Emre'den;
E: Çok güzelsin..
Dedim tenin dokunurken. Fakat o benden biraz daha uzaklaşıyordu.
H: Emre! Emre'm.. Burdayım yanıma gel, çok korkuyorum Emre..
Ben ona koştukça o kayboldu.
E: Hürkan, Hürkan nerdesin sevgilim?!
H: Burası çok karanlık Emre. Ben korkuyorum..
Hürkanın çığlıkları kulağımı dolduruken sıçradım. Yanıma baktım Hürkan başımda endişeli gözlerle bakıyordu.
H: Geçti.. Ben yanındayım.
Dedi ve beni göğsüne çekti. Kokusu gerçekti, dokunuşu gerçekti. Peki, peki ya mezarı?
E: Hürkan sen- Yani ben- Şey-
Hürkan parmağını dudağıma götürdü.
H: Emre, bir kere de sus anın tadını çıkaralım. Zaten çok özlemişim.
Sustum Hürkan gelsin diye yana kaydım yatağıma ikimiz oturduk. Sadece sarılıyorduk.
E: Hiçbir şey istemedim
Ne yatak
Ne oda
Ne de ev
Sen de bırak her şeyi sadece beni sevH: Dizlerinde dizlerim boynunda ellerim
E: Boğulur gibi yeniden her gece her gece
Doğalım mı sevgilim?
Doğalım mı sevgilim?
Doğalım mı sevgilim?H: Azalırken, azalırken kapılar ardında
Kaçtığım zamanlar boşvermiştim aslında
Yıkılırken kumdan kalelerim birer birer karşında
Zırhı paslanmış bir kahraman gibiyim..E: Hürkan.. Sen gerçek misin? Nolur hayal olma..
Derken gözlerimden damlalar süzüldü. Hürkan parmağını damlalardan birine uzattı damlam onun eline bulaşınca kayboldu. O gün söylediğim gibi;
H: "Ağlama.."
Dedi. Yataktan sinirle kalktım.
E: O SENDİN VE BANA BİR AÇIKLAMA BİLE YAPMADIN. EVİME GELDİN, YATTIN VE HER ZAMAN YAPTIĞIN GİBİ HAYATIMDAN SİKTİR OLUP GİTTİN BUNLARI NEDEN ŞİMDİ KONUŞMUYORUZ?
H: Cevabı çok açık değil mi?
Dedi ve sinirli olan bana baktı.
E: Bak tamam sakin olacağım.
Dedim ve yatakta karşısına oturdum.
E: Neden Hürkan? Neden aynı şeyleri yaşatıp durdun bana? Ben seni de kaybediyordum. Çok korktum.. Kaybetmiştim de. Nasıl inandırırsın beni böyle bir yalana?
Yanağımdaki yaşlar süzülmeye devam etti. Hürkan elini uzatıcakken kafamı çektim ve ayağa kalktım. Elimle kapıyı gösterdim.
E: Açıklama haketmiyormuşum demek ki. Çık git evimden Hürkan.
H: Sevgilim ama bak ben-
E: Son kez söylüyorum Hürkan. Çık git evimden.
Hürkan başını yere eğdi. Birden başını kaldırdı, aşağı indi. Ben kapı sesi beklerken televizyon sesi geldi. Aşağı indim.
E: Şaka gibisin Hürkan. Çık evimden.
H: Burası benimde evim hatta kıyafetlerime kıyamayıp atmadığına da %100 eminim.
E: Hiçte bile ben attım o kıyafetleri.
H: Hmm öyle mi o zaman misafir odasına gidiyim de eşyalarımı yerleştireyim.
E: Dur! Orası olmaz müsait değil. Erkek arkadaşımın odası orası.
H: Emre, komik değildi.
Ne? Cidden erkek arkadaşımın odasıydı.. Ali yatıyordu- Tamam o erkek bir arkadaşımdı ama aynı şey sonuçta.
H: Emre çekil önümden.
E: Olmaz Hürkan geçemezsin.
H: Aaa Buse değil mi şu ya?
Dedi Hürkan pencereyi göstererek. Sinirlendim çünkü Hürkan'ın eski sevgilisiydi.
E: Nerde lan o yelloz gösteririm ben ona sana kar topu atmak neymiş.
Hürkan koşarak yukarı çıktı.
E: Hey! Beni kandırdın.
Dedim ve bende peşinden koştum. Hürkan dolaba yönlendi kapağın önüne geçtim.
E: Dur açma!
Şimdi de çok yakındık. Burası sıcak mı oldu ne.
H: Emre..
Hürkan adımı söylerken şaşkınlıkla göz bebekleri büyüdü ve koyulaştı.
Bir şey düşün Emre.
Bende Hürkanı sağa doğru döndürdüm. Artık Hürkan dolapla benim aramdaydı.
E: Çok güzelsin.. Sikeyim kalbimi acıtacak, aynı zamanda büyüleyecek kadar güzelsin.
Çok canım yandı Hürkan. Ama iyileşecek. Üstelik bunu sen yapacaksın. Özür dilerim sevgilim dayanamıyorum.Dedim ve ona yaklaştım. Dudaklarımız sonunda kavuşmuştu. Öpüşümüz derinleşirken Hürkan'ı yatağa attım daha sonra bende üstüne çıktım.
H: Boğulur gibi yeniden her gece her gece doğalım sevgilim.
***
Yatak boş, oda boş, ev boş
Duvarlara vuran ışık, yüzümde karanlık
Yine mi sen? bayram günü gibi gelenKaçamadım külleri hala sıcak
Kalbimi durdurup kaybolan bir tuzak
Oluyor, her sokakÖptüm bay, gömdüm say <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Epilepsi // Mengola
Fanfiction+" Affet beni sevgilim, unutamadım seni.. Hiç halim yok uyanmaya. Sevemem sensiz günleri.."