004

493 50 143
                                    

Chan birlikte yemek hazırlamamızı istemişti. O yüzden salona geçip Chan'ı
beklerken telefonum ile uğraşıyordum.

Şehirde yaşayan bir kaç arkadaşım vardı. Onlar ile konuşuyordum.

Changbin yaşıyor musun bebeğim

Han: Ya Chang bin ne zaman geleceksin aramıza.

Seungmin: evet ne zaman dır buluşamadık.

Felix: Ve seni tanıştırmamız gereken kişiler var...

Changbin:
Kim bu tanışmam gereken  kişiler?

Han:sevgilimiz olabilir :)

Changbin:
Ne zamandan beri sevgiliniz var ve benim niye haberim yok

Felix:
Bizi gördüğün mü var?

Seungmin:
Evet tıkıştın o eve

Omuzumda hissettiğim el ile irkildim. Yanağıma minik bir buse konmuştu. Evet benden mutlusu şuan mezarda.

Arkamı dönmem ile saçları ıslak, üstsüz sadece altında şortu olan Chan bana bakıyordu.

"Şey tişört kısa geldi de senin için sorun olmaz demi? "

Ben ondan gözlerimi alamamışken o sorun olup olmadığından bahsediyordu. Keşke ömrümün sonuna kadar şu karede kalsam. Benim sevdiğim minik çocuk kas yığını olmuş. Ve bu halide diğer tüm halleri de çok yakışıklı ve tatlı. Ah ah ne zamandır bu kadar aşık oldum ben galiba ilk baştan.

"Changbin hey orda mısın? "

"Hı evet şey pardon dalmışım."

"Sanki kaslarıma dalmış gibisin? "

Chanın elleri Changbin'in yanaklarını sıkıyordu.

"Tombik yanaklarını ıstırıyım mı? "

"Nasıl? "

Chan, changbin'e doğru eğilip yanağını acıtmadan ıstırmıştı.

"Aa acıdı ama"

"Öpimmi??"

"Sen niye bu kadar tatlı oluyorsun? "

Chan, changbin'in karşısına geçip belinden tuttuğu gibi kucağına almıştı.
Changbin ne yapacağını bilemeden şaşkın şaşkın Chan'ın gözlerine bakıyordu.

One day... CHANGCHANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin