ne ima ediyorsun felix ?

1.7K 243 141
                                    

asla sizi yorum veya oy icin zorlamam bu kitabi istedigim icin yaziyorum ama yani yorum yapin ya cok seviyorum dusuncelerinizi ve tepkilerinizi okumayi cok kiymetli benim icim

-

Jisung Felix'in attığı konuma gitmiş ve gelmesini beklemeye başlamıştı. Seul'de çok fazla bilinmeyen fakat oldukça güzel tatlılar yapan bir kafeydi burası. Jisung üniversitede buraya Felix ve Hyunjin'le sık sık gelir ve cheesecake yerdi. Cam kenarındaki masalardan birine oturmuş ve dışarıyı izlemeye başlamıştı. Yaz yeni yeni bitmişti fakat buna rağmen hava oldukça serindi. Dışarıda oldukça sık yağan yağmurun altında şemsiyesiyle koşan Felix'i gördü Jisung.

Felix Jisung'un ünivetsitede tanıştığı ilk arkadaşıydı. Özel hayatı hakkında en çok şeyi bilen ve ona en yakın olan kişiydi Felix. Yıllarca her şeyi dinlemiş ve öğrenmişti Jisung hakkındaki. Changbin Soojin ve Shuhua kadar olmasa da Jisung Felix'e oldukça güvenirdi. 'di' eskiden. Felix üniversitenin son yılında Minho hakkında sürekli yersiz yorumlar yapmaya başlamıştı. Jisung nedenini pek sormak istememişti, onun için önemli olan tek kişi Minho'ydu. Felix'in davranışları oldukça değişmişti zamanla ve Jisung dayanamayıp nedenini sorunca da bugün oldukları noktaya gelmişlerdi.

Jisung mezun olduktan sonra bile Hyunjin ve Felix'le sık sık görüşmeye devam etmişti. Zamanla Felix ve Hyunjin ondan oldukça uzaklaşmıştı, Jisung'un dışlandığını hissedeceği kadar. Karşısında iyi ve kötü bir çok anısı olan sarışın çocuğu görünce ne yapacağını bilemedi Jisung.

"Merhaba Jisung, çok bekletmemişimdir umarım."

"Yeni gelmiştim ben de, sorun değil."

"Bir şeyler sipariş ettin mi ?"

"Sen gelince beraber ederiz diye düşünmüştüm."

"Ah peki o zaman."

İkili siparişlerini verip bir süre sessizce oturup dışarıyı izlediler.

"Felix,"

"Jisung-"

"Ah üzgünüm önce sen söyle lütfen."

"Beni buraya neden çağırdın ?"

Masaya koyulan 2 tabak tatlı yüzünden Jisung'un sorusu bir nevi havada asılı kalmıştı.

"Teşekkürler."

Felix garsona gülümseyip browniesinden bir ısırık aldı.

"Denemek ister misin ? Tadı oldukça güzel."

"Teşekkür ederim iyi böyle."

Felix başıyla onaylayıp bir süre hiç konuşmadan tatlısını yiyerek arkadaşını izledi.

"Ah Jisung, seni buraya çağırmak için illa bir nedenim olmasına gerek yok. Sonuçta biz arkadaşız değil mi ? Ama kısmen doğru bir soru sordun. Buraya seni belirli bir nedenden ötürü çağırdım."

Jisung çatalını masaya bırakıp sandalyesine iyice yayıldı. Kollarını göğsünde birleştirip dinlediğini göstermek için bir kaç şey mırıldandı.

"Sana sadece bir şey söyleyeceğim. Minho."

Jisung duyduğu isimle hafifçe kaşlarını çattı. Böyle bir şeyi bekliyordu zaten bu yüzden masum rolünü oynamaya hazırlamıştı kendini.

unqualified || minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin