8

244 44 98
                                    

"Benim için sadece arkadaş olarak kalacaksın. Daha fazlası olamayız Haru."

Mikey'nin her bir sözü kafasının içinde yankılanırken, elinden gelen sadece çaresizce ağlamak olmuştu. Deli bir cesaretle aşkını itiraf ettikten sonra görmek istemeyeceği bir ifadeyle karşılaşmış ve Mikey kurduğu her cümlede sadece arkadaş olarak kalacaklarını vurgulamıştı.

Sanzu'nun her ne kadar zoruna gitsede Mikey'i daha fazla soğutmak istemiyordu kendisinden. Onun için duygularının bir önemi olmasa bile Haruchiyo çocukluğundan beri sadece Mikey'e ilgi göstermişti. Çok çabuk unutamayacaktı elbette, fakat Ran'ın nasıl hissettiğini şimdi daha iyi anlamış oldu.

Yaklaşık iki haftadır onunla görüşmüyordu. Öyle ya karşılaşmamak için tenjiku alanına bile gitmiyordu. Uyuşturucu ihtiyacını gidermek için başkalarından satın alıyordu. Haitanilerin evinde kaldığı o günden sonra Rindou'nun kendisiyle ilk kez ciddi bir konuşma yaptığı zamandı. Normalde çok sık yüz yüze bile gelmeyen ikili, Sanzu'yu evine bırakırken uzun uzun konuşmuş ve anlaşmışlardı.

Rindou haklı olarak ağabeyini korumaya çalıştığı için Sanzu'nun kendilerinden uzak durmasını istemişti. Üstüne birde küçük Haitani'nin kendisinden nefret etmediğini öğrenmişti. Fakat Ran'a umut verdiği için sinirlendiği itirafını almıştı. Rindou'nun haklı olduğunu söylemek için düşünmesine gerek yoktu Sanzu'nun.

Anlayışla karşılayıp Ran'dan olabildiğince uzak tutmuştu kendisini. Elbette bu süre zarfı boyunca Ran kendisini defalarca aramış, cevap alamayınca eve kadar gelmişti. Sanzu onunla yüzleşmek istemediğinden Yasuhiro ile görüşmek zorunda kalmıştı.

Tüm bu yaşananlar Yasuhiro'nun yüzünü güldürse bile Sanzu'nun her geçen gün bitikleşmeye başlaması endişelendiriyordu. Küçüğünün acı çektiğini bile bile sevinmenin doğru olmadığının farkındaydı. Bu yüzden tüm hevesi yine kursağında kalmıştı.

Bir haftanın sonunda nasıl olduğuna bakmak için Sanzu'nun odasına çıktığında bambaşka biriyle karşılaştı. Düne kadar durmadan göz yaşı döküp acı içinde kıvranan Sanzu yoktu. Onun yerine kendisini fazlasıyla aşmış ve değişimde çığır açmış bir Sanzu duruyordu.

Görmeye alıştığı sarı saçlarının yerini pembe bir renk almış. Makyajla kapattığı yaraları görünmüyordu. Oturduğu aynanın karşısında gülümseyerek rujunu sürerken, Yasuhiro nefesinin kesildiğini hissetti. Sanzu'nun böyle bir şey yapacağı aklının ucundan bile geçmezdi. Tamamen kendisi dışında farklı biriydi.

"Böyle daha iyi, değil mi?" Aynadaki yansımadan kapı önünde dikilen ev arkadaşına baktığında, Yasuhiro tamamen odaya girip yanına gitti. Küçüğünün yeni görüntüsüne aynadan bakarken ağlamamak için zor tuttu kendisini.

"Ne yaptın kendine böyle?"

"Güzel değil mi?" Yasuhiro derin bir nefes verip, masanın üzerinden aldığı peçeteyle dudaklarına sürdüğü koyu renk ruju sildi. Sanzu dağılan rujuna bakarken, Yasuhiro çaresizlik içinde kapattığı yaralarını da açarak suratını renk karmaşasına döndürdü.

"Benim sevdiğim Sanzu bu." Aynadaki yansımadan küçüğüne bakarken, Haruchiyo hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Ağladıkça akan rimeli siyah çizgiler oluşturarak yüzünü daha çok mahvetti. Yasuhiro sıkıca sarıp sarmalasa bile çok fazla destek olduğunu düşünmüyordu.

Günler günleri kovalarken Yasuhiro her geçen gün Sanzu'nun kendisine zarar vermesinden korkuyordu. Çoğu gece bu yüzden uykusuz kalmış ve küçüğünü kontrol etmişti. Psikolojik açıdan iyi olmadığının farkındaydı. Bu yüzden destek alması gerektiğini söylemiş olmasına rağmen her defasında red etmişti.

Yorgunluktan uyuyakaldığı bir gece içine düşen korkuyla gözlerini açıp odasından koşarak çıkmıştı. Üst kata ulaşıp Sanzu'nun odasının kapısını açtığında yeniden ayna önünde bulmuştu. Gecenin yarısı olmasına rağmen makyaj yapıyordu.

"Haru? Ne yapıyorsun?"

"Ben iyiyim Mucho. Lütfen deliymişim gibi bakma. Dışarıya çıkacağım biraz hava almaya ihtiyacım var."

"Saatin kaç olduğundan haberin var mı?"

"Merak etme Shuji gelecek. Onunla gideceğim."

"Ne?" Yasuhiro şaşkınca küçüğüne bakarken, Sanzu derin bir nefes verip ayaklandı. Pembe saçlarını düzeltip parfümünü sıktı.

"Biraz kafa dağıtmaya ihtiyacım var."

"Ve Hanma'nın doğru kişi olduğunu mu düşünüyorsun?"

"Evet. Başka sorun yoksa çıkıyorum." Yasuhiro arkasından bakmakla yetinerek gidişini izlerken, Sanzu aşağıya inip ayakkabılarını ayağına geçirdi. Kapıyı açıp dışarıya çıktığında yol üzerinde bekleyen siyah arabaya binip, sürücü koltuğunda oturan Hanma'ya kısa bir tebessüm sundu.

"Siktir. Kendine ne yaptın böyle?"

"Çok mu kötü?"

"Saçmalama. Kız kardeşinden daha ateşli olmuşsun." Sanzu derin bir nefes verip camdan kendi odasının penceresine baktığında Yasuhiro'nun hayal kırıklığını gördü. Bunun için yapabileceği bir şey yoktu ama. Delirmeden önce kafasını toplamaya ihtiyacı vardı.

"Shuji, bu gece beni uçurmanı istiyorum."


































Normalde Hanma ve Sanzu'yu shiplemiyorum fakat neden sekse doğru götürüyorum bilmiyorum 😶

Wakui bey 5 bölüm sonra mangayı bitiriyormuş 🤡

美しさ  |Sanzu Haruchiyo Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin