeus'u çok özlemiştim.
Arabadan iner inmez etrafta Zeus'a bakmaya başladım. Adını seslenmemle ormandan bir kükreme sesi geldi.
Zeus ağaçların sık olduğu yerde bana bakıyordu. En sonunda kollarımı açtığımda bana doğru koşarak o koca cüssesiyle üzerime atladı.
Biz onunla oynarken Jonas amcanın eşi acil bir durum için onu çağırmıştı. Özür dileyerek bizi yalnız bıraktı.
Açıkçası bu durum işime gelmişti. Yalnız kalıp kafa dinlemek istiyordum.
Ormanın derinleştiği tarafa tekrar baktım. Uzun zamandır görmediğim ve Mashco-Piro kabilesinden olduğunu tahmin ettiğim bir adamla göz göze geldim.
Gözlerini çekmeden doğruca eve bakıyordu. Önceden de bu durum sık sık yaşandığı için çok fazla üzerinde durmadım.
Yine de Zeus, kabile üyesinin bakışlarından rahatsız olmuş kükreyerek önüme geçmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yabani | Düzenleniyor
Ficção AdolescenteDoğa, 16 yaşında ve Amazon ormanlarında yaşayan bir kızdır. 6 yaşında ailesinin işleri nedeniyle geldiği bu ormanda pek çok yeni deneyim kazanmıştır. En yakın arkadaşıysa bir kapuçin maymunudur. Ancak bir gün ailesi sandığı insanlardan ve büyüdüğü...