390 21 188
                                    

Emre'den;

Hürkan bana hastalığını detaylarıyla anlatmıştı. İlaç tedavisi görüyordu. Önceden ona "Konsere gidelim mi?" Diye sorduğumda her seferinde "Olmaz" diyordu. Sebebi buymuş demek ki.

H: Her şeyi öğrendin.

Dedi bozulmuş bir sesle. Bende yavaşça yanına uzandım ve sarıldım. Kafamı saçlarına gömdüm biraz böyle kalmak istiyordum. Kafamı kaldırdım ve ellerini tuttum.

E: Artık kaçmak yok.

O da dediğimi tekrar etti.

H: Artık kaçmak yok, sende şarkılarını yayınlayacaksın. Tanışmamızı anlatan şarkının melodisini ben halletmek istiyorum

E: Eşyaların hala müzik odasında. Hiç girmedim, tozlu biraz ama hallederiz.

H: Hallederiz, biz..

Artık ben yoktum, biz vardık. Bu ne kadar güzel bir his size anlatamam.

E: Bizimkilerle bir buluşma ayarlayayım diyordum.

H: Bende diyordum ki evde mi geçirsek?

E: Yani olabilir bilmiyorum.

H: Yani film gecesi falan yaparız.

E: Belki filmi biz çekeriz, ne dersin?

H: Ne?

Hürkan kızardı ve örtünün altına girdi. O sırada Hürkanı kurtarıcak o ses geldi.

Y: Ya kızım bi dinlesene baskınsın ulan işte! Salmıyorsun bi hayatımı yaşayayım.

S: Salıyorum gitmiyorsun. Git o zaman sende. Git diyince gitmiyorsun, kal diyince de kalmıyorsun! Oynatıyorsun beni ya sevmiyosun artık.

Simge ağlayarak odaya girdiğinde Yiğit arkasındaydı.

Y: Seviyorum lan! Herkes duysun. Ağlama işte ya..

Dedi ve sarıldı. Hürkan kafasını örtüden çıkarmış olanları izliyordu. Simge ağlıyordu ama konuştu.

S: Ağlamıyorum.

Dedi gülerek.

E: Ay mal ağlayınca çok çirkin oluyorsun ağlama.

Koşarak üstüme atladı ve beni ıssırdı. Hürkan beni kurtarmaya çalışıyordu. Yiğit Simgeyi tutup çekti.

E: LAN KIZIM NAPIYOSUN? NIYE ISSIRDIN.

Üstüme gelmeye çalışıyodu ama Yiğit izin vermiyordu.

S: SIZSINIZ ÇIRKIN KENDINIZE BAKIN YA YIĞITTT.

Dedi ve ağlayarak Yiğite sarıldı.

Y: Biz gidelim özür dileriz.

E: Sorun değil sinirleri bozuk sanırım.

S: AÇIM ULAN SABAHTAN BERİ NE AŞKINIZ BİTTİ NE HÜRKANIN BAYILMASI BİTTİ ÖLÜYORUM LAN AÇLIKTAN.

Y: Tamam sakin ben sana yemekte ısmarlarım tatlıda sakin olalım gel elini yüzünü yıkayalım.

***
Yiğitler gideli bir kaç saat olmuştu sıkıcı bir film izliyorduk. Saat 18.00 olmuştu.

H: Ben acıktım.

Dedi göğsümden kafasını kaldırırken.

E: Bir şeyler söylerim şimdi.

Dedim ve saçlarına öpücük kondurdum.

***
Şimdi de yemeği yemiş başka bir sıkıcı film açmıştık. Ne zaman gece olacaktı.

Hürkan pür dikkat filmi izliyordu.

E: Bana bu kadar odaklansan şuan birimiz hamileydik.

Dedim alçak bir sesle duyduğunu biliyordum ama o beni takmak yerine;

H: Efendim hayatım bir şey mi dedin.

Diyince benim sabır artık adaya veda etti. Televizyonu kapattım ve koltukta oturan Hürkanın bileklerini tek elimle kavrayıp koltuğun yaslanma kısmına sıkıştırdım.

E: İlgi istiyorum. Sen istemiyor musun?

H: Bir şey izliyordum ama.

Dedi kelimeleri zor toparlıyor gibiydi, biraz zorlasam ne olabilirdi?

E: Sesin gelmiyor ne diyorsun?

Dedim ve kendimi iyice ona yaklaştırdım.

H: Ben... ben... şey... bir şey... bir şey izliyordum. Yani izliyorduk... beraber.

İyice kızarmıştı.

E: Hmm öyle mi olmuş? Öyle mi yapıyormuşuz?

H: Emre. Nefes alamıyorum. Çekilsene... çekilsene kenara.

Dudaklarımı dudaklarına yasladım ve konuşmaya başladım. Dudağım dudağına sürtünürken nefes alışverişi hızlandı ve gözlerini kapattı.

E: Çok kısık sesli konuşuyorsun. Duyamıyorum seni.

Hürkan ellerini benden kurtardı ve koşarak lavaboya gitti.

Koşarak peşinden gittim.

E: Hürkan? HÜRKAN İYİ MİSİN?

Ses yoktu. Cevap vermiyordu. Nöbet, nöbet geçiriyor olabilir miydi? Ses geldi.

H: Sen bu azgın tavrından vazgeçmediğin sürece tehlike altındayız Emre. Evimiz alev alacak. Lütfen..

Sesimi olabildiğince flörtöz bir hale getirdim.

E: Ihm öyle mi diyorsun? Tamam çık o zaman.

Hürkan yavaşça kafasını uzattı bana baktı bende bir anormallik olmadığını görünce odaya gitti. Arkasından lavaboyu ve çıkış kapısını kilitledim. Ne olursa olsun bu gece yaşanacaktı. Çok özlemiştim.

Hürkan dolabın orada pijama arıyordu. Kapıyı açıp içeriye girdim. Hürkan çıkmak için kapıya gitti. Onu kapıyla arama alırken kapıyı kilitledim ve anahtarı cebime attım.

H: Emre! Korkutuyorsun.

E: Hürkan.. Lütfen seni, seni çok özledim..

Ona yaklaştım. Yüzüne ay ışığı vuruyordu.
(Link?)

E: Karanlıktan doğar aydınlıklar.

H: Esrarın da etkisiyle ışık daha parlak.

Nefes alış verişi yavaşladı.

E: Çekilir nefesler.

H: Karanlıktan yolum, yönüm, yıldızlar ve sesler.

Tekrar ay vurmuş yüzüne baktım.

E: Ay güneşten daha güzel.

İlk adımı atan Hürkan oldu. Ve beni orda uzun zaman sonra ilk defa öptü. Ben onu tekrar yatağa atarken dejavu yaşıyorduk :)

***

Kırmızı fren, kırmızı bira
Hırlısı hem hırsızı bir arada
Kırmışım ben fıttırırken
Geceler daha acımasız gündüzden der Gencebay
Geceleyin hem dert hem iş hem eğlence var

Telafi olarak uzun bolum.

Optum bay, gomdum say <333

Epilepsi // MengolaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin