Mafya || Tom holland ♡

lori

Tom: saçmalama kristen al şunları
dedi. kazağı ve  pantalonunu da çıkarıp yatağa fırlattı. ardındn yine siyah gömleği ve pantalonunu giydi.
kristen: giymeyecek misin
Tom cevap vermedi ve telefonunu çıkarıp birini aradı.
tom: çöp var.

Telefonu kapatıp yatağa fırlattı. Sinirden hızla tuvalete girdim ve kapıyı sesli bir şekilde kapattım.

Yüzümü yıkayıp lavabodan çıktım ve odada birinin olduğunu gördüm. Bir hizmetli Tom için aldığım kıyafetleri poşete dolduruyordu. Son kıyafeti de poşetin içine koyunca poşeti getirdiği çöp kutusuna attı ve çöp kutusunu iterek odadan çıktı.

Tom hiç bir şey söylemeden parfümünü sıktı.

Belki havuza inerim diye hazırladığım çantayı elime aldım ve odadan çıktım.

Kapalı havuzun olduğu yere indim. Giyinme odalarından birine girip mayomu giydim ve çantamı alıp havuzun yanına döndüm. 

Yumuşak şezlong da bir kaç dakika uzandım.

Şezlong dan kalktım ve havuzun yanına gittim. Suyun sıcaklığına bakmak için ayağımı suya deydirdim. Ilıktı.

Merdivenden alışmak için yavaşça suyun içine girdim.

~

On dakikadır suyun içindeydim. Yüzmeyi seviyorum ama bu havuz boyuma yetmediği için biraz zor oluyor.

Kapıya arkamı dönük şekilde mermerden destek alarak havuzun içinde duruyordum.

Ses duyunca arkamı döndüm. Tom suya girmişti. Yanıma doğru yüzerken ben geri önüme döndüm.

Yanıma gelince beni kendine çevirdi ve suyun üstünde durabilmem için belimden tuttu.

Hiç bir şey demeden öylece yüzüne baktım.
Tom: kıyafetler için kızgınsın. Ama giymeyeceğimi biliyorsun.

Kristen: evet. Biliyorum ama
Dedim ve sustum.
Tom beni kendine daha fazla bastırdı.
Eli mayomun ipleriyle oynuyordu.

Kristen: çıplak mısın sen?
Tom bir şey demeden mayomun üstünün ipini çözdü. Çözdüğü gibi mayom aşağıya düştü.

Tom dudağıma doğru eğildi.
Tom:evet.
Dedi fısıldayarak.
Kristen: ne?

Sesim biraz titrek çıkmıştı..
Tom: çıplağım
Yine fısıldayarak konuşmuştu.
Elleri alt mayomun ipleri ile oynamaya başlayınca huylandığım için titredim.

Tom dudaklarımız neredeyse değecek mesafede duruyordu. Alt mayomun iplerini de çözdü ve mayo bacaklarımın arasından kayıp gitti.

Nefeslerimiz dudaklarımıza çarpıyordu.

Gözlerim Tom'un dudağına kayınca Tom bir anda beni öpmeye başladı. Kollarımı Tom'un boynuna doladım ve karşılık verdim.

Tom beni bacaklarımdan tutup kucağına aldı ve havuzun kenarına yürüdü.

Havuzun kenarına geldiğinde sırtımı duvara dayadı. Sırtımla beraber erkekliğini de içime sokmuştu..

(YA OF YAZARKEN UTANİYOM)

Beklemediğim için yüksek sesli bir çığlık attığımda Tom kafamı boynuna doğru çekti. Kafamı Tom'un boynuna gömdüm.
Hareketleri hızlanmaya başlayınca tırnaklarımı koluna ve sırtına batırdım.

Tom ellerimi kolundan ve sırtından çekip tekrar dudağıma yapıştı.

Bir zaman sonra "tamam yeter" dememe rağmen durmadı.