Dış fırçamı alıp dişlerimi fırçalamaya başladığımda Tom arkama geçip ellerini iki yanımdan uzattı ve ellerini yıkamaya başladı.
(Hani bana)
Ellerini çekince bende ağzımı çalkaladım. Kristen: ne zaman evleniyoruz. Tom: ne zaman istersin? Kristen: bilmem. Dedim parmağımdaki yüzüğü oynarken.
Tom: Annemler senin annenler ile yemek yemek istiyor. Kristen: uf. Çok gerici bir ortam olacağına eminim. Tom: merak etme. Birşey olmaz.
Dedi lavabodan çıkarken. Kristen: ne zaman? Tom: bu akşam olur mu Kristen: annemleri aramam lazım. Tom: tamam.
Telefonumu elime aldım ve annemi aradım. Victoria: efendim? Kristen: anne, nasılsın? Victoria: iyiyim. Sen nasılsın canım. Kristen: iyiyim. Tom'un ailesi sizinle yemek yemek istiyormuş. Akşam gidelim diye düşünmüştük. Victoria: peki. Tamam. Nerede?
Telefonu uzaklaştırıp Tom'a nerede olacağımızı sordum. Tom'un söylediği yeri ve saati anneme söyledim. Victoria: peki, orada olacağız. Veda edip telefonu kapattım ve yatağın üstüne koydum.
Kristen: tamam dedi. Tom: bugün benimle gelmek ister misin Kristen: olur. Çünkü çok sıkılıyorum. Hazırlanmak için odadan çıktım ve kendi odama girip üstümü giyindim. Saçımı ve makyajımı yapıp odadan çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tom ile beraber garaja indik ve arabaya binip şirkete geldik.
~
Geleli bir kaç saat olmuştu. Tom çalışırken ben hava almak için odadan çıktım ve dışarıya doğru yürüdüm.
Dışarıya çıktığımda yanıma burada çalışan bir adam geldi. Çalışan adam: meraba. Kristen değil mi? Kristen: evet? Çalışan adam: rahatsız ettiysem özür dilerim ama, hobi olarak küçük lambalar yapıyorum. Size de vermek istedim. Eğer kabul ederseniz.
Dedi ve bana bir kutu uzattı. Kristen: teşekkür ederim. Dedim ve kutuyu açtım. Gerçekten içinde çok güzel bir masa lambası vardı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
