O kadar zayıfızki o kadar açızki güzel şeylere artık karşı tarafın bir şey yapması değil olay senin uğraşman ve onun tenezzül edip kabul etmesine mutlu oluyosun. Çok acınası bir durum olmaya başladı her sabah mutlu uyanırken gecesi kendimi sürekli sorguluyor halde buluyor insan çok trajikomik . Bu zamanla sıkıcı yorucu bir hal alıyor ve artık insan bir şeylere tutunmak istiyor kaçmak değilde hani çocuklar oyuncaklarıyla küçük bir dünya hayal eder . O dünyada kendileri baş rol olur ya işte tamda öyle bir şey . Aldım elime kâğıt kalemi elle tutulur bir şeyler düşünmeye başladım ve şöyle bir şey ortaya çıktı:
' Boynunu bükük süvari
Ataşını çakmış gidiyor buralardan
El sallamak sadece umudunu kırmak
Uzanan gökyüzüne yada gün yüzüne kadar
Büsbütüne yanarHadi siktir ettim
Yaz ortasında
Düşünmedim hiç sonrasında
Ne olcak dileklerim
Oltasında
Kaçmak sadece korkusuzca korkusuzca korkusuzca korkusuzcaGözlerine bakmıştım ah
yakamozun sarhoşmuş senin
Gülüşüne savrulmuş deli
Yaşlarım dilerim seninZırhımın altında hançer izleri
Üzülme diye senden gizledim
Boğazdan yolunu gözlerim
Aşkına süvariyim yaralı dizlerim 'Asıl olay kaybolmakmış kendimi başkalarına iyi gelerek kandırıyormuşum. Bir nevi yara bandı olmak . Kırk bir testiye su koymak gibi....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayattan mektuplar
Short StoryHayat iki ayak ve yarım bir umutla yaşamak Hazerfene uçursun diye yolladığım mektuplarım