☛5☜

1.8K 153 10
                                    


Odadan, odaya gezmekten hoşlanıyordu. Damlayan musluk sesinden de çok rahatsızdı. Beyni sikiliyordu.

Şıp, şıp... nereye kadardı?

Yeni bir musluk şarttı.

Hep çekildiği odada bir tane eskimiş koltuk, iki tane valiz ve envai çeşit poşetlenmiş eşya vardı. Karıştırmıyordu  merak da etmiyordu. Zaten ne olduklarından haberdardı.

Beyni yük var gibi ağırlaşırken derin bir nefes almaya çalıştı. Olmadı. Günün gazetesi yine kenara atılmıştı. Gazete karıştırmak huyuydu, birde bulmaca çözünce keyfine diyecek yoktu.

Kenarda arka kapağı çıkmış tükenmez kalem yerdeki saksının dibine saplanmış duruyordu. Sanki orada kalsa yeşerecekti.

Kıpkırmızı olan telefon köşede çalmasıyla ürkerek oturduğu koltuktan kıprandı. Elbet susacaktı birazdan. Şimdi radyo çalsaydı ne de güzel olurdu?

Dışarıda bağıran plastikçinin sesini de bir güzel bastırırdı. Leğen banyoya şarttı aslında. Çiceklisinden bir tane alınmalıydı. Banyo yaparken yere oturur güzelce keselenirdi. Soğuk suyla sıcak suyu tek kovada birleştiremiyordu.

Duvar saati ilerledikçe gözleri camı buldu. Geliyordu. Eline bir ekmek birde rakı şişesi almış yerdeki taşa vura vura geliyordu.

Gömleği içinden çıkmıştı, kemerini düzeltme gereği bile duymamıştı. Birinin koynundan çıkmıştı.Yine.

Sergen GezenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin